Kitabın şarkısıda: Eylem Aktaş- Beni Unutma...
Behram kendini koltuğa atmış düşünüyordu. Sürekli aklında o ağlamış gözler geliyordu. Ve ürkekçe ona bakıyordu. Sanki o bakışlar bir şeyi anlatıyordu ona. En kötüsü de kızarmış yanağı ile ona bakmıştı. Yine aklına gelmesi ile sinirle kravatını çözdü. Tanımadığı birinin dayak yemesi onu neden rahatsız etmişti bilmiyordu. Çok korunası duruyordu oysa ki. Sevgisiz büyüdüğü çok belli idi.
"Senin gibi bir güzel oğlan nasıl sevilmez ki"dedi dışından Behram.
Evet çok güzeldi. Bembeyaz teni ışıldamıştı güneşin altında. Çelimsiz olmasına rağmen çok güzeldi. Saçları ise kızıl renkteydi. Teniyle uyumluydu saçları. Ve en güzeli de yanaklarında ve burnunun etrafında belli belirsiz çilleri olmasıydı. Pencerenin önüne gelmiş düşünür vaziyette olan Behram'ı, kapının çalması bölmüştü. Elleri cebinde olan Behram, gelen kişiye çağırması ile koltuğuna oturdu. Serdar elinde ki dosyayı ağaya uzattı.
"Buyurun Behram ağam."dedi. Behram başını sallayıp dışarı çıkması için işaret etti. Serdar başını eğip çıktı.
Behram ilk kapağı açmasıyla gördüğü fotoğraf ile gülümsedi. Çok tatlı çıkmıştı. Yaptığı yanlıştı ama içinde ki bilgilere de ihtiyacı vardı. O ufaklıkta ona çeken bir şey vardı biliyordu,hissediyordu Behram.
Derin bir nefes alarak dosyayı açtı. Ve okumaya başladı. Her satırda içine dolan sinirle kendini zapt etmeye çalışıyordu. Ama sabretti Behram. Ve son şeyi de okuyarak dosyayı kapattı.
"Siktiğimin piçi. Gücün ona yetiyor demi koyduğumun iti"sessizce ettiği küfürler yetmemişti. Okuduğu bilgiler içini öyle sızlatmıştı ki öfkesi nasıl geçerdi bilmiyordu.
Deniz Korkmaz 19 yaşında. Ondan başka bir abisi daha var. Kerem Korkmaz 32 yaşında. Babasıyla çiftçilik yapıyor. Bunlar temel bilgilerdi.
Ama Behram'ın dikkatini başka bir şey çekmişti. Deniz'in babası Adem bey değildi. Öz babası kim olduğu bilinmiyordu. Annesi ise bundan 2 sene önce evi terk edip gitmişti. Nasıl bir anne böyle cani bir adama bırakıp giderdi ki oğlunu. Etrafta duydukları olaylarda dosyaya eklemişti Serdar.
Deniz'in babasından sürekli dayak yediğini,aç bıraktığını hatta ondan yaşlı bir adama satmaya kalkıştığını ama abisi tarafından engellendiğini yazıyordu. Okudukça sinirlenen Behram bir çare bulmalıydı. O çocuğu oradan bir şekilde almalı ve onu kanatlarının arasına almalıydı.
"Serdar arabayı hazırla. Adem itinin yanına gidiyoruz"dedi sert bir şekilde. Aklına gelen tek şey oydu.
Madem ondan kurtulmak istiyordu. Güzel çocuğu yanına alabilirdi. İçinde ki his ise onu yanıltmazdı.
Deniz onun tek zaafı olacaktı.
Arkadaşlar. Şuan taslakta olanları atıyorum. Onun için bölümler kısa olabiliyor kusura bakmayın. Sizi seviyorum ve gidiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEHR-İ AŞK [Bxb]
Genç KurguBehram ağa çok sert ve oldukça geniş bir nüfusa sahip birisidir. Deniz ise babasından dayak yiyen masum bir çocuktur. İkisininde bir şekilde yolları kesişir ve Behram ağanın gözdesi olur. +18 smut sahneler vardır. Ona göre okuyunuz. Lütfen homofobi...