Daha 5 yaşındaki edgar'ın hayatı babası alex'in annesi adel'i aldatmasıyla hayatı çok değişiyor ve daha isimlerini bile yeni öğrendiği kadın ve oğluna katlanmak zorunda kalıyor...
Alex ile Perla odaya bir anda girdiğinde, gördükleri şey karşısında hayretlere düşmüşlerdi. Alex hemen atıldı ve "Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz!" edgar ne yapacağını bilemiyordu, elleri titriyordu. Perla"Sana demiştim Alex! Veletin oğluma sarıyor! "dediğinde alex sinir ile yumruklarını sıktı, ve öz oğlunun saçından tutarak onu sürüklemeye başladı.
Edgarı odadan çıkartıp, bodruma sürüklüyordu, edgar babasının onu nereye sürüklediğini anladığında ona yalvarmaya başladı, dayak yemek istemiyordu ve babasındanda çok korkuyordu. Siyak saçlı adam edgarı bödruma getirdiğinde bir köşeye fırlattı ve yanına yanaştı. Saçından tuttu ve yüksek bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
"kendini ne sanıyorsun, hangi cüretle abin ile yakınlaşıyorsun!" dediğinde edgar dolan gözlerindeki yaşların akmasına izin vererek titrek bir ses ile konuşmaya çalıştı. "B-baba gerçekte-" edgar daha cümlesini tamamlayamadan babası alex yerde oturan küçük bedenin yüzüne bir yumruk attı ve ona tekmeler atmaya başladı. Edgar ne kadar yalvarsada, çığlık atsada, ağlasada alexin pek umrunda değildi, sinirden gözlerine perde inmişti.
Edgara bir süre sadece yumruk ve tekmeler atıyordu, gözlerine inen perdeden zavallı çocuğun döktüğü göz yaşlarını bile görmüyordu. Edgarın nerdeyse bütün vücudu kanlar ve morarıklık lar içinde boğuluyordu, alex en sonunda durmuştu ancak gördüğü görüntü ile kanı donmuştu.
Zavallı edgarın sol gözünden, ağzından ve burnundan kanlar akıyordu. Moraran kollarını, bacaklarını ve vücudunu saymıyorum bile. Kafasını çarptığı için başından kanlar akıyordu. Yerde yatan edgar zorlukla nefez alıyordu, buda yetmezmiş gibi acısından ağlamasına engel olamıyordu. Bir yandanda kan kusuyordu, başı felaket derecede dönüyordu, gözleri kararmaya başlamıştı. Nefes almakta zorlanmıyormuş gibi ağlamaması git gide çoğalıydu ve bu edgarı felaket derecede zorluyordu.
Alex bir süre yerde kanlar içinde yatan edgara baktıktan sonra hızlı bir şekilde yukarı çıktı ve hiç bir şey olmamış gibi davranmaya karar verdi.
Fang odasında hala yediği tokatı sindirmeye çalışıyordu, aklına edgar geldi, acaba alex ona ne yapmıştı. Fang bu sorluar ile kendini yiyip bitirirken odaya alex girdi ve ciddi bir ses tonu ile konuşmaya başladı. "edgar ile aranızda ne varsa, buna bir son verin!" dediğinde perla arkadan bağırarak ona cevap verdi"Bağırma oğluma"dediğinde alex sustu ve odadan çıktı.
Fangın kafası hala çok karışıktı, bir umut edgarı görürüm diye kalktı ve odasına gitti. Ancak odasında yoktu, aklına gelen seneryolar fangı rahatsız ederken aklına bodrumda olabikeceği geldi ve bodruma doğru gitmeye başladı. Sonuçta aklına geldiği gibi bir olay olduysa, en uygun yer bodrumdu.
Bodrumun demir kapısının kilidini açtı ve küçük bir adım ile içeri girdi. Etraf gerçekten karanlıktı, ve fangda bundan yeterince rahatsız olmuştu, ışığı açtığında gördüğü manzara ile büyük bir çığlık patlattı.
Yerde kanlar içinde yatan edgarı görmeyi oda ummuyordu, hemen edgarın yanına yaklaştı ve çömeldi. Fang gözlerinin dolmasına engel olamıyordu, ve küçük hıçkırıklar ile ağlamaya başladı, bir yandanda edgarın yaşayıp yaşamadığını kontrol ediyordu. Yaşadığını anlayınca büyük bir sevinçle annesi Perlanın adını haykırdı. Ancak sesini kimse duymuyordu. En sonunda pes edip koşar adımlar ile annesinin yanına gitti "Anne yardım lütfen!" diyince perla şaşkın bir şekilde ona baktı.
"Ambulans çağar edgar ölüyor!" dediğinde Perla bıkkın bir tavır ile Alexe döndü, Alex korkak bir tavırla sadece yere bakıyordu. Perla telefonunu çıkarıp eve bir ambulans çağırdı ve oğluna dönerek "korkmana gerek yok tatlım, ama bu konuyu eve geldiğimizde konuşacağız!" dedi perla. Fang onun son dediğüni diblemeden hemen edgarın yanına gitti ve yerde baygın yatan çocuğun kafasını bacaklarına yaslıyarak hala akan kanlarını birazda olsa durdurmaya çalıştı ancak nafile. Bodruma giren salık çalışabları gördükleri karşısında hayrete düşmüşleri, hiç vakit kaybetmeden edgarı sedyeye koyarak arabaya bindirdiler, fangda arabaya peşlerinden binmişti.
° ° ° Bölüm sonu
Lütfen çok sövmeyin yeni bi fice daha başlamayı düşünüyorum. Hesabımın "konuşmalar" kısmına küçük bir özet geçtim orfan bakabilirsiniz, o ficede başlamalımıyım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
