Keyifli okumalar dileriim.
Bu bölümü farklı bir şekilde yazdım, aralarda Maraz'ın bakış açısını da yazıp o an onun neler hissettiğini yazarak iki sahne oluşturmak istedim umuyorum okurken açık bir dille anlatabilmişimdir:)
Bölüm20:Derin sular
05.10.2024Perihan Soylu Akın
Aradan günler geçtiğinde artık bazı şeylerin yoluna girmesini dilerken bana iyi bir haberle gelen olmuyordu. En son ki durum artık fiilen Yılmaz'ın üzerinde suç duyurusu olmasıydı.
Telefonumda oluşan titreme ile elime alırken Maraz Ali'nin mesajıyla karşılaştım."Selam güzelim,nasılsın?"
"İyiyim sen?"
Artık alışıyordum onun bana karşı olan iltifatlarına ve hitaplarına ama o günden sonra ben ona aynı şekilde açık olamıyordum.
"İyiyim,toplantıdayız arayamıyorum ama ev şuan boş istersen biraz odadan çık güzelim."
"Çok iyi olur,iyi çalışmalar."
Son mesajıma gülümseyen ifade atıp bıraktı bende vakit kaybetmeden dikkatli bir şekilde aşağıya indim. Salona girmeden perdelere baktığımda tamamen kapalıydı,bu kadar yaklaşmışken yakalanma gibi bir hataya düşemezdim. Daha önce çok kez oturduğum koltuklara geçip biraz orada vakit geçirdim ama bu şekilde otururken vakit geçmediği için mutfağa adımladım. Mutfak pencereleri ön tarafa bakarken oranın perdesi de kapalıydı. Maraz'ın bu şekilde önlem alması beni gülümsetirken onları da bu şekilde tedirgin etmek hoşuma gitmiyordu.
Ortak karar alıp Araf Ali'ye ve Çağlar'a söylememe kararı almıştık. Çocuk olduğu için herhangi birine ağzından kaçırma olasılığı yüksekti ve bu nedenle sürekli yanında olan Çağlar'a da söylememiştik.
Düşüncelerimi ne kadar arka plana atmaya çalışsamda bu mutfakta tatlı yaparken sürekli döndükleri anlamına gelmiyordu.
Dolaba bıraktığım tatlıdan sonra ne yapacağımı bilememiştim onlara akşam yemeği hazırlayabilirdim ama bunı yapmaya bir aşçı geliyormuş zaten,dudaklarımı büzüp arkamı döndüğüm anda gördüğüm kişi ile duraksadım."O kadar dalgınsın ki geldiğimi duymadın bile."
Bir kolumu kaldırıp diğer kolumu okşarken sesim mırıldanır gibi çıkmıştı.
"Evet duymadım, Maraz çık dediği için çıkmıştım odadan."
"Anlıyorum."
Kafamı sallayıp mutfaktan çıkmak için adımladığımda sözleri ile duraksadım.
"Burada olmanı istemiyorum."
Sözleri canımı yaksa dahi bunu belli etmeyecek tecrübeye ulaşmıştım artık.
"Senin isteğine göre burada kalmıyorum zaten."
"Ev benim." Dediğinde yüzümde alaylı bir gülümseme oluştu. Gözlerimle ona ne anlattım bilmiyorum ama söylediğine şimdiden pişman olmuş gibi duruyordu.
"Haklısın Tuğrul ev senin ve bende mecburiyeten evinde bulunan misafir. Ama bu evde misafir olmayan diğer bir isim Maraz Ali öyle sanıyorum yada sanıyordum. Hiç tanımadığın birini misafir etmek zor olsa gerek ama dostunun hatrına dahi olsa bile mi?"
Yüzü sakinlikle anbean düşerken derin bir nefes aldı ve arkasını dönüp dolaplara ilerledi.
"Bende öyle düşünmüştüm,teşekkür ederim. Bir gün iyi anlaşacağız inanıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERİ ŞANSI
RomantizmHayatının şansı olarak düşündüğü adam ona hiç şans getirmemişti. Aksine tüm şanssızlığını bu adamda kullanıyorken bunu fark etmesi uzun zamanını almıştı. Peki şansı dönecek miydi? . . "Maraz Ali bunu yapmamalıydık." "Kötü bir şey yapmadık Peri,en a...