İyi okumalar.
.''Aksoy, biraz dışarıya çıkalım ister misin kardeşim? Mahalleye gideriz oradaki parkı, orada yaşadığımız anıları, konuşmaları özledim.''
Yorganı kafama kadar çekerek pencereye dönerek uzanmıştım yatağın üzerinde yine başa dönmüştüm, yataktan çıkmak istemediğim o günlere. Onun söylediği şeyle yorganı hafifçe çekiştirerek gözlerimi açığa çıkarttım, üşüyordum sanki üzerimi açınca donacakmışım gibiydi.
''Yok istemiyorum sen git.''
''Hep böyle ruhsuz bir şekilde yatacak mısın? Çıldırtma beni kalk hadi.''
Üzerimden yorganı atmasıyla birlikte elimi yorgana doğru uzatıp tekrardan üzerime çektim, yaklaşık otüz dakikadır beni ikna etmeye çalışıyor ama ben bir türlü ikna olmuyordum ve evet niyetim ruhsuz bir şekilde yatmaktı çünkü şu an benim ruhum bir başkasındaydı.
''Evet yatacağım yorgunum, sen git dedim Serkan.''
''Sensiz bir anlamı yok kalk hadi.''
Oflayarak yorganı üzerimden attığımda zafer kazanmış bir edayla gülümsemişti, bedenimi yukarıya doğru çekerek doğrulurken ayaklarımı yataktan aşağıya sarkıttım.
''Tamam in aşağıya bekle.''
''İşte bu bekliyorum, emin ol çok iyi gelecek.''
''Beş dakikaya geliyorum.''
''Tamam aşağıdayım ben.''
Üzerime siyah bir tşört ve siyah bir pantolın giymiştim, evet siyah ağırlıklı giyinmek istemiştim sebepsizce hayatıma renk katılmamıştı ama bugün katılacağına dair bir işaret vardı içimde.
Hızla parfümümü da sıkarken saçlarımı hiç şekillendirmeden aşağıya indim, zaten yatağa girmeden önce saçlarımı şekillendirmiştir.
''Geldim Serkan hadi gidelim.''
Evden çıkmış ve yürümeye başlamıştık, mahalle şu an yaşadığımız yere uzaktı bu yüzden bir taksiye arlamış ve yolu tarif etmiştik. Neden mi taşınmıştık? Çünkü ailemiz zengin olmuştu, ne hayat ama?
''Bu yazdığımız duvar yazısı hala duruyormuş.''
''Sarhoştuk bunu yazdığımızda, kimdi ya o kız? Heh Derya...'' Aklıma gelen anılar ile gülerken birden gülüşüm solmuştu. ''Kavga ederdik hep onun için değmezmiş...'' Tekrar gülerken kafamı geriye attım. ''Çünkü ikimizi de seçmedi, 17 yaşındaydık oğlum ilk defa onun için sarhoş olmuş ve bunu yazmıştık duvara.'' dedim elimle duvardaki yazıyı gösterirken.
'Kanımda dolaşan alkol gibi sana git gide sarhoş oluyorum'
''Bizim ergenlik peki utandım şu an.''
''Ben utanmıyorum çünkü aşk bu oğlum saçma sapan şeyler yaptırır insana. Nasıl olduğunu bile anlamazsın, birden kapılır gidersin...'' gözlerim kapanırken Doruk'un dokunuşları geldi aklıma dudaklarına yaptığı dokunuşlar ile sertçe yutkundum. Serkan beni izliyordu sessizce, hiç tepki vermeden devam etmemi bekliyordu. ''Dokunuşlarını arzularsın, yanında olsun istersin...'' gözlerimi açıp gülümserken Serkan'ın gözlerine baktım. ''Öyle işte, utanmıyorum yani.''
''Sen aşık mu oldun Aksoy? Normalde böyle konuşmazdın sen hiç, bir şevke gelmişsin sanki.''
''Evet imkansıza aşığım ben hadi yürü parka gidelim.''
Gülerek omzuma vurmuş ve arkasını dönerek koşmaya başlamıştı, buraya her geldiğinde çocuklaşırdı Serkan tıpkı şimdi olduğu gibi bedenini bana doğru döndürürken geri geri hızla yürümeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
melankoli(BxB)| GAY
Fiction généraleBir hata ne kadar güzel olabilirdi? 16. Bölümde yan çiftimiz vardır ve kitap içerisinde, onlarla ilgili bölümler de vardır. Ama ana çiftimiz Aksoy ve Doruk, yan çiftimiz ise Serkan ve Hakan. texting+düzyazı