Merhaba, hoş geldin.
Nasılsın? İyi misin?
Umarım iyisindir.
Satırlarımın sana iyi gelmesi dileğiyle..🌟
Her yer kan ile çevrelenmişti. Leyla'nın yaşadıkları tekrardan zihninde belirdi. Beyninin içinde ağır bir çınlama duyuyordu. Sonrasında bu çınlama acı verdi. Gözlerini sımsıkı yumup şakak kemiklerine bastırdı parmaklarını.
Orada yaşananlar gözünün önüne geliyordu.
" İyi iş çıkardın afferin. Böyle böyle alışacan buraya."
Dengesini sağlayamadı zorlukla duvara tutundu.
" Sinirlenince bir başka güzel oluyon doktor!"
Susması için bekliyordu ama hâlâ devam ediyordu.
" Aksine, çok memnun kaldı. Geceyi onunla geçirecek."
Midesi bulanıyordu.
" Tanrıça olacaksın. İyi bir şey yapacaksın,"
" Hayır! " Diye fısıldadı. Kafasını sağa sola sallarken seslerin susmasını bekledi. Susmayınca saçlarını çekiştirdi.
" Hayır! Hayır! Hayır! " Diye bağırdı. Mutfakta olan Gökçe kapıya koştu korkuyla. Önce arkadaşının haline baktı kendinden geçmiş görünüyordu.
" Gö.. Gökçe.. " Diye parmağıyla kanlı yeri gösterdi. Gökçe hemen kafasını o tarafa çevirdi. Gözleri korkuyla büyüdü ağzı şaşkınlıktan açık kaldı.
"Bu.. Bunlar ne? " Diye fısıldadı. Yerde arkadaşının fotoğrafı duruyordu.
Leyla sırtını duvara yaslayarak yere bıraktı kendini. Gökçe panikle onu tuttu ve tüm gücüyle içeri girmesini sağladı. Evin kapısını kapatıp sonuna kadar kitledi.
Leyla yerde ileri geri sallanıyordu elleri saçlarındaydı hâlâ.
" Allah'ım " Diye fısıldadı hemşire. Dolu gözlerini yukarı kaldırdı. Cebindeki telefondan hemen Arda'yı tuşladı.
🌟
Komutanlık önüne gelen ikili yorgun bir gün geçirmişti. Arda düşünceli bir şekilde dışarıya bakıyordu. Ulaş kaşlarını çattı ve arabanın anahtarını kendine çekti. Arda'nın bu hâli gözünden kaçmamıştı.
" Ne oldu? Bir sorun mu var? "
Arda kafasını olumsuz anlamda salladı " Komutanım bir şey sorabilir miyim? "
" Sor. "
" Cuma namazı yarın saat kaçta? "
Ulaş sorunun saçmalığına alayla sırıttı. Kendiyle dalga mı geçiyordu?
" Anlamadım? "
" Cuma namazı komutanım. Saat kaçta? " Arda gayet normal bir şekilde sorusunun cevabını bekliyordu.
Ulaş ona inanamaz gibi baktı " Dalga mı geçiyorsun? "
" Hayır komutanım. Yani önceden çok gitmiyordum ama artık gideceğim. Görsün hemşire hanım. " Sona doğru kendi kendine söyler gibi konuştu.
" Güzel. Güzel de yarın cuma değil. " Dedi Ulaş.
Arda hâlâ anlamıyordu " Oğlum cuma namazı sadece cuma gününe özeldir. Sen kafanı falan mı vurdun? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızlı Gecenin Karanlığı (Askeri Kurgu)
Teen FictionÇadırın içerisine giren kişi tüm dikkatini dağıtmıştı. Ayakta dikilen, nefes nefese kalmış, soğuktan kızarmış yüzüyle topladığı bilgileri anlatmak için can atan yardımcısına baktı. Yardımcısının kendisine ne kadar bağlı olduğunu, kendini beğendirmek...