padre asesino || taekook ✓

12- taşı beni köle

~Adele - Don't you remember

Bindiğim taksinin ücretini ödeyip içimde bir türlü dinmeyen öfkemle evin kapısını çaldım. Teyzemin açmasını beklediğim kapıyı karnı burnunda Jimin açınca bir an için şaşırsam da kendimi toparlayıp ona sarıldım. Kısa bir merhabalaşma falından sonra mutfakta yemek yapan teyzeme de selam verip salona, Jimin'in yanına geçtim.

Gözlerim karnına takılırken aklıma geçen gün Yoongi ile yaptığımız konuşma ve bana görüldü atıp gitmesi geldi. "Yunjin nasıl hyung? En son gelişimi biraz geri demiştin." Bunu söylemem ile Jimin'in dudakları eşsiz bir gülümseme ile kıvrıldıve eli farkında olmadan karnına gidip şefkatle okşadı.

"Bu ay ki kontrolde gayet iyiydi." Bu dediği ile derin bir nefes verirken tüm öfkemin silindiğini hissettim. Yeğenim henüz doğmadan iyi gelmeye başlamıştı bana, ve belli ki Jimin'e de. Yoongi hyung ile ayrıldığından beri eski neşesi yoktu. Jimin hyung bir anda kaşlarını çatınca gerildim çünkü bana kızacağını biliyordum. "Yoongi eve geldi gün. Evde tek başımaydım. Öğrenmiş kilo verdiğimi ve kızımın sağlığını. Senin bu işte bir parmağın var mı Jungkook?"

Kafamı hemen iki yana sallarken Jimin çoktan anlamıştı yalan söylediğimi. "Jeon Jungkook! Seni öldüreceğim! Sana kimseye söyleme demiştim!" Bağırdığı için bir elimle kulağımı kapatırken sanki az önce bağıran o değilmiş gibi tekrar gülümsemeye başladı. "Biliyor musun? Yoongi o gün bana yemek hazırladı. Aç değildim ama zorla yedirdi. Artık hergün yemek yiyip vitaminlerimi aldığımdan emin olmadan yatmıyor." Şaşkınlıktan dilim tutulmuşken Jimin bu sefer de aynı hızla yüzünü düşürdü. "Ama sonra Hoseok geldi ve Yoongi ile kavga ettiler. Hoseok Yoongi'yi evden kovdu ama ben onun arkasından gitmedim çünkü Hoseok benim kocam." Durgunca yeri izlerken gözlerini kaldırıp benden onaylamamı ister gibi baktı. Başımı yavaşça sallarken tekrar yeri izlemeye başladı. "Hoseok benim kocam ve benim yanım kocamın yanı." Kendi kendine konuşuyormuş gibi görünürken iyice telaşlanmaya başladım.

Yoongi haklıydı, Jimin hiç normal davranmıyordu. Davranışları fazla tutarsız ve aniydi. Ve son zamanlarda bu durum oldukça artmaya başlamıştı. En kısa sürede bu konuyu Yoongi hyung ile konuşmalıydım. Yaklaşık on dakika sonra Teyzemle birlikte Jimin ve Hoseok'un evine gidince düşüncelerimle baş başa kaldım. İçmeyi pek sevmesem de aklımı dağıtacak bir şeylere ihtiyacım vardı. Dolapta sadece kırmızı şarap olduğu için iki büyük şişe ve üst dolaplarla uğraşmak istemediğim için normal bir su bardağı alıp salona geçtim.

Aparatıyla kapağını açtığım şarabı bardağa boşaltırken aklıma Taehyung'un kırmızı şarabı ne kadar sevdiği aklıma doldu. Daha sonra oğlumu çok özlediğimi hissettim. Telefonumu Wooshik'in evinde bırakmıştım fakat acil durumlar için evde bulundurduğumuz bir akıllı telefon vardı ve içi oğlumun fotoğraflarıyla doluydu. Hemen telefonumu odamdan getirdim ve oğlumun fotoğraflarına bakıp bir yandan da ağlayarak içmeye devam ettim.

★★★

+82********
Ne istiyorsun benden
Her gün biraz daha ağzıma sıçarken çok zevk alıyor musun
Tam hayatımı yoluna koydum diyorum yine bir şekil beni en dibe çekmeyi başarıyorsun
Sadece çalışarak okulumu bitirmeye çalıştım karşıma çıktın lise de
Hamile kaldım okul hayatımı mahvettin
Aile kurayım dedim o aileyi başıma yıktın
Biliyor musun?
Yalnızca bir kere...
Yalnızca bir kere 'ben yapmadım' deseydin inanacaktım sana.
Söylesene Taehyung... Nasıl kıydın oğlumuza?
Neden öldürdün benim bebeğimi?
Ne istedn hem benden hem ondan

Taehyung:
Jungkook?

Jungkook:
Sakın bir şey yazma
Okula başladım tekrar yaşamak için orada da çıktın karşıma
Seni mahvetmek istedim
Duygularınla oynamak istedim biliyor musun
Senden hala tiksinyorum
Son üç haftadır yaşadığımız her şey yalandı
Seni mahvetmek istedim