Hiç Kimsesimiydi ⭐️

27 12 11
                                    


Selammmm ben geldim iyi geceler.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar.


Defne'nin annesi Tülay'dan:

Telefonu kapatmıştım. Ayaz Karaman'ın Defneyle ne işi olabilir.

Yoksa öğrenmiş miydi gerçekleri?

Yok olamazdı böyle bir şey nerden bilecekti ki. Eğer öğrenmiş olsaydı öyle davranmazdı hem Defne önceden hesap sormaya arardı. Yok yok öğrenmemiş ama her an öğrenebilirdi nasıl engelleyebilirim ki bunu.

Defne'nin Ayaz'dan uzak durması gerekiyordu. Bir şekilde halletmeliydim.

Ayaz'ın telefonla aradığı sahneden devam:

Ben: Alo Ahmet Çilingir siz misiniz?

Çilingir: Benim.

Ben: Kapıda kaldık. Anahtarı evde unutmuşuz
o yüzden. İşimiz biraz acil de gelebilir misiniz?

Çilingir: Maalesef. Bir kaç gün önce babam vefat etti dükkanı bir kaç hafta açamayacağım.

Ne denemekti bu şimdi ne yapıcaktık.

Ben: Peki bu civarlarda başka tanıdığınız çilingir var mı?

Çilingir: Sanmıyorum bu civarlarda bizden başka yok.

Teşekkür ettim ve kapattım. Tam yukarıya çıkacaktımki Defne aşağı iniyordu.

Ben: Nereye? Ne yapacağız ben çilingiri aradım burda değilmiş yakınlarda da başka çilingir yokmuş.

Defne: Bir de aradın mı cidden o yüzsüzü.
Başka bir çilingir çağırmamız uzun sürer hem de akşam oldu zaten dükkanları kapatmışlardır. Ben başımın çaresine bakarım siz evinize gidin.

Son sözünü söyledi ve gidiyordu. Arkasından hızlı adımlarla bende yürümeye başladım.

Defne daha da hızlanmıştı ne yapmaya çalışıyordu. Daha da hızlandım kolundan tutup durdurdum.

Ben: Ne yapmaya çalışıyorsun ve bu saatte nereye gidiyorsun?

Defne: Sizene istediğim yere giderim. Pardon kimim oluyorsunuz.

Hiç kimsendim ama seni düşünüyordum istemsizce.

Ben: Tamam şöyle yapalım bugün bende kal hem yarın ben de mağazaya gidicem ufak bir işim var hem yarın seni de bırakırım.

Kabul etmeyecekti adım gibi biliyorum ama şansımı denemek istedim.

Defne: Hmm öylemi(!). Cevabı mı biliyorsunuz ama yine de soruyorsunuz. Şöyle yapalım..

Demeden "Aaa Fuat abi" deyip arkamı gösterince refleks olarak döndüm o sırada koşarak taksiye bindi.Oyuna getirmişti aklı sıra beni. Arkasından koşsam da yetişemedim. Kendi kendime "Sen kaç Defne hanım ben sizi yarın görürüm ama".

Defne'nin ağzından:

Taksiye bindim ve arkadaşım Aylin'in evini tarif ettim.

Kendi kendime "Ohh be kurtuldum şu adamdan sabahtan beri bir rahat bırakmadı".

Aylin'in kapısının önününe gelince taksiciye parayı verdim ve aşağı indim.

Aylin'in kapısını tıklattım ama açan olmamıştı.
Kendi kendime " Hadi ya şansızlığa bak ben böyle işin ha".

Aylini aradım.

Ben: Aylin bebeğim evine geldim yoksun, nerdesin?

Aylin: Defne ben evde değilim.

Ben(sinirlenerek): Onu anlıyorum çünkü kapıyı çalışıyorum açan yok. Nerdesin diyorum ya o yüzden.

Aylin: Kanka ben Zülalleyim dışardayız bu gece büyük ihtimalle gelmem çünkü Zülal gilin annesi gelmiş onlarda kalıcaz sende gel. Hem sen niye bana gelmiştin bir şey mi oldu ?

Ben: Uzun hikaye yarın anlatırım kapıda kaldım o yüzden neyse ben gelemiyorum, size iyi eğlenceler öptüm görüşürüz.

Görüşürüz dedim ve kapattım.

Aklımdan Ayaz Bey'i aramak geçti ama ölürümde aramazdım zaten nasıl arayacaktım numarası bile yoktu.

Kime gidecektim ki bu saatte cebimde de para kalmamıştı son paramı taksiye vermiştin.
Aman neyse bir çaresini bulacaktım.

Bir parka geldim oturuyordum saat dokuza geliyodu ve hava iyice kararmıştı. Sürekli birileri geçiyor ve bana bakıyordu aşırı korkmuş ve rahatsız olmuştum.

O sırada telefonum çaldı. Arayan kişi yazmıyordu. Telefonu tedirgin bir şekilde açtım.

Bölüm nasıldı ?

Sizce Defne'nin annesinin bahsettiği gerçekler neyin nesi?

Bir sonraki bölümde görüşmek dileğiyle.

Çocukluğum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin