3. Bölüm: Vird

34 9 20
                                    

Leyla sorguya alındığında ne diyeceğini çok iyi biliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Leyla sorguya alındığında ne diyeceğini çok iyi biliyordu. "Hakkım olanı almak istemiştim sadece" diyecekti ki polise teslim olmaya gelmiş olan eski arkadaşını sorgu odasına içeri aldılar. Leyla şaşkınlıkla eski hacker arkadaşına bakıyordu. Ona bir şey söylemek isterdi ama o zaman kendisinin de suçlu olduğu anlaşılırdı. İçinde oluşan vicdan azabı kendi suçunu itiraf etme isteğini körüklese de Leyla kızını düşününce bu isteği azalmıştı. Ama Leyla'nın anlamlandırmadığı çok fazla soru vardı kafasında. Neden kendini feda etmişti? Leyla'yı sorguya aldıklarını nerden öğrenmişti? Nasıl tam vaktinde teslim olmuştu? Leyla için o Elvin görünümündeki Hızır (as)'dı. Allahu teala onu böyle ummadık şekilde kurtarmıştı işte.

Evine gittiği gibi vaktin namazını kıldı, kaçırdığı namazını kaza etti ve şükür namazı kıldı. Ama doymuyordu yüreği namaza. Kalbinde yanan annelik sancısını secdede durmak ve en büyük ve yüce olan Allah'a halini arzetmek dindiriyordu.

"Allah'ım! Tüm noksanlıklardan uzak, en güzel olan! Acizim: ihtiyacımı karşılamayacak kadar zayıfım. Fakirim: muhtaç olduğum çok şey var. Ama Senin elinde de tüm kainat var. Sen hikmetsiz iş yapmazsın. Ben yalnızca Sana sığındım." diye secdedeyken Allah'a hamdü senada bulunuyor, Allah'a aşkından onun kendisine yazdığı kaderi beğenmemek gibi bir saygısızlığa düşmüyor düşemiyordu.

Ağlıyordu boncuk boncuk ama başım ağrımıyordu. Gözyaşlarım seccademi ıslatmıştı. Namazı bitirip zikirlerimi çekmeye başladı.

(🌸ların olduğu yerlerde çekilmesi gerekir çünkü alttaki zikirler ilk olarak ayetle başlıyor.)

وَذَا النُّونِ اِذْ ذَهَبَ مُغَاضِبًا فَظَنَّ اَنْ لَنْ نَقْدِرَ عَلَيْهِ فَنَادٰى فِى الظُّلُمَاتِ اَنْ
🌸 Ve zennûni iz zehebe mugâdıben fe zanne en len nakdire aleyhi fe nâdâ fiz zulumâti en lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî kuntu minez zâlimîn (1 defa)
= Zünnûn'u da (Yunus'u da zikret). O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde: «Senden başka hiçbir ilahyoktur. Sen Sübhan'sın (herşeyden münezzehsin) Gerçekten ben zalimlerden oldum!» diye niyaz etti.
لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ سُبْحَانَكَۗ اِنّ۪ى كُنْتُ مِنَ الظَّالِم۪ينَۚ
– lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî kuntu minez zâlimîn (33 defa)

وَذَا النُّونِ اِذْ ذَهَبَ مُغَاضِبًا فَظَنَّ اَنْ لَنْ نَقْدِرَ عَلَيْهِ فَنَادٰى فِى الظُّلُمَاتِ اَنْ
🌸 Ve eyyûbe iz nâdâ rabbehû ennî messeniyed durru ve ente erhamur râhimîn (1 defa)
= Eyyûb'u da hatırla. Hani o Rabbine, "Şüphesiz ki ben derde uğradım(hastalık geldi), sen ise merhametlilerin en merhametlisisin" diye niyaz etmişti.
رَبّ۪ٓى اَنّ۪ى مَسَّنِى الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَۚ
– Rabbi inni messeniyed durru ve ente erhamur rahimin (33 defa) Enbiya 83.

Mutmain (İslami Kurgu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin