6. BÖLÜM

42 4 5
                                    

(Ciğer görmüş, sırıtan kedi emojisi)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Ciğer görmüş, sırıtan kedi emojisi)

☀️

Teyzemin bana olan nefret dolu bakışlarını hatırlıyordum. O beni veya annemi hiç bir zaman düşünmemiş, her zaman bizden nefret etmişti.

Birilerinden nefret etmek için o kişinin sana zarar vermesi gerekirdi. Ben teyzeme ne fiziksel, ne ruhsal, ne de maddi zarar vermiştim. Bir çocuktan nasıl nefret edebilmişti hala aklım almıyordu.

Olanları öğrendikten sonra Arinna'dan hızla çıkmıştım. Toprak ise arkamdan fişek gibi gelip beni kendi arabasına bindirmişti. Yol boyunca tek kelime etmemiş, beni zora sokmamıştı. Evimin önünde durduğumuz da ise başlı başına bir kıyamet kopmuştu. Teyzeme hakaretler etmiş, benim sokağımdan bile geçmemesi için onu uyarmıştım. Sonrası benim için de karanlıktı zira sinirimden ne yaptığımı pek hatırladığımı söyleyemezdim. Tek bildiğim Toprak'ın beni kendi evine getirdiğiydi.

Komodinin üzerinde ki kokusundan anladığım kadarıyla papatya çayıyla dolu olan siyah kupayı öylece izlerken Toprak'ın olduğum odaya girdiğini farkettim. Beni misafir odalarından birine getirmişti.

"Yatıştı mı sinirin? Bence o papatya çayını iç ve biraz sakinleş. Gerçekten sinirlendiğinde o zarif bedeninin içinden bir canavar çıkıyor." Kaşlarımı çatarak yüzüne baktığımda teslim oluyormuş gibi ellerini havaya kaldırdı ve bu hareketi gülmeme sebep oldu.

Yanıma oturarak yatağın bir tarafının çökmesine sebep olduğunda koca cüssesinin yanında küçük bir çocuk gibi hissettim. Beni kollarının arasına alsaydı sanki her türlü kötülükten korurdu.

Kendisi hariç.

Aynı anda iç çektiğimizde güldüm. Ağır hareketlerle komodinin üzerinde ki kupayı aldı ve boş olan eliyle sağ elimi tuttu. Dokunuşuyla titrememek için kendimi tuttum. Kupayı parmaklarımın arasına bıraktı ve dokunuşunu yavaşça, içimi titreterek çekti.

Dokunuşu sıcaktı. Kötü hiçbir şey hissettirmemişti.

Tıpkı onun her zaman yaptığı gibi derin bir nefes aldım ve sıcaklığını yitirmiş bitki çayından bir kaç yudum aldım.

Bana dikkatle baktığının farkındaydım. Kendi bakışlarım iğne gibi batar sanıyordum fakat karşımda ki adamın bakışları daha çok iğneydi. "Yüzünde hiç estetik yok mu?" diye sormasını beklemiyordum. Bu soruyu yüzlerce kişiden duymuştum. Ondan daha çok "Neden kendini kaybedecek kadar teyzenden nefret ediyorsun?" gibi bir soru bekliyordum.

"Yok. Estetiğe karşı değilim ama yaptırır mıyım? Yaptırmam. Kaşlarımı bile çok çıkmıyor diye on sekiz yaşında almıştım." Güldüm. "Şimdi Recep İvedik dersin ama kaşımın ortası çıkmıyordu ve sık kaşlarım da yok gördüğün üzere." Güldü. Sadece bakım yapma delisiydim...

KARMAKARIŞIKWhere stories live. Discover now