𝑵𝒐 𝑺𝒆𝒈𝒖𝒓𝒂

96 18 16
                                    

Sabah olduğunda evdeki herkes salona toplandı. Tagi de artık ayağa kalkabilecek durumda olduğundan oradaydı. Aoto'nun kararını açıklamasını bekliyorlardı.

"İzin verirseniz biraz daha kalırız, koçun dediği gibi yani..." Aoto, mahçup bir tavırla geveledi.

"Ne kadar isterseniz." Ryuuzi gülümsedi.

"Değil mi, Kota?" Ouzou, Kota'ya döndü.

"E-evet." Kota hala önceki gece öğrendiklerinin ağırlığını yaşıyordu.

Günün ilerleyen saatlerinde yürüyüş yapacağını söyleyerek dışarı çıktı. Aoto, aklındakini yapmak için uygun bir fırsat bulduğunu düşündü. İyi de ne düşünüyordu ki?

Diğerleri başka işlerle mesgulken tuvalete gidiyormuş gibi yaptı ancak koridorda yolunu değiştirerek dün gece oturduğu Kota'nın odasına gitti.

Tedirginlikle kapıyı açıp girdi. Yaptığı şeyin yanlış olduğunu bildiğinden gergin ve bir o kadar da tetikteydi. Yakalanırsa ne olacağını düşünmek bile istemiyordu. Elini çabuk tutmalıydı.

Dün gecenin çoğunu Kota'nın odasında geçirmişti. Çocukluktan gelen bir alışkanlık olarak her bir detayı büyük bir dikkatle incelemişti. Kota'nın küçük tahta bir kutuda sakladığı kağıtlar gözünden kaçmamıştı..

Kota'nın saklamayı bu kadar istediği, mutfakta okurken gördüğü notun da orada olduğunu tahmin edebiliyordu. Kutuyu açıp nota bakmasını istemesinin altında ise haklı bir korku yatıyordu.

Kutuden hafifçe dışarı çıkmış bir kağıt vardı. Üzerindekiler okunacak kadarı görünmüyordu ancak gördüğü kısım, Aoto'yu dehşete düşürmeye yetmişti. Kağıdın köşesindeki amblem yetimhane dosyalarındakiyle aynıydı....

Kutuyu açtı ve içerisinde birden fazla not bulunaca şaşırdı. Hepsi farklı çeşitlerde kağıtlara gelişi güzel yazılmış tehdit mesajlarıydı. Kota'nın neden onları saklamak istediğini şimdi daha iyi anlıyordu.

Gördüğü damgalı nota tekrar dikkatle baktı. Evet, şüpheye yer yoktu. Bu örgüt amblemini nerede görse tanırdı. Farkında bile olmadan titremeye başladı ve elindeki kutuyu düşürdü. Kota, kaçtıkları tehlikeli örgüt tarafından tehdit ediliyordu.

Güvende değillerdi.

Aoto uzun süre gelmeyince Tagi, onu kontrol etmek istedi. Tagi onu ararken Aoto, düşündüğü kutuyu yerleştirdi. Çıkardığı sesin duyulmamış olmasını ummuyordu.

Ancak Tagi sesi duymuştu ve bu ufak gürültü üzerine Kota'nın odasına yöneldi. Kapı hafifçe aralıktı ve boşluktan Aoto'nun içeride olduğunu gördü.

"Napıyorsun burada?" Tagi de odaya girdi ve bilme isteğiyle sordu.

Aoto, bir anda panikledi ellerini arkasına götürüp elindeki ince ipter yapılma bilekliği görünmeden yere attı, yüzüyle Tagiye sesini alçaltmaşını işaret etti.

"Bilekliğimi arıyordum." Ardından az önce yere attığı bilekliği eğilip aldı.

"Ne zaman buraya geldin de düşürdün?" Tagi tüm bunları sadece anlamak isteyen masum bir merakla soruyordu.

"Akşam konuştuk, kalmam için beni ikna etti." Aoto, hızlıca cevapladı ve kendilerini odadan çıkararak arkalarından kapıyı kapattı.

Aoto, ne yapacağını bilmiyordu. Öğrendiklerini Tagi'ye söylemeli miydi? Bu düşünce bir yanden da korku içini kemiriyordu. Burada bile güvende değillerdi. Sandığından daha yakınız, yazıyordu notta. Harfler gözünün önüme geldiğinde ürperdi.

Ayrıca merak etmeden duramıyordu. Kota nasıl olmuştu da bu örgütün dikkatini çekmişti?... Evlerinde kaldığı bu kısa sürede gözlemlediklerini düşündü. Kota bazen bir bahane üreterek yalnız başında dışarı çıkıyordu.Tıpkı şimdi olduğu gibi birkaç saat kalmadan gelmiyordu, Aoto, biraz daha incelemek için süre tanıdı.

Bir haftanın sonunda gözlem ve tahminlerinin doğruluğundan emin olmuştu. Tagi, ondaki değişimi fark ediyordu ama henüz bu konuda konuşmamışlardı. Aoto korkuyordu.

𝑮𝒓𝒂𝒏 𝑬𝒔𝒄𝒂𝒑𝒆 | Aokota | Ginga E Kickoff!! ヅ (Victory Kickoff!!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin