İhanetle ilk kez yüz yüze kalmıyordum ama bu öncekilerden çok daha ağırdı. Sanki gerçek ihanet buydu. Kalbime saplanan Bıçak gibi, gözümü yakan ateş gibi.
Bu çok acı vericiydi. Sorun olan ve beni derinden etkileyen bir diğer faktör ise bunun sahte olduğunu bilmeseydim ve bir daha ki sefere gerçekten ihanete uğrasaydım intihar bile edebilirdim.
Başından beri sadece bir plandı. Bu olan her şey bir aldatmacaydı.
Bunu fark etmem uzun sürmüştü. Bana hayır dediğinde ve kafasını dikleştirdiğinde göz kırptı. Anlamam olanaksızdı. Hangi manada göz kırıpmıştı ki.
Bu olan her şey sana olan nefetimdi anlamında mı, bana güven her şey kontrolüm altında anlamında mıydı?
Gözlerinin titrediğini gördüğümde sinirlendiğini anladım. Ama bu sefer aklımda olan tek düşünce "neden bu kadar salaksın!" Dediğinden emin olmaktı.
Ona güvenmemi istiyordu. Benim istediğimde buydu. Bende inandım. Başka bir seçenek gelmezdi elimden.
"Ben yapmadım. Ben neden kopya kağıdını alıyım ki."
Göz yaşları döküyordum. Timsah göz yaşı mı? Kaplan göz yaşı mı bilemem.
"Lütfen yalnız konuşsak olur mu hocam?"
"Pekala odama"
Odasına doğru ilerledim. Kapıyı açıp içeri girdim. Ardımdan öğretmenim de geldi.
Her öğretmene ayrı odalar bulunurdu. Bu oda da müzik aletleri bolca var olan bir yerdi.
Masanın önündeki misafir koltuğuna oturdum. Helin öğretmen de kendi özel koltuğuna oturdu.
"Dinliyorum"
"Belki saçma gelicek ama Eylül bunu bilerek yaptı. Ece de öyle. Bana oyun oynuyorlar. Nolur bana inanın. Size söz veririm. Sosyal medya hesabı açıp gittiğim okulu paylaşırım ve annemi seven yüz milyonlarca insan sırf annem ve benim için bu okula gelir. Bu seferde kitle oranınız yükselir."
"Öncelikle sana oyun oyna kısmı cidden çok saçma. Söylediğin şeyi de düşününce harika olurdu aslında. Ama yinede ceza vermeliyim ki arkadaşların bunu aileleriyle paylaşmasın değil mi?"
"Ama ben gerçekten bir şey yapmadım."
"Önceki sınavında 100 almıştın. Puan kırıp 80 yapcam"
"Ne! Hayır ben bir şey yapmadım gerçekten."
"Üzgünüm ama yazcam"
"Teklifimi reddediyorum"
"Öyleyse puanını 40 a düşürüyorum"
Kapıdan gelen sesle o tarafa baktık.
"Yeterr!"
Diye bağıran ses Eceye aitti.
"Noldu?"
"Helin hocam! Çalan kişi Eylüldü."
"Ne!"
"Bana inanmıyıcaksınız büyük ihtimalle ama lütfen Eylül'ün de çantasını arayın."
"Ne fark eder ki her şekilde o kağıt pelinden çıktı"
"Eğer çantasını karıştırırsanız ve pelinin kağıdıyla gerçek kopya kağıdına bakarsanız anlarsınız"
"Pekala. Ama yalan diyorsan senide cezalandırırım."
Kafasını salladı. Hoca hızlı adımlarla ilerledi. Ece ye dönüp.
"Teşekkür ederim. Bir an cidden ihanet ettin sandım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAMIM ÖLÜM
Mystery / ThrillerBir kızın zor bir hayat yaşaması. ailesi,arkadaşları tarafından sürekli dışlanması, Şiddet görmesi,zorbalanmasi. bir gün gerçekleşen bir kazayi kız fırsat bilir ve hayatına yeni bir insan olarak başlar. herkesten intikam alır. peki bu intikam nasıl...