Bölüm 2

3.1K 96 19
                                    

  Her şey mahvolacak

.

.

.

Hayat bize yaşımız kadar mı dert veriyor? Eğer öyleyse sizce on beş yaşa bu fazla değil mi? Yoksa ben mi öyle düşünüyorum?

         Ortada Ceren yanındaysa Candan ve Murat vardı. Sarılarak hastaneden gidişlerini izliyordum öylece. Bana yapmadıklarını daha bir kaç dakika önce kızları olduğunu öğrendikleri kıza yapıyordular. Neden bana sarılmadılar? Neden beni sevmediler?

-Seni mi sevsinler Asena?

Acıttı. Gülümsüyordum öylece. Belkide bu acının tatlı tebessümüydü. Aslında gerçek buydu. Beni mi sevsinler orada Ceren dura dura. O benden daha güzel.

Beden titrer, notalar akar, gül solar, zaman geçer. Yara hep dururdu. Kabuk bile bağlamazdı. çünkü yara canımın ta içindeydi. Canımdan canım gitti ama yaralarım beni hiç terk etmedi.

    Bir elin  omzuma dokunmasıyla irkildim. Baktığımda galiba biyolojik anneydi. Hemen elini omzumdan çektim. 

"Temas sevmiyorum"dedim. "Ah, Özür dilerim. Rica etsem dışarıda konuşa bilir miyiz " dedi. Başımı olumlu anlamda salladım ve dışarı çıktım. Oda arkamca geliyordu. Bir banka oturunca oda oturdu. "Kızım biliyorum 15 yıl ayrı kaldık ama lütfen bize bir şans ver. Bizle kal." dedi. Tabi ki kabul edemezdim. "Gerek yok"dedim. Elimi tuttu. Elimi hızlıca çekip"Temas sevmiyorum demiştim" dedim. O mahcup bakışlarla"Üzgünüm aklımdan çıktı ama lütfen bizle gel. Seni mutlu edelim. Sana ne yaşattılar bilmiyorum ama biz daha iyisini yaşatıcaz"

Şiddetin daha iyisi mi? Teşekkürler sizde kalsın."Gerek yok"dedim yine "Bak gel zaten daha reşit bile değilsin. Lütfen kızım"Evet demekten başka çarem yoktu. Eğer onlarla gelmezsem çocuk evine koya bilirlerdi. Ve orası çok kötü. Nasıl mı biliyorum?

          9 yaşımda benden bıkıp oraya koymuştu lar o gün o kadar ağlamıştım ki. Zaten o günden sonra bir daha ağlayamadım. Sonra beni ger götürdüler. Çocuktum beni sevdiler sandım. O yüzden götürdüler sandım. Ama sandım. Ev işlerini yapmam için geri sahiplendiler. Durumumuz iyiydi. Bir hizmetçi tutmak olurdu. Ama onlar cimriydi.

"Lütfen"dedi bir kez daha. "Tamam"dedim duygu barındırmayacak sesimle. Zaten sesim öyle  çıkıyordu. Yüzünün güldüğüne emindim. Ben onun aksine duvara bakıyordum. O ise bana bakıyordu.

       "Teşekkür ederim kızım. Bu kararından pişman olmayacaksın. Hadi arabaya"deyip ayaklandı. Bende ayağa kalkınca arabaya doğru ilerledik

    Yolculuk sessiz geçmişti ve biz bir villanın önünde durmuştuk. Onlar arabadan inince bende indim. Bahçe oldukça büyüktü. Çiçekler havuz ve çardak vardı.

        Kapıyı çalınca bir kadın açtı."Hoş geldiniz"deyince ben hariç herkes "Hoş bulduk."dedi. Ayakkabıları çıkarıp içeri salon olduğunu düşündüğüm yere geldik. Herkse oturunca bende tekli koltuğa oturdum.

