Günümüz;
Hız kesmeden Mark iti işkence etmeye devam ediyordu bir andan ise sorular soruyordu.Sanki cevaplayacaktım da
Mal mıdır nedir?
Ben işkencelere dayanırdım ancak giderek bilincim kapanıyor, direncim azalıyordu kendimde değilken bir şeyler anlatırsam bu devletimizi zora sokardı. O yüzden bugün Bu şerefsizlerin elinden kaçacaktım.
Ben nasıl kaçabileceğimi aklımda planlarken Mark iti ise bir yandan sorular soruyordu.
"Kimsin adın ne? Kime çalışıyorsun?!"dedi bağırarak
Bu geri zekalının lanet olası sesi kulağım sağır etmişti.
"Sana dedim ya gerektiğinde Azrail'im"dedim onun aksine gülerek,
"Bana bak kadınsın demem seni gebertirim!"dedi
"Yiyorsa gebertirsin! Yiyor mu şerefsiz?"dememle yüzüme bir yumruk yemem bir olmuştu.
Yumruk attıktan sonra bide üstüne bağırmaya devam etmişti
"SEN BANA NASIL ŞEREFSİZ DERSİN!"
Hiçbir sorusunun cevaplamamıştım ancak bunu cevaplayacaktım.
"Böyle," deyip sesimi yükselterek
"ŞEREFSİZ!"dedim ve güldüm.Benim bunca işkenceye rağmen konuşmamam ve gülmem bu şerefsizi sinir etmişti.
"LAN SEN PSİKOPAT MISIN?! SANA BİR SÜRÜ İŞKENCE YAPTIM BUNA RAĞMEN GÜLÜYOR MUSUN LAN SEN HÂLÂ?!"diye yine bağırmıştı o iğrenç sesi ile,
Çok net bir şekilde
"Evet,hem psikopatım hem de gülüyorum?"dedim.
Bu adamın dediğinin aksini yapmam,ona karşı gelmem, bu kadar rahat olmam onu çıldırtıyor olacak ki eline aldığı bıçağı bir hışımla karnıma sapladı.
Amacı bana acı çektirmekti çünkü baya fazla kan kaybetmeye başlamıştım. Büyük ihtimalle fazla kan kaybettiğim için ona konuşacağımı sanıyordu.
Yanılıyordu.
Ölüm benim için hiçbir şeydi.
Ben zaten yaşarken ölmüştüm..Hava hafif ben kararmaya başlamıştı, hala işkence ediyorlardı.
Mark iti benim konuşmayacağımı anlamış ki adamlarına bakıp
"Bu lanet olası kadına göz kulak olun! Ben gidiyorum dinleneceğim biraz."dedi ve mağaradan çıkış yaptı.
Bende bunu fırsat bilip havanın daha da kararmasını bekledim. Hava tamamıyla kararınca planımı devreye sokacaktım.
1 SAAT SONRA;
Mark iti hala yanımıza gelmemişti büyük ihtimal uyuyakalmıştı. Neyse bu benim işime gelirdi.
Mark'ın başıma dikti iki tane adam mağaradaki masanın iki tane sandalyesine yerleşmiş yemek yiyip sohbet ediyorlardı.
Açıkçası bu kadar da geniş olmalarını beklemiyordum.
Herhalde beni kolay bir şey sanıyorlardı veya vücudumdaki işkence izlerinden,çok kan kaybetmemden dolayı onların elinden kurtulamayacağımı sanıyorlardı.Ee bu itlerin hepsi aynıydı APTALDI.
Bu iki şerefsiz yemek yerken ben de bir yandan beni bağladıkları sandalyeden kendimi kurtarmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZLİ
Acción"Her gerçek bir yalanın altında gizlidir" "Yılan" örgütün ortaya çıkmasıyla özel bir ekip kuruldu mit mensuplarıdan oluşan bir ekip... Bu ekibin saha operasyonlarını yönetecek bir kadın vardı, Aybüke Gözüpek... Ama bu ekip sadece yılan örgütünü deği...