Genç oğlan kapıyı çarparak odasına girdi.Hızlıca eşyalarını toplamaya başladı.Bir an önce ayrılmak istiyordu bu evden.Herkesten her şeyden uzağa kaçmak istiyordu.Bu evde artık boğuluyormuş gibi hissediyordu. Bütün ergenler bu dönemden geçse de vampirler için de durum farklı değildi.Evini,şehrini,hatta ülkesini terk etmek istiyordu.Arkasına bakmadan uzaklara gitmek istiyordu.Kendine bir söz verdi.Bir gün intikam için geri dönecek,hakkı olanı alıcaktı.Doğup büyüdüğü bu ev,her zaman yanında olan ailesi...Hepsi bir yalandı.Bu zamana kadar bir yalanın içinde yaşamıştı.Tek doğru ise hakkı olan mirastı.Kendi öz babası sandığı adamın ,kendi öz annesinin ihanetine uğramıştı.Babasının ideallerine uymasına rağmen yine de mirası küçük erkek kardeşi almıştı.Ona sunulan gerekçe ise gerçek bir Peters olmamasıydı.Babası öldükten sonra vasiyetinde öğrenmişti her şeyi.Howell Peters annesinin başka bir adamdan çocuğuydu.Gerçek bir Peters gibi yaşamış ama mirası alamamıştı.
Öz kardeşi gibi sevdiği Albert Peters ise mirasın sahibi olmuştu.Evini,şehri,ülkesini terk etti.Herkesin onun öldüğünü düşünmesine izin verdi.Bu sırada intikamı için plan yapmaya başladı.Vampirler arasında çok konuşulan,her şeyi gördüğü ve bildiği söylenen bir falcı vardı.Dedikodulara göre bu falcı geçmişte,bugünde,gelecekte neler olduğu bilir ve görürdü.İntikamına yardım etmesi için falcıyı buldu.Nihai intikamı için üvey kardeşi Albert'in çocuklarından birinin ruh eşini kaçırmak ve sonrasında ruh eşiyle tehdit ederek mirası geri almaktı planı.Oldukça basit görünen bu plan göründüğü kadar kolay olmayacaktı.Bu onun son planıydı.Daha önce Albert'i birkaç kez tehdit etmişti.En sonunda bu planı bulmuştu.Albert ona cevap vermeyince seçim ona kalmıştı.Falcıdan Robert'ın ruh eşinin doğacağı günü ve yerini öğrendi.Bekar bir anneden doğan Laura Park.Doğar doğmaz annesi tarafından terk edilmişti.Bebeğe zehir vererek onu ölü gibi gösterdi.Böylelikle ruh eşi onu hisseddemeyecekti.Bu kız onun intikamını almasına yardım edecekti.22 yaşına kadar bir hapiste yaşayacak sonrasında kafesinden kurtulan kız ona istediği mirası verecekti.En azından o buna inanıyordu.
Planı tıkır tıkır işliyordu.Kız yıllardır hapisti.Ruh eşi de ondan habersizdi.Falcının ona yalan söylediğini anlayana kadar umutluydu.Ancak falcı ona yalan söylemişti.Bu kız Robert'ın ruh eşi değildi.Yıllardır sakladığı bu kız ona istediğini veremezdi.Ama bu yine de onun faydasız olduğu anlamına gelmezdi.Kızı dışarı salıp Robert ve diğerlerinin yerini bulmak için kullanıcaktı.Aynı bir kuş gibi kafesinden uçup evinin yolunu ona göstermesini istiyordu.
________________________________
Laura Park
Bugün bir şeyler her zamankinden ters gidiyordu.Beni tutsak eden vampir her gün içmek zorunda olduğum yeşil sıvıyı bugün getirmemişti.Neden bir anda vazgeçmişti?Yoksa planı beni öldürmek miydi?Daha hiç dışarı çıkmamışken ölmek istemiyordum.
Odamın kapısı yavaşça açıldı.Her gün gördüğüm tanıdık yüz içeri girdi.Ne zaman içeri girse korkardım.Bana yıllardır işkence ediyordu.Son zamanlarda artmıştı işkenceleri.Vampirlerden nefret ediyordum.Benim kanımı hiç içmemişti.Bunun yerine daha kötüsünü yapmıştı.Her gün ruhumu çürütmüştü.Ruhumu yavaş yavaş öldürmüştü.Keşke kanımı içseydi de ruhumu kirletmeseydi.
"Nasılsın benim küçük tutsağım"diyen sesi tüylerimi diken diken ediyordu.Yatakta geriye doğru çekildim.Ne kadar kaçmak istesem de bu küçük odada ondan kaçamazdım.
"Neden geldin?Yine mi bana işkence edeceksin?"dedim.
"Artık sana işkence etmekle ilgilenmiyorum."dedi.Bunca yıl işkenceden sonra neden bir anda ilgilenmez olmuştu?
"Çünkü yarın ölüceksin"diyen sesi odamın duvarlarında yankılandı.
"Ne,Ölecek miyim?Neden"dedim sesim titrek çıkıyordu.Konuşamıyordum bile.