       Biyolojik anne konuştu "Kızım ben Cansel buda Cahid."Annen veya baban demedi. Cansel ve Cahid dedi.Neyse sonra sırayla çocukları gösterip "Bu Polat abin 24 yaşında Fırat abinle şirkette çalışıyor. Bu Demir abin 23 yaşında okul müdürü. Eymen abin 22 yaşında ve model. Asil ve Alp abin 18 yaşında okuyorlar Asil abin Alptan 6 ay büyük. Çocuklar buda Asena 15 yaşında okuyor ve kız kardeşiniz."deyip derin bir nefes aldı.

 Resmen tek soluk da söylemişti. Ne çok konuştu be? Yorulmadı mı ağzı? Aman bana ne insanların ağzının yorulup yorulmadığın dan.

    "Bizim bir kız kardeşimiz yok"dedi sanırım Eymen di."Evet anne neden getirdin ki bu kızı."dedi. Buda Asildi. Bir bilseler onlara meraklı olmadığımı. "Size meraklı değilim. 18 yaşıma bastığım an buradan gidicem"dedim sert bir ses tonuyla. "Senin buraya hiç gelmemen lazımdı. Sende Ceren gibisin. Her halinden belli."Dedi Alp

    "Alla Alla hangi halimden benziyoruz. Neyse beni niye ve ona benzettiğiniz umrum da bile değil. Ben benzersiz im"dedim. Alp göz devirerek"Egolu"dedi."Noldu sana mı battı?"dedim.

       "Kardeşlerimle uğraşmayı kes!"dedi Polat. Lan aklıma Polat Alemdar gelen tek ben miyim. Neyse Asena buna sonra gülersin. Buda sert konuşuyordu ya. Seni anneme diyicem

      Asena kendine gel senin annen yok ki

     "Senin kardeşlerinle uğraşacak kadar vaktim yok"dedim ayağa kalkarak. Daha sonra "Cansel hanım bana odamın yerini göstere bilir misiniz. Yorgunum da."diye ekledim. Cansel hanım yüzündeki gülümsemeyle ayağa kalktı. Bacım neye gülümsüyorsun. Lan bu kardeşlerin ilk kavgası diye gülüyor olmasın. Bide bizi gizlice çekip vatsapda 'Çocuklarımın ilk kavgası'diye paylaşıyormuş. Ne gülerim

Tamam"dedi ve Birlikte merdivenlere yöneldik.

       Ve son basamak.3  kat da neden benim odam var?"Kızım bu katta abilerin ve senin odan var. Bu senin odan yanındaki odalarda Polat ve Fırat abin var. 2 katta benim ve babanın odası ve çalışma odası var. Alt katta salon mutfak yemek odası ve tuvalet var. Aslında tuvalet tüm katlarda ve odalarda var" Tuvalet takımımı kuruyorsunuz mübarek. Yemek odaları da var. Zengin şey sizi. Bizde baba Cimriydi yaptırmadı yemek odası. Neyse.........

         "Teşekkür ederim"deyip odaya girdim. Yanda tek kişilik ama büyük bir yatak vardı yanında da komodin. Önünde çalışma masası vardı ama üstünde makyaj malzemeleri de vardı. 2 tane kapı vardı. Sanırım giyinme ve tuvalet di. Nereden bildiğimi sormayın az wattpat okumadım. En çok sevdiğim şeyse yatağın yanında duvar yerine cam vardı ve kapısı balkona açılıyordu. Yani kolaylıkla balkonda ne var görmek olurdu. Kısaca anlatayım. Salıncak vardı oturmak için. Önünde masa vardı. Yukarı tutanak yerinde çiçekler vardı.

    Yatağa uzandım. Çok yorulmuştum. Depoda kartonun üzerinde yatıyordum ve çok rahatsızdı. Burasıysa fazlasıyla rahattı. Gözümü kapatıp uykuya geçmeye hazırlaşdım

===========================================================================

İkinci bölümdü umarım beğenirsiniz.

YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin