4-O Çocuk

38 12 53
                                    

3 Sene Sonra (Yaş 17,5);

   "Becca 18 yaşına az bir süre kaldı. 18 yaşına geldiğinde neler yapmayı planlıyorsun? Sonuçta 6 ay kaldı!" Bu soruyu hiç düşünmemiştim. 

   Ama en çok istediğim şey ehliyet alıp, araba sürmekti. "İlk olarak ehliyet almak istiyorum Valery amca." Valery amca sessizce bir şeyler söyledi.

   "Hayallerine bende ulaşmanı çok isterdim. Ama olmayacak!" Bir şey mi söyledin Valery amca?" Valery amca bana döndü ve "Hayallerine ulaşman için elimden geleni yapacağımı söyledim Becca..."


   Odamdaki aynanın karşısına geçip estetikli yüzüme baktım. Eski yüzümü özlüyordum ama Valery amcaya hiçbir şey söyleyemiyordum.

   Odamın kapısı tıklatıldığında "Gelebilirsin Valery amca..." dedim. Çünkü evde sadece Valery amca vardı. "Becca ben 1-2 saatliğine gideceğim. Evin etrafından uzaklaşma." Kafamı salladım. Sanki bir yere gidebilirdim! 

   Evde sıkıntıdan patlamak üzereydim. Kitaplarım bitmişti ve Valery amca beni erteleyip duruyordu. Buna rağmen Valery amcayı çok seviyordum.

   Dışarıya çıkıp hamağımda sallanmaya başladım. Artık buralarda çok sıkılıyordum ve şehre gidip oralarda yaşamak istiyordum.

   Arkamdaki çalılık alandan sesler gelmeye başladı. Hemen arkamı döndüm. "Kim var orada?" Korkudan titremeye başlamıştım.

   Valery amca 1-2 saate geleceğini söylemişti. Daha çok vardı! Çalılıkların arkasından "Merhaba Becca." diyen birinin sesi gelmişti.

   "Kimsin? Benden ne istiyorsun?" Çalılıkların arasından çıkan kişinin benden çok da büyük gibi durmayan bir çocuk olduğunu gördüm.

   "Selam Becca. Seni korkuttuysam özür dilerim..." Bense bu çocuğun kim olduğunu anlamaya çalışıyordum. Bana biraz daha yaklaştı.

   "Seni bir yerden tanıyorum..." Gerçekten çocuğu bir yerlerden tanıyordum. Kim olduğunu çıkartmak için gözümü kapatıp düşünmeye çalıştım. Yine de anlamamıştım.

   Çocukla aramızda çok az bir boşluk kalana kadar ilerledim!

   "Biraz eğilir misin?" Çocuk benden uzundu ve eğilmesini söylediğimde sanki onun bir şeyi oluyormuşum gibi hemen dediklerimi yaptı.

   Gözlerine daha fazla yanaştığımda çocuğun kim olduğunu çıkarabildim.

"Sen osun!"

Bu çocuk ben 11 yaşımdayken pencereme gelen çocuktu. Onu gözlerinden tanımıştım. Benden ne istediğini anlayamıyordum.

   "Demek hatırladın prenses..." Bu çocuk kim oluyordu da bana prenses diyordu. Ben bir şey söyleyemeden tekrar konuştu. "Benimle gelmelisin!" 

   11 yaşımdayken söylediklerini az çok hatırlıyordum. Aynı şeyi söylemişti.

   "Neden gelmeliyim? Ne istiyorsun benden? Kimsin sen?!?!"

   Çocuk iyice sinirlenmişe benziyordu. "O beyinsiz yine mi beynini yıkadı senin?" Ne demeye çalışıyordu ve kimden bahsediyordu?"

   "Beyin yıkamak mı? Ne diyorsun sen aptal şey!" Bu çocuk iyice delirmişti. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. 

   Her an üstüme atlayacakmış gibi gözlerini bana dikmişti!

   Evet, biraz ağır davranmış olabilirdim ama karşımda saçmalayan bir çocuk olduğundan ne yapacağımı bilmiyordum.

   "Sana söylemem gerekenler var!" Aaa, tabii canım söyle...

   "Bi zahmet söyle." Aynı şekilde bende gözümü ona diktim. Resmen bana aşık olduğunu düşünecektim.

   "Aslında senle uzun zamandır konuşuyorum. Ama senin iyi biri zannettiğin Valery sana işkence çektirip her şeyi unutmanı sağlıyor."

  Şok olmuştum ve inanmamıştım ama dinlemeye devam ettim.

   "Seninle resmen her sene konuşuyoruz. Sadece 11 yaşındakini hatırlıyorsun çünkü unutmanı sağlayacakken bir şeyin ayarını yanlış ayarlamışlar..."

Çocuğa sert bir şekilde tokat attım.


------------------------------------------------------------------------------------

Bölümü nasıl buldunuz? Ben yazarken aşırı eğlendim!!!

Biraz aksiyonlu bir bölümdü amaaa bence çok güzel oldu.

Maalesef ki kitabım çok okunmuyor bu yüzden bana 

destek olmanıza çok ihtiyacım var tatlışlarımm.

                                        <3 SİZLERİ SEVİYORUM <3

--------------------------------------------------------------------------------------


YabancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin