Brom ya || hyunin

13

Kapıyı açtığımla abimle öpüşen Jisung'u görmem bir oldu.

"OHA!"

Ve ikili birbirinden ayrılıp bana baktı. Yerde oturuyorlardı. Jisung paniklemiş gibiydi ama abim ise fazla rahat duruyordu.

"Kapısız evde mi büyüttüler lan seni? Kapat kapıyı."

"Abi? Açıklama?"

"Neyin açıklaması?"

"ÖPÜŞME??"

Jisung suskun bir şekilde konuşmamızı izliyordu.

"Ne olmuşkine?"

"EN YAKIN ARKADAŞIMI ÖPÜYORSUN?"

"Sen sikiyordun bir şey dedim mi?"

"Benimle o kadar ibne diye dalga geçtin lan sen!"

"Hâlâ geçerim. İbne miyim ben?"

"Erkek öptün!"

"O farklı bu farklı."

Jisung'a baktım.

"Jisung bir şey desene!"

"Jeongin abinle öpüştüm."

Sinirden gülmeye başladım.

"Benimle dalga mı geçiyorsunuz?"

"Hayır?"

"O zaman bu ne demek oluyor?!"

"Ne ne demek oluyor?"

İç çektim ve ellerimi yüzümde tuttum.

"Delireceğim ha..."

"Jeong kapıyı kapat abicim. Sonra anlatır arkadaşın."

Ellerimi yüzümden çekip olanları kabullenerek kapıyı kapattım. Salona geçip Hyunjin'i aradım.

"Alo?"

"Abim ve Jisung öpüşüyor."

"Özentiler."

Diyip güldü Hyunjin.

"Komik değil. Şok yaşıyorum burada."

"Felix gelmeyecek miydi? O seni rahatlatır."

"Ekti o bizi."

"Hmm.. o zaman yalnızsın?"

"Fazlasıyla."

"Tamam. Çözümü buldum."

"Neymiş?"

"Saç boyalarıyla evine geliyorum pembiş."

Güldüm.

"Tamam, bekliyorum."

"Yarım saate ordayım. Görüşürüz."