Duyduklarım karşısında şok geçirmiştim biz nasıl nereden ne şekilde kardeş olabilirdik bunun mümkün olma ihtimali bile düşünülemezdi o an midemin bulandığını ve gözlerimin karardığını hissetmiştim düşmemek için tutunacak bir yer aradığımda Bahadır abinin elini omzumda bulmuştum
_Beste iyi misin gel istersen oturalım şöyle
_İyiyim de biraz daha açar mısın konuyu
_Şöyle ben de yeni öğrendim biliyorum böyle pat diye söylememem gerekiyordu ama babam yani senin de baban önce annemle lisedeyken tanışmış zaman geçtikçe aralarında yakınlaşma olmuş ancak evde oldukları bir gece kaza sonucu annem hamile kalmış babam da evlenmek istemediği için terk edip gitmiş bizi bunu bu kadar normal bir şeymiş gibi anlatmasına mı yoksa baba dediğim adamın bu derece aşağılık bir insan olmasına mı şaşıracağımı bilemezken Bahadır abi devam etti
"Sonrasında ne olup bittiği hakkında fikrim yok seni nasıl bulduğumu soracak olursan da şu kaçırılma olayını bizim sınıftakiler duymuş bana 'Kenan Aksun'un kaçırılan kızı bizim okuldaymış' şeklinde anlattılar annem babamdan hiç bahsetmezdi evde tek kaldığım zamanlardan birinde bu isme ait bir şiir bulmuştum aşkı anlattığı kesindi yine de emin olmak için hastanedeyken sana çaktırmadan t-shirt'üne düşen saç tellerinden birini alarak ikimiz için DNA testi yaptırdım ve %95 uyumlu çıktı"
Neden bunlar benim başıma geliyordu niçin normal bir hayat geçiremiyordum nasıl bir günah işlemiştim de bunları hak etmiştim bilmiyordum fakat iyi olmadığım kesindi son duyduğum cümle beynimin içinde yankılanırken çevredeki hiçbir sesi duymuyor yalnızca kafamdakini susturmaya bakıyordum****
Gözlerimi dehşet bir baş ağrısıyla aralamıştım henüz net göremiyordum yavaş yavaş etraftaki sesleri duymaya başlamamla annemin o şevkat dolu gözleri beni bulmuştu yine neredeydim böyle başım neden ağrıyordu ve bana neler olmuştu
Görüşüm biraz daha netleştiğinde acil serviste yattığımı anlamıştım neden gelmiştim ki buraya Bahadır abiye ne olmuştu daha da önemlisi annem nasıl bulmuştu başımın ağrısıyla gözlerimi kısarken hiç tanımadığım kalın,tok ama sıcak bir erkek sesi konuştu gözlerimi açamadığım için kim olduğunu bilmiyordum dediklerini de anlıyor sayılmazdım bu yüzden oralı olmamayı tercih etmiştim ancak susmaya niyeti yokmuşçasına bir şeyler anlattığından kendimi zorlayarak duyduklarımı cümlelere çevirmeye çalışıyordum
"Ufaklık beni parmağını misin" sanırsam onu duyabiliyorsam parmağımı oynatmamı istiyordu yapmakta güçlük çeksem de pes etmeyerek istediğini vermiştim bu hareketimden sonra gözlerimde iki parmak ve ışık hissetmiştim fakat doktor olduğunu tahmin ettiğim bu abi tatmin olmamış yine bir şeyler anlatmaya çalışıyordu "abim etmek ama gözlerini böyle biliyorum fakat 20 saniye" bu sefer gerçekten fikrim yoktu duyduğum kelimeler birbirinden çok alakasızdı
Bir süre sadece uzaktan sesler gelmişti o sırada ben de düşünmeye vakit bulmuştum konuşsam sanki ölecekmiş gibi hissediyordum fakat böyle bir şeyin mümkün olamayacağını bildiğimden dolayı güçlükle dudaklarımı aralayarak "başım çok ağrıyor anlamıyorum" diyebilmiştim sesim tahminimden de kısık çıktığından muhtemelen kimse işitmemişti ancak ne yazık ki ikinci bir cümleye daha gücüm olduğu söylenemezdi
Hüsranla gözlerimi tekrar kıstığım anda Bahadır abinin sesi kulaklarıma geldi öyle bir heyecanla söylemişti ki ne dediğini çok net bir şekilde duymuştum "Sanırım başının ağrıdığını bu yüzden konuştuklarımızı anlamadığını söyledi" helal lan sana benim dört kelimeyi bir anda manalaştırdın ya abim bee
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastanelerde Bir Ömür
AdventureKim bilebilirdi ki bir kere hastaneye gitmekle hayatının altüst olabileceğini? Beste'de bilmiyordu. Ne vardı sanki diğer çocuklar gibi yaşayabilseydi.