PENTALAR

KAYIPLAR ARTIYOR

Kapıyı çaldığında Mary ve Clara beraber kapıya geldiler   sanırım baya merak etmişlerdi beni
"Victoria ne oldu iyi misin" dedi Mary
"Sakin olun yok birşey içeri girelim size anlatacağım"
İçeri girdiğim gibi oturdum
Yorulmuştum. Mary ve Clara yanıma oturmuş meraklı bir şekilde bana bakıyorlardı
Ben ise biraz nefeslendikten sonra anlatmaya başladım
"Ben gelirken anne ve babamın mezarına uğramak istemiştim sonra orada kapşonlu bir adam gördüm. Anne ve babamın mezarının başındaydı."
Mary ve Clara beni dikkatle dinliyorlardı
"Sonra ona kim olduğunu sordum bana cevap vermeden hızlıca oradan uzaklaştı ama sonra "
"Sonra ne"
Telefonumda çektiğim fotoğrafları onlara gösterdim.
"Babamın mezar taşında bu yazıyı buldum"
Mary ve Clara şaşkınlıkla bana baktılar.
"Sen emin misin Victoria yani bu belki sadece bir şakadır.
Yani ne bileyim kim niye böyle birşey yazsın ki"
"Bende bilmiyorum Clara aklım. Çok karışık"
"Bana pek şakaymış gibi gelmedi" dedi Mary
Haklıydı.
"Şey şimdi anladığım kadarıyla senin baban öldürülmüş mü yani planlı olarak"
"Eğer bu gerçek ise öyle görünüyor Clara.  Ama anlamıyorum babam ölümü hak edecek en fazla  ne yapmış olabilir ki yani ne bileyim"
Ben cidden bu aralar ne yapacağımı bilemiyordum
..
Yaklaşık 1 saat boyunca bu konu hakkında konuştuk.
Ama bir sonuca varamadık
Artık korkmaya başlamıştım cidden.
"Neyse hadi biraz başka konulardan bahsedelim ya " dedi    Clara
"Aynen bu arada  iki gün sonra kampa gidiyoruz biraz kafa dağıtırız" dedi Mary heyecanla
Gerçi kamp konusunda da biraz tedirgindim
Çünkü içimde kötü bir his vardı.
"Ne düşünüyorsun Victoria" dedi Clara
Dalgın olduğumu farketmiş olmalıydı
"Şey aslında ben kamp konusunda da biraz tedirgindim"
"Niye ki ne güzel tatil yapacağız" dedi Mary
"Ya beni biliyorsunuz işte her işte içimde kötü bir his var sonuçta birşey olmuyor"dedim onları endişelendirmek istemiyordum
Ama biliyordum ki benim hislerim hep çok kuvvetliydi.
Umarım birşey olmadan gidip geliriz.
"Olamaz " dedi birden Clara telefonuna Bakarak
"Ne oldu Clara "
"Yaklaşık yarım saat önce biri daha kaybolmuş  ve yine bu kasabada" 
Ama bu nasıl olur anlamıyordum
"Durun haberler yayınlanmış ona bakalım"
Hemen haberleri açtığımızda yine herkesin gözü korku ve endişe doluydu
Şu an çok korkmuştum çünkü haberlerde bu sefer farklı bir şey vardı
İnsanlar  birşeyler gördüklerini söylüyordu.
O sırada haberlerinin sesini biraz daha açtık.
" siz olayları gördüğünüzü mü iddia ediyorsunuz" dedi muhabir yaşlı bir adama
"Evet evet hepsini herşeyi gördüm büyük iri yapılı bir yaratık gelip onu aldı ben saklandım beni görmedi onu aldı yemin ederim doğru söylüyorum" dedi yaşlı adam
"Anlatığınız masal bize pek gerçekçi gelmedi beyefendi başka bir şey söylemek ister misiniz"  dedi muhabir
"Hayır ben yalan söyle-"
Sonra ise bana tanıdık gelen bir yaşlı adam daha geldi ekrana
Tabii ya geçenlerde yine bir kayıp olduğunda konuşan o yaşlı dedektif  yeniden ölüm ve kayıplar  diyen dedektif
"Onlara ne olduğunu tahmin ediyorum maalesef ki onlar artık çok geç"  diyordu
Yine gizemli konuşmalar yapıyordu
Belki de doğru söylüyordu.
"Tam olarak anlayamadık onları kimin veya kimlerin kaçırdığını düşünüyorsunuz? " dedi muhabir
"Onlar kaçırdı geri geldiler efsane geri döndü.   Birileri onlara yardım etti ve kurtulurlar"      hiçbir şey anlamıyordum
Kimse anlamıyordu
Sonra ise muhabir konuşmaya başladı
Adamın kamera karşısında konuşmasına izin vermediler
Çünkü insanlar onun çok eskiden karşılaştığı bazı gizemli olaylardan sonra delirdiğini söylüyordu.
"Artık biri bize doğruları söyleyecek mi" dedi Clara
3 kişi kayboldu ve hala bir iz yok
Herkes kendince birşeyler söylüyor kime inanacağız?
"Cidden korkmaya başladım " dedi Mary
"Bence bizim zaten korkmamız gerek çünkü 3 kişi kayıp ve hiçbirinin bir biriyle bir akrabalığı yani bağlantısı yok yani kaçıran her kimse veya her neyse kim olduğuna  yada yaşına bakmıyor" dedim
"Yani her an biz bile kurban olabiliriz " dedi Clara 
Hepimiz düşünceli bir şekilde haberleri izliyorduk
Birden telefon çaldı arayan Jack di
"Jack"
"Victoria nasılsın"
"Nasıl olmam gerek bilmiyorum haberleri gördün mü"
"Evet gördüm o yüzden aradım bak Victoria sakın endişelenip  kendini korkutma çünkü bu kaçıran kişi organ mafyası falan olsa gerek bize bulaşacağını düşünmüyorum" dedi
Ben öyle düşünmüyordum
Ama Jack'ı endişelendirmek istemiyordum.
"Evet haklısın" dedim
"Tamamdır o zaman görüşürüz"
"Görüşürüz".                                                                                  deyip telefonu kapattım.
Bizim kızlara baktığımda çok endişeli olduklarını gördüm
Bende çok endişeleniyordum
"Neyse ya hadi gelin film falan izleyelim" dedim.
Sabaha kadar bu konuyu düşünecek değildik
"Bence de" dedi Mary bana katılarak
Sonra ise beraber film seçtik ve izlemeye başladık .
Yine filmden birşey anlamıyordum.
Çünkü aklım hâlâ o gizemli olaydaydı.
                                                      ✿

