Selamlarr, bu bölüm biraz +18 oldu haberiniz olsunn, elimden geldiğince düzgün betimlemeler yapmaya çalıştım🔥Umarım beğenirsiniz✨
Keyifli okumalar🌊********************************************
Odaya müstakbel eşimin kucağında girmiştim. Beni yavaşça yatağa bıraktı ve yanıma kıvrıldı. "Ee ne yapsak ki?" Bu muzur sırıtışının altında yatan imayı çok iyi bilsem de bir oyun da ben oynamak istediğime karar verdim. "Hmm bilmem napsak? Benim aklıma bir fikir geliyor gerçi." Diyerek yataktan kalktığım gibi balkona koştum. "Takip et beni!" Arkamdan koşan Efenin adımlarını duyabiliyordum.
Odamızın balkonu zaten zemin katta olduğu için direkt kumsala açılıyordu. Balkon demirinden dışarı adımımı attım ve denize doğru koşmaya başladım. Koşarken benimle birlikte savrulan elbisemin bacaklarıma değişini belli belirsiz hissediyordum. Denizle odamızın arasında yaklaşık bir 30 metre vardı ve ben koştukça denize daha da çok yaklaşıyordum. İyot kokusu daha çok burnuma geldikçe, ben de daha da bir keyif alıyordum. Arkamdan bağıran sesi duymazdan gelerek koşmaya devam ettim.
"Tuğçem napıyorsun dur bekle beni de nereye?"
En sonunda denizle aramda neredeyse hiçbir mesafe kalmamıştı. Ayakkabılarımı çıkartıp bana doğru koşan sevgilimi bekledim. Ellerimi ona doğru uzattım. Ellerimiz kavuştuğunda nefes nefese kalmıştı. "Sevgilim bu saatte denize girmeyeceksin heralde." Ona bir gülücük attıktan sonra ayakkabılarımı çıkartmaya başladım. "Evet ben tek başıma girmeyeceğim, birlikte gireceğiz." Şaşırmış ama bir o kadar da hoşuna gitmiş olacak ki beni durdurmadı.Arkamızda deniz, önünde güzeller güzeli sevgilim. Manzaram şahaneydi ve içtiğimiz şarapların kafamıza vurmaya başladığı da aldığımız kararlardan belliydi ki bu saatte denize girecektik. "Madem öyle, o zaman sizi soymama da izin verin lütfen sayın Tuğçe Ekrenaz." Sesimin oldukça flörtöz bir şekilde çıkmasına özen göstermiştim. Bu cümlemin üstüne sevgilim yanıma yanaştı ve üzerimdeki beyaz gömleğin düğmelerini açmaya başladı. "Büyük bir zevkle sayın Efe Ekrenaz." O bunu yaparken ben de elbisesinin bir askısını indirdim, onu kıyafetlerinden arındırmak kolay olacaktı çünkü elbisesinin altına başka bir şey giymemişti. Ardından o da gömleğimin düğmelerini tamamen açtı ve sıcak ellerinden birini göğsüme dayayarak gömleğimi üzerimden tamamen sıyırıp kumlara doğru fırlattı. "Hazır mısın?"
Diğer askısını da indirdiğimde etrafa bakındım. Bu saatte burada bizden başka bir canlı olduğuna bile şüpheliydim, o yüzden içim rahattı. "Hiç olmadığım kadar hem de." Elbisesini tamamen aşağı indirdiğimde gördüğüm manzara her seferinde olduğu gibi şimdi de beni büyülemişti. "Her seferinde bunu nasıl başarıyorsun Tuğçem.. Beni mest ediyorsun..." Güzeller güzeli sevgilim artık neredeyse çıplaktı ve arkasındaki karanlık deniz manzarasıyla birlikte çıplak vücudu, bembeyaz teni ışıldıyordu. Kıvrımlarından sızan ışıkla birlikte büyüleyici görünüyordu. Sanki bu dünyadan değil gibiydi.. Şansımıza yakamoza denk gelmiştik ve gecenin ışığı bizi aydınlatmaya ve yolumuzu bulmamıza yetiyordu.
Ona gülümsedim, o da bana gülümsedi. Ellerim güzel bedenine gittiğinde vücudunun oldukça sıcak olduğunu fark ettim. Kıvrımlı hatlarında ellerimle bir gezintiye çıkmıştım. "Sıcaksın Tuğçem, oldukça sıcak hem de." Onun elleri de benim keten pantolonuma gitti. Bunu çıkarması çok daha kolay olmuştu. "Sen de hiç fena değilsin Ekrenaz." Sesi titriyordu. Sonunda ben de o da sadece iç çamaşırlarımızla kalmıştık artık. Onu belinden tutup kendime çektim ve tekrar kucağıma aldım. Teni yakıcıydı sanki, ya da benim bedenim alev alevdi.. İki adım daha attıktan sonra artık ayaklarımız sudaydı ve ikimizi de yavaşça denize bıraktığımda ufak bir sevinç çığlığı koptu dudaklarından sevgilimin. Artık sudaydık, o da ben de yanan bedenlerimizi biraz da olsa serinletmeye çalışırcasına yavaşça hareket ediyorduk.