Eveeetttt sizinle diğer karakterim, Boran'la tanıştırmak istedim.
Boran'ı sever misiniz, söver misiniz bilmem ama bazıları çok aşıkmış, Boran ağama djsjjskskd
Veee yeni bölümden hellloooooo diyerek başlayalım arkadaşlar bölüme.
Başlamadan önce de yıldızı parlatmayı unutmayalım, satır aralarına da bol bol yorum istiyorum.
Sizleri seviyorum, keyifli okumalar diliyorum 💜 🦋
Elzem'i hastaneden kaçırdıktan sonra, Eliz'i almaya havaalanına gelmiştik. Aramızda çıkan ufak kavgalardan ötürü, Elzem daha fazla dayanamayıp bana haddimi bildirmişti. Aslına bakılırsa düşündükçe, Elzem'e hak veriyordum. Hadsizce kelimeler kullanıp, karşımdaki kişinin bir kadın olduğunu tamamen unutmuştum.
'Genelde ben insanları sikerim, dikkat et.'
Allah benim belamı verseydi de, söylemeseydim bu kelimeleri. Gerçi, Eliz de çok masum değildi, o da bana küfür etmişti ama olsun. Ne olursa olsun, bir kadına küfür etmemeliydim. Bir an önce özür dileyip, yaptığım hatayı düzeltmem gerekiyordu.
Elimi cebime atarak, telefonumu çıkarmak istedim. "Hay sikeyim!" Ceplerim tamamen boştu, cüzdanım ve telefonum arabamda kalmıştı. "Ulan, Elzem! Elime geçme sen!" Diye geveledim, ağzımın içinde ki kelimeleri.
Derin bir nefes alarak sakinleşmeye çalıştım. Elzem'in beni burada, bu şekilde bırakmayacağını biliyordum. Kesinlikle bana arabamı gönderecekti, bundan emindim. O yüzden en mantıklısını yaparak, beni bıraktıkları yerde beklemeye başladım. Beklerken ise aklımda sadece, Eliz vardı.
Güzel bir kadındı, hatta fazla güzeldi. Sinirden alev saçan bakışları, insanı uyutabilecek güzellikte; ninni gibi çıkan ses tonu, siyah saçlarıyla ışıldıyordu resmen. Gülümsedim, gerçekten çok güzel bir kadındı.
Eliz; doğmadan önce, ailesi Fransa'da olduğu için onu daha önce görmemiştim. Sosyal medya hesapları var mıydı bilmiyordum ama bu zamana kadar onu hiç merak etmemiştim. Keşke etseydim, tek kuzenim oydu benim. Aslına bakarsak, Eliz benim kuzenim de değildi, aramızda bir kan bağı yoktu.
Zamanında halam birini çok sevip evlenmek istemiş, adam da kendisini sevdiği için babam müsade etmiş bu evliliğe ama halam istediği gibi mutlu ve aşk dolu bir evlilik yaşayamamış. Halamın çocuğu olmadıkça, aşk evlilikleri birer zindana dönmüş ve bizim buralarda maalesef ki çocuğu olmayan kadınları; kadın olarak bile görmezlerdi. Hatta öyle ki, kadın olmalarını geçtim insan yerine bile koymazlardı. Ama kimsenin bilmediği birşey vardı, herşey nasipti...
Çocuk olmayınca, halamın üstüne kuma getirme kararı almışlar ama halam kaderine boyun eğmek yerine eşini boşayarak kendine yeni bir yol çizme kararı almış. Babamın da destekleriyle, Fransa'ya gidip okulunu bitirmeye karar vermiş ve başarmışta. Kötü bir evliliğin ardından, çok güçlü bir kadın avukat olmuştu. Şimdi ki kocasıyla da, ilk girdiği davada tanışmışlar. Avukat olarak girdiği davada, eşide o davaya bakan bir savcıymış. Meslektaş yakınlığı diyerek, sohbete başlayıp ilerletmişler bu ilişkiyi ve şimdi çok mutlu bir şekilde yaşıyorlardı.
Halam hem mutluydu, hemde çok aşıktı kocasına. Hasret çektiği çocuk sevgisini de, Eliz'den giderdiğini tahmin edebiliyordum. Eliz'in kendisinden olup olmaması çok önemli değildi halam için, o iyi kalpli bir insandı ve tüm çocukları severdi. Eliz'e de çok iyi bir annelik yaptığına emindim.
Eliz'in annesi ise; onu doğururken öldüğünü duymuştum, bu konuda çok bir bilgim olmasa da annemlerin bu şekilde halamla konuştuğunu ve o çocuğa iyi davranması gerektiğini söylediğini hatırlıyordum. Halam ise, çok güzel bakıp güzel bir kız çocuğu yetiştirmişti. Ona elinden geldikçe annelik yaptığına inanıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAYIŞ +18
RomanceMardin ağasının, ajan kadına aşkını anlatıyor... Yoğun olmasa da cinsellik ve şiddet içermektedir. Çarptığım bedenle kafamı gömdüğüm telefonum elimden yere düşüp tok bir ses çıkarmıştı. "Çok özür dilerim benim hatam" diyen adama kafamı kaldırıp bakm...