4. Bölüm: Kızıl Çiçekler

6.2K 688 319
                                    

⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚

Uluma sesleri yankılanırken, yavaşça kontrolü kaybeden Felix bir anda kendisini kapıya doğru koşarken buldu.

Kapının kolunu tutacakken kendisini durdurdu. Yüzünü acıyla buruşturdu, kapının önüne çömeldi.

"Dışarı çıkacağız." Dedi kurt alaylı bir sesle.

"Çıkamayız. Anahtarı fırlattım dedim ya. Hani sigma gelecekti?"

"Hah, onu mu bekliyordun sen?" Dedi kurt yine alay ederek. "Aptal sigmalar ve aptal egoları. Kendisini kontrol edebileceğini düşünüyor. Uzaktan belki, bakalım yanına gittiğimizde ne yapacak?"

"Gidemeyiz ama, anahtar yok gitti uçtu!"

"Kıralım kapıyı."

"Altmış kiloyum." Dedi Felix kontrolsüz bir şekilde ayağa kalkarken. "Kapı bile benden daha ağırdır."

"Denemeden bilemeyiz çocuk."

Kontrolün kurda geçtiğini hissettiğinde ruhu korkuyla doldu. Sarı parlak gözleri alev alev yanarken, kapıdan biraz uzaklaştı.

Ardından bir anda omzunu öne alıp koşmaya başladı.

Ama kapıya çarpmasıyla acıyla yere kapaklanması bir oldu.

"Canımı yakıyorsun dur artık!" Diye bağırdı Felix.

"Pekala, başka bir şey deneyelim."

Felix yine kontrolsüzce ayağa kalktı. Bu sefer kapıya arkasını döndü. Kısa bir süre kurtla savaştıktan sonra, tekrardan kontrolünü kaybetti.

Az önce anahtarı aşağı fırlattığı açık camdan görünen dolunay, tüm ışığını Felix'in yüzüne vuruyordu şimdi.

Bir anda pencereye doğru koşmaya başladı.

"Dur!" Diye bir bağırış koparsa da, camın önüne gelene kadar kontrolünü geri alamadı.

Kasıklarının yüksekliğine gelen pencereye dayandı.

Ama son anda pencerenin koluna tutunarak hızını kesti, bir kere daha bağırdı. "Öldüreceksin beni aptal!"

Kasıklarına saplanan acıyla camın önünde dizleri üzerine çöktü, yüzü buruş buluştu.

"Düzgün konuş benimle çocuk. Bunu isteseydim çoktan yapardım."

"Camdan... Camdan aşağıya atlarken ne düşünüyordun?!" Acıyla bağırdı Felix.

"Atlamayacağız. Baroklardan tutunarak yan odaya gireceğiz."

"Ne?" Felix, kurdunun ciddi olduğunu anladığında gözleri kocaman açıldı. "Dokuzuncu kattayız! Düşersem kaç parçaya ayrılırım!"

"Düşmeyeceğiz." Kurdun sesi biraz daha alçak, samimi geliyordu şimdi. "Bir kere olsun bana güvenir misin? Savaşma artık, kontrolü bana ver."

"Hayı-ah!" Yine kasıklarına saplanan o ağrıyla yamuldu.

"Sikeyim..." Diye fısıldadı.

Kurdun sırıttığını duyabiliyordu.

Yavaşça oturduğu yerden doğruldu.

Pencereden dışarı önce sağ bacağını attı, ardından solu.

Tüm vücudu dışarı çıktığında sımsıkı pencereye tutunuyordu.

Binaların tepesinde, oralarda buralarda koşuşturarak uluyan alfaları, omegaları görebiliyordu şimdi.

Tüm şehirde bir kaos hakimdi.

MoonLight | Hyunlix [Omegaverse] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin