16.Bölüm

745 24 8
                                    

İstemsizce gözlerimi kaçırdım ve elimi de kolundan çektim.

"Kim söylüyor bunu? Gerçek Dila mı yoksa benimle sözleşmesi olan Dila mı?"

Daha fazla tutamadım kendimi.

" Sonunda üzüleceğini bile bile sana kapılan Dila..."

Parlayan gözleriyle ellerini yavaşça yüzüme yerleştirdi.

"Ne saçının teline zarar gelmesine izin veririm ne de gözünden bir damla yaşın akmasına. Sen bana bir adım geldin ya bundan sonra hiçbir şeyin bir önemi yok artık."

Ellerini yüzümden çekerek sıkıca sarıldı.

Ben Akgün'ü sevdiğimi kabullenmiştim. Umarım bundan sonra her şey daha güzel olurdu.

Birisinin öksürük sesini duymamla Akgün'den ayrıldım.

Berzan gelmişti.

"Benim nişanlım nerede kaldı ya?"diye küçük çocuk gibi mızıldanmaya başlamıştı.

Konağın kapısının açılmasıyla hepimiz aşağıya döndük. Hevi ve Ege gelmişti.

Berzan'a dönüp, " Geldi işte seninki." diyerek güldüm.

Hevi ve Berzan sarılırken Ege'de yanımıza gelmişti. Akgün bana döndüğünde, " Benim şirkete gitmem lazım." dedi.

"Tamam gel geçireyim seni." diyerek elini tutmamla bizimkilerin yanından uzaklaştım.

Merdivenlerden inerken Akgün , " Karıma bak sen. Arkamdan su da dök istersen." diye gülmüştü.
Sinirlenip elimi çekmeye çalıştığımda sıkıca tuttu.

"Senin tuttuğun bu eli bırakır mıyım sanıyorsun sen?"

Gülümseyerek şakaya vurdum.
"Tamam en aşık sensin."

"Evet,karıma aşık olamaz mıyım? Sen değil misin sanki?"

Kapıyı açıp dışarı çıkmasını sağladım.
"Hadi hadi sen işine. Akşam geç kalma bizde gideceğiz istemeye."

Sinirli bakışıyla , "Saçmalama istersen Dila." diye sesini yükseltti. Kapıdaki adamlar yanımızdan uzaklaşınca sakin kalmaya özen gösterdim.

" Gelmezsen tek giderim. Yaparım biliyorsun. Sonra demesinler nerde bu kızın nişanlısı diye. Akgün Aladağ nişanlısının yanında değil derlerse karışmam."

"Dilaa!"

"Ben Heviler ile diğer konağa geçerim birazdan. Oradan alırsın beni. Gelmezsen de dediğim gibi giderim bir şekilde."

Gözlerini kapatıp derin bir nefes verdi.

"Gülsima' da böyle isterdi. Ona düşmanlık beslemeni değil. Emin ol.."

Bir şey demedi. Görüşürüz diyerek arabaya binip gitti.

Bizde bir süre daha konakta kaldıktan sonra diğer konağa geçtik. Miran'ın ani kararı tüm herkesi telaşa sokmuştu. Birkaç saat içinde çoğu şey hazırlanmıştı bile. Saat epey olmuştu. Gitme vakti yaklaşmıştı. Üzerimizi giyindik son hazırlıkları tamamladık. Bu süre zarfında tüm bu hazırlıklar yapılırken Miran'la hiç denk gelmemiştik. Umarım böylesi onun için en iyisi olurdu.

Giydiğim siyah elbiseyle aynaya son kez bakıp dışarı çıktım.

Dışarı çıktığımda herkes dışarıdaydı.

"Hadi kızım.."  diye Gülizar babaanne çağırmıştı.

Akgün daha ortalıkta yoktu.

"Siz önden gidin. Akgün'de gelecek biz onla geliriz."

ZÜMRÜTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin