4

1.5K 103 4
                                    


Selammm👏🏽🙆🏽✨🍀🌈

___

"Eveet anlamadığınız bir yer var mı?"

Diye sık sık sorduğum soruyu bir kez daha sormuş karşımda beni dikkatle dinleyen öğrencilerimden bir cevap bekliyordum. Onlardan bir cevap alamadığımda duyabilecekleri şekilde mırıldandım.

"Hmm sanırım bir quiz hazırlamaluyım."

Dememle sınıfta baş gösteren itirazlar sonucunda onlara bakıp gülümsemiş ve konuşmuştum.

"O zaman tekrar soruyorum. Anlamadığımız bir nokta var mı? Siz eğer cevap vermezseniz  ben hepinizi anlamış olarak sayacağım. Denemede ise eğer ki yapamazsanız... Anladınız siz değil mi bebeklerim."

Hepsi aynı anda kafa sallayarak onay verdikten sonra aklıma gelen şeyle tekrar gülümsemiş ve konuşmuştum.

"Deneme demişken Buğra tebrik ederim sadece tarihi değil sosyali fullemişsin. Tenefüste yanıma gel çikolatanı vereyim. Ayrıca bebeklerim bir çoğunuzun tarih netleri iyiydi. Ama siz fullemeye bakın tamam mı?"

Yine onaylayan bir baş sallaması aldığımda gülümsemiş çalan zil ile beraber öğrencilerime iyi dersler dilemiş ve ekleyerek sınıftan çıkmak için hareketlenmiştim.

"İyi dersler çocuklar. Sorunuz olursa etüt saatinde etüt odasında olacağım. Buğra sen benimle gel canım."

Buğra hızla yerinden kalkarak beni takip etmeye başlamıştı. Öğretmenler odasına gitmek için koridordan geçip üst kata çıkacaktık. Tuhaf bakışlar eşliğinde Buğra ile beraber merdivenlere yöneldiğimizde, tuhaf bakışlar diyordum çünkü Buğra'da ki boy hoay maşallahtı ee bende 1.69 olunca millet bir tuhaf bakmıyor değildi, merdivenin dar olmasından kaynaklı inen kız öğrencilere yol vermiştim.

"Teşekkürler hocam."

"Rica ederim tatlım."

Kızlar geçtikten sonra merdivenlerden çıkmıştık.  Başımı arkama çevirip Buğra'ya bakmıştım. Bakışları yerde bir şekilde adımlarımı takip ediyordu. Aramızdaki sessizliği bozmak adına konuşmuştum.

"Ee Buğra derslerin ne durumda denemelerde fena değilsin. Yakın mısın hedefine?"

"Yani sayılır. Şu anki netlerimle istediğim bölüm ve üniversite geliyor. Yine de garantiye almak önemli."

"Ah haklısın. Geç otur sen sandalyeye ben de çikolatanı vereyim dolaptan. Kusura bakma dolabım biraz karışık o kadar çok test var ki?"

"Sorun değil hocam. Beklerim. Bu arada testler fazlaysa öğrencilere de dağıtabilirsiniz. "

"Dağıtmayı ben de düşünüyorum aslında ama ayırmam gerek onları. Bazısı size verdiğim testlere ait kitaplar. Hah! Buldum. Bu kutuyu al bakalım."

Demiş bulduğum kutuyu ona uzatmıştım tutması için. Ardından elime hiç çözülmemiş olan edebiyat-sosyal test kitabını almış ve arkamı dönmüştüm. Bir sandalye çekip yanına oturmuştum Buğra'nın.

"Şimdi bu kutunun içinde çikolata var açıp istediğini alabilirsin ve bu kitaptan sende var mı?"

Kutunun kapağını açarken önümdeki kitaba bakmış ve olumsuz anlamda başını saklarken sözleriyle desteklemişti.

"Hayır yok. Bu karamı alabilir miyim hocam?"

"Tabi ki alabilirsin. İstediğini al demiştim zaten. Bu kitabı da sana veriyorum. Yeni geldi elime. Güzel bir yayın."

"Peki hocam."

Diyip beni onaylamıştı. Buğra akıllı bir çocuktu. Her zaman sessiz sakin yine de etkinliklere katılan neşeli bir çocuktu da ama bir kaç haftadır durgun gibiydi. Normalde gülümseyen ve derste ortaya soru sorduğumda cevaplayan bir çocuktu ama son derslerimde neredeyse hiç sesi çıkmamıştı.

my baby's fathersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin