Who Made Me a Princess(NOVEL ÇEVİRİ)

9.Bölüm

Keyifli okumalar☺️🤗

Endişelenmeye başladım. Doğru düzgün cevap vermeseydim, burada ölürdüm.

Geçen zamanı işaret ediyormuş gibi bileğine dokundu. Ve konuştuğumda eli durdu.

"A.. Abamama?" [1]

Aman Tanrım. Bunu yüksek sesle söylediğime inanamadım. Benim için Lili ve hizmetçilere veda etmek için zevk. Bunu söylememeliydim, ne düşünüyordum, psikopat İmparator Abamama'ya? Onun yerine beni öldürmesini istemeliydim!

Hizmetçiler bana Prenses demeye devam ettiği için gerçek Athanasia olduğumu mu düşündüm? Majesteleri gibi bir şey ya da onun gibi bir şey söyleyerek onu gururlandırmalıydım.

"...."

Ama şok edici bir şekilde, Claude beni öldürmedi.

Bana devam etmemi söyler gibi yanağını okşadı. H-hm? Başarısız olmadım mı?

Ama bekle....

Claude, Jannette'in tarzını beğenmedi mi? Her zaman ışıkla çevrili parlak ve güzel Janette.

Ve Claude'u uzaktan izleyen Athanasia'dan farklıydı çünkü Jannette önce ona doğru gitti.

Eğer....öyleyse.... Onun yerini alamasam da Jannette gibi olabilirdim... ama sadece eğlence için olsaydı.

Ben varken bazı çılgın şeyler söylemeye karar verdim.

"...Baba?"

Tüylerim diken diken olan ölümcül bir atmosfer etrafımı sardı. Claude yavaşça başını eğerken ben nefesimi tutuyordum. Hareket ederken altın saçları parladı. Bir maraton koşarmışım gibi kalbim atıyordu.

Neden, neden herhangi bir yanıt almıyordu?

Sadece yapalım. Elimden gelen en büyük gülümsemeyi taktım ve bağırdım.

"Baba!"

..... Az önce ölüm bayrağını mı tuttum? Biri bana bir şey söylesin!

***

Sonuç olarak, hayatta kaldım.

Ayrıntılı olarak açıklarsam, kalan tüm kekleri Claude beni izlerken bitirdim ve şövalye oppa sırtımı sarayıma taşıdı.

Ben hayatım için savaşırken Ruby Sarayı kaos içindeydi. Şekerleme yapmam gerekiyordu ama aniden ortadan kaybolmuştum, bu yüzden herkesin şaşırması kaçınılmazdı.

Lili beni İmparatorun şövalyesinin kollarında gördü ve neredeyse bayılıyordu. Yüzü o kadar solgundu ki onun için ciddi endişelendim.

Beni kollarından aldı ve ölümcül bir hastalık taşıyormuş gibi ondan uzaklaştı.

Yüzüm göğsüne gömüldüğü için söyleyemedim ama titremesinden nasıl bir ifadeye sahip olduğunu anlayabiliyordum.

Lili kollarını titreyerek beni sımsıkı tuttu. Başımı kaldırdığımda, Felix'in bir adam kaçıran gibi davranıldığı için şaşkın olduğunu gördüm.

Ama beni ve Claude'u yalnız bıraktığı için onun tarafını almak istemedim!

Claude'la olan zamanı düşündüğümde neredeyse kan gözyaşı döküyordum.

Bu piçler. Benim gibi zayıf bir çocuğa nasıl zorbalık yaparsın. Umarım cehenneme gidersin.

"İmparator yakında Prenses Athanasia'yı isteyeceğini söyledi."

Ne dedin?

Sadece ben değil, herkes şaşkınlıkla geri çekildi. Ama neden herkesin korkulu ve yarı mutlu yüzleri var? Dışlanmış prensesin İmparator'un dikkatini çekmesine sevindiler mi?