10-HATUNUM

144 6 7
                                    


FİNAL

Erdem Yıldırım~ Güzel Kızım Diğer Yarım

"♥️"

🌓

Sahilde bankta oturmuş Selim'i bekliyordum. Sonradan gördüğüm Çınar ve adamları arabadaydılar, beni gözetliyorlardı. İçim cayır cayır yanarken bu alevlerin nasıl geçeceğini düşündüm. Galiba hiç geçmeyecekti. Galiba değil! Selim'den az sonra gittikten sonra bir daha kendime gelemeyecektim.

Adil az ötede bekliyordu, yani Selim gelene kadar. Bir süre daha nefeslerimi düzenlemeye çalıştım.
"Selim geliyor Aleyna kendine gel! Sana söylediklerimin aynısını söyleyeceksin duydun mu?"

"Duydum!" dedim sessizce. Kafamı çevirip Selim'e baktım. Bana hızla geliyordu ve mutluydu. Bu mutluluğunu yok etmek istemiyordum.
Ayağa kalktığım gibi beni kollarının arasına alması bir oldu. Kaşlarım acıyla çatılırken nefesimi verdim. "Sarılmayı çok uzatma Selim," dedim kulağımdaki sese uyarken.

Bir an duraksasa da geriye çekidi. Ellerini de geriye çekti ister istemez. Gözlerimiz birleştiğinde acıyla bakan gözlerimi gördü, kaşları çatıldı. "Ne oldu kızım? İyi misin?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım. "İyi olup olmadığım seni artık ilgilendirmez." Bunları söyleyen ağzımı... Allah belanı versin Çınar pisliği!
Kaşları daha da çatıldı. "Aleyna..." dedi sanki bunları hiç beklemiyormuş gibi. Bende beklemiyordum böyle şeyler güzel gözlüm...
"Sanki biraz iyi değil gibisin, dinlen sen güzel kızım sonra konuşuruz. Eve gidelim."

"Ben seninle neden eve gidiyorum Selim? Ben artık istediğim yere gideceğim. Sakın üsteleme tamam mı? Seni daha fazla görmek istemiyorum! Seni hiç istemedim. Beni sal artık!"
Gözlerini kıstı, anlamaya çalışırken süzdü beni. "Aleyna bu laflar hiç senlik laflar değil."
Laflara mı taktın Selim sende? Seni istemiyorum dedim be adam? Laflar benlik değil mi... Nefesimi verirken kaşlarımı çattım.
"Aleyna bak..."

"Uzatma Selim! Herkes yoluna, istemiyorum dedim."

Kaşlarını serbest bıraktı. "Peki," dedi daha sonra. "Sana son bişey söylemek istiyorum ayrılmadan önce..." Anlayamayarak baktım. Bu kadar mıydı Selim? Hemen silebildin güzel kızını...
Kolumu tuttuğu gibi hızla ilerlemeye başladı, beni de sürüklemeye başladı. "Nereye gidiyoruz Selim? Ne yapıyorsun?"

Büyük bir arabanın önünde durduğumuzda önce benim binmemi bekledi. Geçip arka koltuğa yerleştiğimde hemen karşıma Selim oturdu. Kapı yavaşça kapanırken Selim eliyle sus işareti yaptı. Kaşlarım çatıldı. Ne yapıyordu?

Ön taraftaki adamdan aldığı not defteri ve kalemi hızla dizlerinin üzerine yerleştirdi. Ağlamış gibi sesler çıkararak yüzüme baktı. "Herşey bu kadar kolay mıydı?" dedi daha sonra. Baya da iyi rol yapıyordu.
Kağıda bişeyler yazdı. Bana gösterdiğinde okudum hızla. Dinleniyor ve izleniyoruz değil mi?

Gözlerimiz birleştiğinde kafamı olumlu anlamda salladım. Ağlamış gibi yapmaya devam etti ama gülümsedi. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Çok tatlı gözüküyordu.
"Aleyna ben sana aşıktım ama... Ne olur bana bir şans versen?"

"Ne saçmalıyorsun Selim?! Sıktın artık." Kendi cümlelerimdi, Çınar'dan da arada gülme sesleri geliyordu sadece.

Selim kağıda yazdığını gösterdi. Babanla tehtit ettiler, benden ayrılmanı istedi artık hangisiyse. Herşeyi hallettim akşam hepsini çökerteceğim. Şimdi o cihaza biraz daha oynayalım bakalım.
Kafamı salladım sadece.
Selim ağlak ses tonuyla konuşmaya devam etti. "Peki Aleyna, seni zorlamak istemiyorum. Ama sana çok aşığım ve aşık kalacağım. Seni çok seviyorum."

HATUNUMWhere stories live. Discover now