Küçük camdan vuran ışıkla yüzünü gördüm. Gördüğüm kişiyle adeta şoka uğradım.
Nee şu anda karşımda Atlas vardı. En tuhafı da elleri hala belimdeydi. Yüzü yüzüme çok yakında.
Hiçbir şey demiyordum sadece gözlerimin içine bakıyordu.
Gözlerim içine birkaç saniye daha baktıktan sonra boğazı temizleyip uzaklaştı ve konuşmaya başladı.
"Sabahtan beri seni arıyorum daha bitirmedi mi burayı"dedi kızgın bir şekilde.
Ne yani kaç dakikada bitirmemi bekliyordu. Kaşlarımı çatıp konuşmaya başladım.
"Bitirmedim daha derken? Savaş alanı gibiydi zor bitirdim"dedim.
"O benim sorunum değil bitirdikten sonra aylık veri tablosunu odama getir"dedi ve çıkıp gitti.
Bu adam beni uyuz ediyordu emir vermekten başka bir şey yapmıyordu.
Eksik olan şeyleri tamamladıktan sonra atlasın istediğini odasına götürdüm.
Odaya girdiğimde eliyle"şuraya koy"diye işaret etti.
Hızlı istediği yere koydum. Çıkacağım sıra
"Başka bir isteğiniz var mı"dedim.
"Sağ taraftaki o da senin oradaki masanın üzerindeki dosyaları doldur sonra yanıma gel"dedi
"Tamam"deyip söyledi odaya gittim.
Odaya girmemle ağzım açık kaldı. O da çok güzeldi. Gri ve altın sarısı tonlarındayadı.Siyah bir çalışma masası, arkasında altın sarısı bir raf ve boydan boya bir siyah tablo vardı.
Odaya bayılmıştım. Hemen Atlasın masanın üstüne koyduğu dosyalara ilişti gözlerim.
Oha burada 20'den fazla dosya vardı hepsi de kolum kadar kalınlığındaydı ben bunları nasıl bitirecektim. Yine aklıma Ayaz'ın söylediği söz geldi.
"1 haftada 5 tane asistanı değişti hepsi arkasına bakmadan kaçtılar. İnşallah senin sonunda öyle olmaz"
Hayır hayır benimde sonum öyle olmayacaktım. Farkındaydım bilerek yapıyordu ama ben yılmayıp başaracaktım.
Hızlıca masaya oturup dosyaları doldurmaya başladım. Şimdi niye diğer asistanların kaçtığını anlamıştım.
Eğer hırs etmeseydim ben de şu anda istifamı verip çoktan gitmiştim.
Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama bayağı geçmişti. Hava şu an kararmıştı ama dosyaların yarısı hala duruyordu doldurmaya bırakıp esnedim.
Bir an birisi tarafından izlendiğini hissedip cam kapıdan dışarı baktım. Bakmamla yine o tanıdık gelen yeşil gözlerle karşılaştım.
Atlas uzaktan bana bakıyordu. Benim onu gördüğümü görünce hemen kafasını çevirip gitti. Büyük ihtimalle herkes gitmişti.
Düşünmeye bırakıp tekrar dosyaları doldurmaya başlarken telefonuma yabancı bir numaradan mesaj geldi.
Bilinmeyen numara: dosyaları bırak yarın helledersin"yazıyordu.
Kimsin diyor soracakken gözükmeyen profilinin kenarında Atlas Karahanlı yazdığını gördüm. Numaramı nereden bulmuştum.
Nasıl nereden bulmuştu başvuru yaparken numaramı yazmıştım kesin oradan almıştı. Hızlıca mesaja cevap verdim.
Siz:"Tamam Atlas bey"deyip mesajlaşmalardan çıkıp numarasını kaydettim.
Bilinmeyen numara
"uyuz patron"olarak kaydedildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Kaderim +18
Acak"sen benim kaderimsin senden asla vazgeçmem herşeyimi kaybedeceği mi bilsem de senle o ateşte yanmayı tercih ederim" "Bunun altından kalkacağını hiç sanmıyorum" "Senle olduktan sonra herşeyi kaldırırım tek kaldıramayacağim sensizlik"
