28. Bölüm: "Zaman Durmuştu"

3.1K 383 241
                                    

⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚

Hyunjin ve Felix, birbirine sarılmış bir şekilde yanan ocağın karşısında oturuyorlardı.

Saatin kaç olduğu, etrafında neler döndüğü, hiçbir şey umurlarında değildi şimdi.

Bir sene önce yaşama heveslerini, dünyadaki en çok sevdiği şeyleri kaybeden iki acılı ruh, birbirlerine sımsıkı sarılmış bir şekilde duruyorlardı.

Geçmişe bir sünger çekmemişlerdi yalnızca, tüm kötü anılarını da karşısındaki odunlarla beraber yakıyorlardı.

Zaman durmuştu.

Yanan odunlarsan çıkan çıtırtılar ve kalp atışlarından başka bir ses yoktu.

Kuşlar uçmuyor, dışarıdan hiçbir ses gelmiyordu.

Sanki tüm dünya bir sessizliğe gömülmüş, kaderleri baştan yazılmış iki bedeni saygıyla izliyordu.

Uzun, belki saatlerce süren sessizliği Felix bozdu. "Yani ikimizin de kurdu yok artık." Dedi, cılız parmaklarını belini saran sert ve büyük ellerin üzerinde yavaşça gezdirerek.

"Evet."

"Kurdun gittiğinde, vücudundaki gücü de kullanmayacağını sanıyordum. Ama sen ateş yaktın."

"Kurdum gittiğinden beri... Aslında hayatımda pek bir şey değişmedi. Zaten pek tanışmıyorduk."

"Tanışmıyor muydunuz?"

"Evet. Belki birkaç defa duymuşumdur sesini. Ergenliğe girdiğimde tanışmıştık. Ama ondan güçlü olduğum için yıllarca bastırdım."

"Peki o gece... Çektiğin acı yüzünden mi öldü?"

Hyunjin kafasını aşağı yukarı salladı.

Aslında kurdunu onun öldürdüğünü, amacının Felix'i özgür bırakmak olduğunu söylemeyecekti; söyleyemezdi.

"Bunları yaşamanı istemezdim." Dedi Felix, omzundan düşen kola sıkıca sarılırken.

"Pekala Felix. Eğer geçmişle ilgili söylemek istediğin bir şey varsa, bana şimdi söyle. Ama bu kulübeden çıktığımızda tüm yaşananları unutmuş olalım, olur mu?"

"Tamam..." Felix bir süre düşündükten sonra hafifçe kıpırdanarak Hyunjin'e döndü. "Ne oldu da beni sevmeye başladın?"

Hyunjin duraksadı. Aslında neden ona kötü davrandığını ya da gitmesini söylediğini soracağını sanmıştı. Ama Felix, bambaşka bir soruyla çıkagelmişti.

Hyunjin derin bir nefes aldı, biraz düşündü. Sonunda yüzünü bir tebessüm sardı. "Bunu sormamış olmamanı tercih ederdim. Madem sordun o halde zor ama anlatmaya çalışayım...

Seninle ilk karşılaştığımız an unutulmazdı... Daha önce bir kimseyle yaşamadığım herşeyi senin yanında ya da uzaklarımda olduğunda bile yanımdaymışcasına yaşarken alıştım sana. Gün geçtikçe sana olan sevgimi dizginleyemiyordum. Üzdüğün anlarda bile asla azalmadı...

Öyle sorunca hemen anlatılcak bir şey değil benim sana olan sevgim.

Sen bana gülümsediğin ilk andan beri herşeyim oldun. O zaman anladım, tüm gururun ne kadar anlamsız olduğunu ve bir gülüşe yenildiğimi.

Her an yanımda olmasan bile yediğim ekmek, içtiğim su, aldığım nefes kadar ihtiyacımdın varolabilmem için... Sözlerim abartı gelmesin, ben böyle sevdim seni. Belki ilk kez böyle severken seni sevmeyi seçtim.

MoonLight | Hyunlix [Omegaverse] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin