3. BÖLÜM

817 69 24
                                    

Neler yapmadık şu vatan için!
Kimimiz öldük;
Kimimiz nutuk söyledik.

*ORHAN VELİ KANIK












KİŞİLER VE OLAYLAR TAMAMEN KURGUDUR!!

KEYİFLİ OKUMALAR!


























2019 Erzurum

"Abla, nereden çıktı şimdi bu?"

Bade hiç bir anlam veremiyordu. Ablası Selay, durduk yere fotoğraf çekilmek istiyordu. Üstelik son bir kaç haftadır da bayağı bir tuhaftı. Bade ne zaman ne olduğunu sorsa hep geçiştirirdi.

"Yeşil gözlü cimcimem, ne olacak sanki? Bu zamanımızdan hatıra kalır işte ne güzel."

Bade ne olduğunu bilmese de ablasını kırmak istemediği için başını olumlu anlamda sallayarak koltuğa oturdu. Ablası işaret dilini ilk önce kendi öğrenmişti, daha sonra Bade'ye öğretmişti. Bu yüzden ablasıyla hep işaret diliyle konuşuyordu.

Selay telefonunun kamerasını süreli ayarladıktan sonra kardeşinin yanına oturdu. Bade ablasının belinden sımsıkı sarıldığında Selay'da gülerek kardeşinin yanağından doyasıya öptü. Süre tamamlandığında fotoğraf çoktan çekilmişti. Selay ayağa kalkıp fotoğrafa baktığında burukça gülümsedi. Diğer çekilen iki fotoğrafla beraber bunların fotoğrafını çıkarttıracaktı. Bade ablasının ona bakmasını sağlamak için omzuna dokunduğunda Selay hüzünle kardeşinin gözlerinin içine baktı.

"Abla, ben diyorum ki bugün değişik bir şeyler yapalım. Canım çok sıkıldı."

Bade işaret diliyle kendini açıkladığında Selay başını salladı.

"Olur güzelim, sen ne istersen onu yapalım."

Selay kardeşine veda ediyordu içten içe. Kendini suçluyordu sürekli, olanlardan ve olacaklardan dolayı. Asıl suçlular ise mutluydu, pek umurlarında değildi. Peki neredeydi bu adalet? Gerçekten var olmakta mıydı yoksa insanlar olmaması için elinden geleni yapıyor muydu? Belkide herkesin çok istediği ama olmaması için elinden geleni yaptığı bir şeydi. Absürt ama bir o kadar da ihtiyaç.

Ne istediğimizi bilmeden önce ne yaptığımız önemli.

SESSİZLİĞİN RENGİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin