İntihar mı, Cinayet mi?

21 5 11
                                    

Bunlar geçmişin kırıntılarıydı ve temizlenmedikleri sürece yapışıp kalan kırıntılardı~

•••••••••••••••••

Anne ve baba... Onlar bizi biz yapan kişiler miydi? Bizi büyüten, seven, koruyan ve kollayan. Onlar ailemizdi ve bize sahip çıkmakla yükümlü değiller miydi? Aile demek bu demek değil miydi?

Anneler acıtmaz, sever.

Babalar acıtmaz, korur.

Bir çocuğun sığınacağı tek insanlar.

Peki ya güvenecelekleri insanlar olamazlarsa?

Peki ya bize zarar veren asıl kişi onlar olursa?

Çocuk ne yapmalı?

Çocuk o zaman mutsuz olmaz mı?

Çocuk o zaman ağlar. Çünkü ailesi onu sevmiyor.

Çocuk o zaman ağlar. Çünkü babası onu her gün dövüyor.

Çocuk o zaman ağlar. Çünkü annesi onu aç ve sussuz bırakıyor.

Çocuk büyüdü ve kötü bir insan oldu. Çünkü ailesi ona böyle bir insan olmayı öğretti.

Çocuk büyüdü ve insanlara zarar vermeye yönelik bir oyun başlattı ve adını 'İzdiham' koydu. Çünkü ailesi ona bunu göstermişti.

Çocuk babasının kendi eserini insanlara gösterdi. Çocuk artık tamamen kirlendi.

Hatırlıyor musunuz size dediğimi? Çocuklar masumdur.
Ama Eren artık masum değildi.
Hayır masumdu.

"Değil. Bunu yapmak zorunda değildi."

"O orospu çocuğu hepimizi mahvetti."

"Böyle olmayı kendisi seçti."

"Bu sikik oyunu o başlattı."

Evet, Eren gerçekten de masum değildi. Babasının ona gösterdiği çocuk olmuştu. Babasının gurur duyabileceği çocuk olmuştu. Değişmek istedi, özünü hatırladı ve vazgeçemedi.
O başlattı ve kontroldem çıktı. Okul, kendine 2. Joker'i seçmek istedi.

Parçaladılar.

Kırdılar.

Yok ettiler.

Öldürdüler.

Doğruydu... O çocuk tamamen kirlendi. Eren, babası tarafından kirletildi.

                                    ✧

Bu zamana kadar konu hep karmaşık gelmişti benim için ama artık daha iyi anlıyordum. Eren'in gerçekten kim olduğunu daha iyi anlıyordum.

Ailesi tarafından hep şiddet gören Eren, bu gördüklerini aklından bir oyuna çevirip okula sunmuştu. Okulda bir üstünlük kurmayı başardı ama bir zaman sonra kontrolü tamamen kaybetti. Herkesin kalbi siyah örtü ile kaplandığı zaman artık bir virüs gibi herkese sıçramış ve bu oyunun kuralını kendileri belirlemeye başlamışlardı. Eren her ne kadar kendini geri çekmeye çalışsa da hiç bir işe yaramadı. Ne kadar zaman geçerse de geçsin bu oyun, artık sonlanamazdı. Ölenler, geri gelmeyecekti. Anka gibiler asla yaşadıklarını unutmayacaklardı.

Peki bu soruyu size soruyorum: Buna sebep olan Eren mi? Yoksa babası mı?

Bu oyunun gerçek Joker'i kimdi?

Bütün bu öğrendiklerimden sonra Eren'e güvenip güvenmeme konusunda halen kararsızdım. Ama yaşadıklarını yüzüne vurmak gibi bir düşüncem de yoktu asla. Hiç bir çocuk bunu hak etmiyordu ve ağır bir ceza da almalılardı. Beliz hoca'ya baktığımda içimde hissettiğim burukluğu onda da görmüştüm. Yutkundu ama hiç bir şey söylemedi. Daha doğrusu söylemeye cesareti yoktu bile.

İZDİHAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin