Bölüm 19

755 64 212
                                    

'Ben daha önce hiçbir kadınla öpüşmedim.' Hala sorabildiğime inanamıyordum. Kalbim yerinden çıkacaktı sanki. Bir Berna'ya bir de elindeki pet bardağa bakıyordum.

Oysa artık yukarı kaldırdığı kaşını indirmiş bana bakıyordu. Bir an için bakışlarının elimdeki bardağa kaydırdığını fark ettim. Derin bir nefes aldı ve bardağı ağzına götürüp sonuna kadar içti.

Dünya durmuştu sanki. İçten içe biliyordum, yani ihtimal veriyordum kadınlarla yakınlaşıp yakınlaşmadığına ama şu an bu gerçekliğe sahip olmak çok farklıydı. 'BERNA, DAHA ÖNCE BİR KADINLA ÖPÜŞMÜŞTÜ.'

Belki de sadece arkadaşını öpmüştür. Yani, öylesine bir şey de olabilir. Belki de öylesine değildir? Yani beni ilgilendirmez tabii ama öyle mi?

Düşünceler kafamın içinde son hız konuşmaya devam ediyordu. Bir merakım, bir diğer yeni merakımı besliyordu ve içimde kocaman bir çığa dönüşüyordu.

Ama aklımda yalnızca bir soru vardı 'Acaba beni de öper miydi?'

Sesli asla dile getiremeyeceğimi bildiğim, kafamın içindeki sorularla boynumdan şakaklarıma uzanan bir yanma hissi sarmıştı vücudumu. Bakışlarıma hakim olamıyordum. Kitlenmiş bir şekilde sadece dudaklarına bakıyordum.

Kendime yapma, etme diyerek telkinde bulunamayacak kadar kaybolmuştum artık.

Berna ise içtiği shotın ardından bir umut elimdeki pet bardağa bakmaya devam ediyordu. Yüzü bir an için düşmüştü.

Bakışlarımı, dudaklarına yerleştirmiş olmamın farkına varmış olacaktı ki nefes alışverişi hızlanmıştı.

Sonsuz bir sessizlik oluşmuştu. Arkadan gelen Poyraz ve Aysu'nun sesini duyamaz olmuştum. Sadece aramızdaki sessiz gerilime odaklanmıştım artık.

Gözlerine bakmak istesem de sürekli bakışlarım dudaklarına kayıyordu.

Berna'nın da kaçamak bakışlarını yakalasam da hala ne yapacağını bilemez bir hali vardı. Önünde birleştirdiği elleriyle oynuyordu.

Olduğum yere mıhlanmıştım sanki. Ne olurdu biraz daha yakın otursaydık. 'Biraz öne eğilsem?' Ne olabilirdi ki? Hem daha yakından görebilirdim onu.

Önümüzdeki cips poşetine doğru eğiliyor gibi yapıp kendimi biraz öne ittirdim. Artık böyle bir hamle yapmışken bir tane de cips alıp ağzıma attım.

Berna'ya baktığımda artık gergin bakmıyordu. İki dudağını birbirine bastırıp gülümsemesini bastırmaya çalışıyordu.

Anlamıştı büyük ihtimalle. Aman, o kadar umurumda değil ki. Onu böyle gülerken öpmek, ay görmek çok güzeldi.

Şimdi ben de gülümsüyordum. Cips poşetinin yanındaki keke doğru eğildi ve bir parça aldı. O da biraz daha yaklaşmıştı bana. Artık daha da yakındık.

İkimiz de gülümsüyor, bir önümüzdeki yiyeceklere bir birbirimize bakıyorduk. İlk kim bu sessizliği bozacaktı acaba?

Tabii ki aradan geçen birkaç saniyenin ardından sessizliği ilk bozan Berna olmuştu. Sessizliğin onu ne kadar gerdiğini biliyordum. Hafifçe boğazını temizleyip lafa girmem adına bana bakıyordu.

Ya ben ne diyeyim ki şimdi? Ben, konuşmayınca bir kez daha boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

Önüne düşen saçlarını kulağının arkasına atarak "Neden sordun ki?" şimdi meraklı gözlerle bana bakıyordu.

Gülümsemeye devam ederek bakışlarımı dudaklarına indirdim. "Merak ettim" diyerek tekrardan gözlerine baktım.

Yine gözleri büyümüştü ama hala gülümsüyordu. "Neyi merak ettin?"

Don't Blame me / NefBerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin