Vampir Okulu (+18)

Bölüm 2- Eski Hayat ve Yeni Sınıf

Bir sonraki gün eski okulumdaki kaydımı aldırdık ve okuldaki son günümü geçirdim.

Aslına bakarsak her şey sandığımdan daha duygusal geçti, her gün küfürler ederek kalkıp bir ton lafla gittiğim okuldan bir gün bu kadar duygusal bir şekilde ayrılacağımı ve üzüleceğimi tahmin edemezdim..

Tabii bu üzüntü dersleri veya o boktan sabah ayazında okula yürüdüğüm zamanları özleyeceğim için değil, arkadaş ortamım ve bazı yarım kalan hikayelerimi tamamlayamadığım içindi genel olarak.

bugün derslere girmeme bile gerek yoktu ama sınıfımda son bir anım olmasını istediğim için girmeye karar verdim.

arkadaşlarımla derslerin tamamında eski günleri yad ettik ve son kez istiklal marşını okuyup okuldan çıktım.
.
.
Hafta sonu; gideceğim okula hazırlık yapmak, okul hakkında bilgi almak ve geçmişimi; nereden geldiğimi öğrenmekle geçti.

Öncelikle gideceğim okul Dünyada az sayıda kişinin bildiği Redanya isminde bir ada şehrindeymiş; şehir sadece vampir, melezler, kurt adamlar ve çok önemli birkaç politik ismin bildiği bir yerdeymiş.. ve evet kurt adamlarda gerçekmiş.
.
Geçmişime gelince ben bir vampir ve insandan ortaya çıkmış bir melez vampirim, insan olan annem beni doğururken ölmüş ve babam da bu yüzden bana bakmayıp şu an bana bakan aileme bırakmış ve kaçmış.

Tüm bunları duyduğum zaman anlık şokla baygınlık geçirdim ve bizimkiler beni zor kendime getirdi şu an daha iyi olduğum söylenebilir, çünkü henüz olayları tam olarak düşünmeye vaktim bile olmadı.

Her neyse işin biraz daha teknik tarafında şunu öğrendim; Annemin ölme sebebi bu çeşit melez doğumlarında annelerin hep ölmesiymiş babam bu yüzden benim doğumuna karşı çıkmış ama annem beni öldürmeyip kendisinin ölmesini seçmiş.

Tüm bunları ögrendikten sonra bavulumu hazırladım ve okulun özel tuttuğu uçakla ada şehirine doğru yola çıktım.

Anlaşılan gizliliğe çok önem veriyorlardı çünkü hem özel uçakta götürüldüm hemde adeta hapis gibi bir yolculuk geçirdim; telefonumu aldılar, tüm camları kapattılar ve gidene kadar kimseyle muhattap olmadim.
.
.
.
Sonunda yolculuk bitti ve kapı otomatik bir şekilde açıldı.

İlk başta her şey normaldi, normal bir hava alanı, tam sanırım normal bir yere geldim diye sevinirken hava alanından çıktım ve gerçeği gördüm...

"BU NE LAN BÖYLE"

Evet ilk tepkim buydu, şehre girdiğim anda karşımda onlarca vampir ve kurt adam duruyordu.

Herkes her şey normal gibi davranıyor uzaktan baksan normal bir cadde diyeceğin bir hava veriyordu etraf ama yakından bakınca her şey değişiyordu..

Adeta orta çağ zamanlarından kalmış bir bina mimarisi, soluk ve beyaz tenli vampirler (çoğu kırmızı ve siyah giyinmiş) ve gri saçlı, bir insana göre çok daha fazla kıllı ve arkasında kuyruk bulunan kurt adamlar vardı

Bana eşlik eden görevlilerle şehirden uzaklaştık ve tenha denilecek bir yere gittik.

Burası yeni okulumdu, normal bir okula göre oldukça görkemli, hatta şato denilebilecek cinsten bir yerdi.

Yeni okuluma girdim, tam önümde beni resepsiyon yazılı bir tabela karşıladı. Tam okulda resepsiyon mu olur amk diye düşünecekken aklıma bulunduğum durum geldi ve olayı kabullendim.

Resepsiyonun yanına gittiğimde bir bilgisayara bakan beyaz tenli ortalama 40'lı yaşlarında bir kadın gördüm, aslında biraz daha az beyaz olsa ortalama bir türk memuru diyebilirdim ama bunun için çok beyazdı.

Görevlilerin bana verdiği kartı ablaya uzattım ve "abla ben yeni öğrenciyim" dedim.
Hiç üslubunu bozmadan sınıfımın nerede olduğunu ve yurdun yerini söyledi ve yurda gidip sabaha kadar uyudum.

Sonraki gün okulun bana verdiği özel okul kıyafetlerini giydim ve okula doğru yola çıktım.

Yeni okulumun kapısından içeri adım attığımda kalbim deli gibi çarpıyordu.

Ortam bir okula göre çok kasvetliydi

Etrafıma göz gezdirdim ve sınıfımı bulmaya çalıştım. Bu okul, şimdiye kadar bildiğim her yerden çok farklıydı.

Vampirlerin okulu... Hâlâ bu gerçekle yüzleşmeye çalışıyordum.

Sınıfın kapısını itip içeri girdiğimde, herkesin bakışlarını üzerimde hissettim. Derin bir nefes alarak boş bir sıraya doğru yürüdüm. Bu anın ağırlığı altında ezilmemek için kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Öğrenciler arasındaki fısıldaşmaları duyabiliyordum. Gözlerimi yere dikerek boş bulduğum sıraya oturdum.

Tam yerime yerleşirken, arkamdan biri bana doğru eğildi. Daha ne olduğunu anlayamadan, karizmatik ve tehlikeli görünen bu çocuk, alaycı bir tavırla yüzüme baktı.

"Yeni kız ha? Bir de melez vampir... Buralarda uzun süre kalabileceğini sanmıyorum," dedi, sesinde alaycı bir ton vardı.

Bir an için donakaldım.

"Sen kimsin?" diye sordum, şaşkınlık ve biraz da kızgınlıkla.

"Ben Yavuz." dedi ve tehditkar bir şekilde yaklaşıp:

"Melezlerin burada işi yok. Tam kan vampirler varken senin gibi yarım yamalakların ne işi var ki burada?" Dedi.

Ben anlık olarak tam ne yapacağımı bilemezken sınıfın kapısı yeniden açıldı ve içeriye birisi girdi.

1.85 boylarında, atletik yapılı gözleri canlı bir mavi renkte olan bu çocuğun insanın içine işleyen bir bakışı vardı.

Gözleri hemen bizim üzerimizde durdu ve hızla yanımıza gelip Yavuzun omzunu kendine doğru çekti.

Yavuz arkasını döndü ve ona baktı
.
.
.
.
Yorum atarsanız sevinirim😊