ARAYIŞ +18

9. Yiğit Marsani II

Yeni bölümden hellooooooo

Nasılsınız ballarım? Ben çok iyiyim 🥳🥳

Kitabımı nasıl buluyorsunuz, çok merak ediyorum?

Bu bölüm 8. Bölümün devamı olacak umarım keyifle okursunuz 🙏🏼

En çok yorum yapan sevdiğine kavuşsun.

Başlamadan önce yıldıza basmayı unutmayın.

Ne kadar destek, o kadar çok yazma isteği....

Sizleri seviyorum, tekrardan keyifli okumalar dileyip başlıyorum.

Veeee bu bölümü, kitabımda adı geçen Beritan Kuş arkadaşıma doğum günü hediyesi olarak erkenden paylaşıyorum. Hadi herkes yoruma iyi ki doğdun, Beritan yazsın.

Mekana girdiğimde, gördüklerimle şoka girip öylece bakakalmıştım. Hazırlattığım özel el bombası şu an sevdiğim kadını patlatmak üzere geri sayıma başlamıştı. Ona ne kadar oradan çıkması gerektiğini söylesem de beni dinlemeyip kafesin içinde kalmaya devam etmişti. Sadece ben değil ona doğru koşturan yaşlı adam yani amcası olduğunu öğrendiğim adam bile ona engel olamamıştı. 'Merak etme amca en fazla şehit olurum' deyip geçiştirmişti amcasını.

Neyse ki ne yapıp edip o el bombasından zarar görmeden kurtulmayı başarmıştı. Kimsenin aklına gelmeyeceği şeyi o ince küçük zarif bedeni ile halletmişti. Ne kadar güçlü olduğunu artık daha iyi anlıyordum, bu kadın benim kadınımdı. Mükemmeldi.

Onun el bombasından kurtulduğunu görünce rahat bir nefes aldım. El bombası her saniye geriye giderken nefes alamıyordum, kalbim sıkışıyordu.

Amcasının yanına geçen sevdiğimle daha da rahatlamış ve Cihangir'e onu takip edip nereye gittiğini bana konum atmasını istemiştim. Bu saatten sonra onu tekrardan kaybetme gibi bir amacım yoktu. Onu bir kafes dövüşünün içinde patlamak üzere bulmuş olsam da, şükür sebebiydi.

Daha fazla oyalanmadan mekandan çıktım, elime aldığım telefonumla Agir'i aramaya başladım. Telefon açılınca, konuşmasını beklemeden söze girdim. "O piç, Akıf'ın yerini bana bul!" Sesim, gökyüzünü ortadan ikiye yaracak şekilde hiddetli çıkmıştı.

"Ne oluyor yine?" Bezgin sesini duymamla, sinirlerim daha da geriliyordu.

"Ne mi oluyor?" Sakinleşmek adına derin derin nefesler alıyordum. "O piç, bize patlatacağı kişinin bir kadın olduğunu söylemedi!" Arabama yetiştiğimde, sinirle kapısını açıp bindim ve aynı sinirle kapıyı kapattım. "Ve tahmin et o kadın kimdi?" Aslında o kadının kim olduğunun asla bir önemi yoktu. Evet az kalsın aradığım, aşkından delirdiğim kadını kendi hazırlattığım el bombasıyla öldürtecektim ama önemli olan burada bir kadın olmasıydı. Bizim en katı kuralımız, kadınlara ve çocuklara asla zarar vermemekti ve Akıf piçi bunu bilmesine rağmen rahat bir şekilde bizi parmağında oynatıp, bir kadını öldürmemize sebebiyet verecekti.

Telefonun ucundan, hareketlenme sesleri geldi. Agir, bir kaç küfür savurduktan sonra. "Ne saçmalıyorsun, amına koyayım! Ne demek, patlatacağı kişi kadındı?" En hassas noktamızdan vurmuştu bizi, Akıf ve bunun cezası çok ağır olacaktı. Onun canını gerçekten kendi ellerimle alacaktım! "Kadına birşey oldu mu? Kimdi, neyin nesiydi? Bizden biri miydi?" Ona tahmin et o kadın kimdi diye sorduğumdan, tanıdık biri olma ihtimaline düşmüştü ve haklıydı.