"Victoria kalk  yatağa geç " Mary'nin sesiyle birden gözlerimi açtım.
"Film izlerken uyuya kalmışsın kalk yatağa geç orada daha rahat edersin"
Yavaşça kalkıp yatağa doğru ilerledim.
Sonra ise tekrar gözlerimi kapattım.
..
"Hey bekle kimsin sen"
Yine o kapşonlu adam .
Ormanda hızla ilerliyordu . Onu takip etmeye çalışıyordum fakat o çok  hızlıydı.
Onun yüzünü görmeliydim.
"Bekle neden benden kaçıyorsun"
Ama beni dinlemiyordu .
Sonra ise bir arabaya bindiğini gördüm. Artık ona yetişemezdim .
Tam arkamı dönüp gidecekken bir araba daha yanımdan geçti  bu araba bana tanıdık geliyordu
Bu araba bizim arabamızdı
İçinde annemin gülüş sesini duydum.
Tekrar arkamı dönüp arabanın peşinden koşmaya başladım
"Anne baba durun beni bekleyin"
Arabanın peşinden koşmaya başladım.
"Lütfen durun bende geleceğim sizinle beni de alın yine beni bırakmayın" dedim ağlayarak
Sonra arabanın durduğunu gördüm
Birden gözyaşlarımı silerek arabaya yaklaştım.
Aramızda yaklaşım 15 adım falan vardı.
Birden hızla bir arabanın bizim arabaya yaklaştığını gördüm bu az önce kapşonlu adamın arabasıydı.
Sanırım arabanıza çarpacak gibiydi
"Hayır dur yapma"
Dedim ama araba hızla gelip anne ve babamın içinde olduğu arabayı parçaladı..
..
"Victoria iyi misin"
Gözlerimi açtığımda Clara ve Mary'nin başımda durduğunu fark ettim.
"Ne oldu " dedim şaşkın bir şekilde
"Sanırım kabus görüyordun sürekli rüyanda sayıklıyordun "
"Şey evet kötü bir kabus gördüm"
Hemde çok kötüydü  hatırlamak bile istemeyeceğim bir   kabustu
"Şu an iyi misin" dedi Clara
"Evet iyiyim geçti gitti" deyip yataktan kalktım.
Saate baktığımda 10 'a doğru ilerliyordu
"Tamam o zaman kahvaltı hazır seni aşağıda bekliyoruz"
"Tamam geliyorum"
Deyip lavaboya ilerledim .
Elini yüzünü yıkayıp aşağıya indim
Bu çok kötü bir kâbustu  cidden.
"Günaydın "
"Günaydın Victoria bizi çok korkuttun" dedi Mary
"Şey bende her gün böyle uyanıyorum artık alıştım sayılır"dedim gülerek
Hep beraber kahvaltı yaptıktan sonra toplamaya başladık
"Bu gün biraz dışarı falan mı çıksak hem iyi gelir" dedi Clara "bana uyar " dedi Mary sevinerek
" tamam olur çıkalım benimde bı hava almaya ihtiyacım var"dedim
Ve hazırlanıp dışarı çıktık.
Bu gün hava güzeldi.
Çekirdek  alıp bir parka geçtik.
Uzun süre boyunca konuştuk
Kendimi uzun süreden sonra biraz iyi hissetmiştim.
"Ay çok heyecanlıyım yarında kampa gideceğiz"dedi Clara
Oysaki ben hiç istekli değildim
"Aynen umarım güzel bir gün geçiririz" dedi Mary
Biraz daha konuştuktan sonra  biraz yürümeye başladık
Telefonuma baktığımda saat 17:06 gösteriyordu.
"Kızlar artık gitsem iyi olacak hem daha yarınki kampa hazırlanacağım bide hava kararmadan eve varsam iyi olacak " dedim
"eğer yolda falan birşey olursa hemen bizi arıyorsun tamam mı? "
"Tamam Mary merak etme ararım sizi" deyip ikisine sarıldım. Sonra eve doğru yürümeye başladım
Her yanlız yürüyüşümde sürekli olarak bir gizemli olaya tanık oluyordum.
Bu sefer birşey olmazdı umarım.
Yolda yürürken çok az insanla karşılaşmıştım.
Sanırım kaybolma olayından sonra insanlar çok korkmuştu tabi haklı olarak.
Sonunda eve varmıştım ve hiçbir şey olmamıştı.
Bir an gülümsedim.
Evin kapısını açar açmaz hemen odaya gidip kendimi yatağa attım her zamanki gibi yine uykum vardı
Bakalım şimdi beni hangi kâbus bekliyordu.
....