Bu gün neler olacağından habersiz alışveriş yapmaya çıkmıştı iki oğlan.
Öylece mağazalara göz atarlarken bir dondurma standı fark etmişti Jisung'un koluna giren, oğlan."Dondurma istiyorum"
Göz devirdi elindeki sayısız poşetleri taşırken, ardından arkadaş değil de kardeşi gördüğü, o galaksinin gözlerinde toplandığı oğlana döndü iç çekerek;
"Git al Kook bi' onu almamıştık zaten"
Sabır dilercesine elini alnına vurdu Jungkook. Neden abartıyordu ki? Sanki mağazayı satın alıyormuş gibi...
"Of sus Jis sana söyleyende kabahat zaten"
Arkadaşının kolundan ayrıldı ve dondurma standına gitti dalgalı saçlı oğlan.
"2 dondurma alabilir miyim? İkiside çikolatalı ve karamel soslu..."
Sonlara doğru sessizleşmişti, Jungkook'un sesi. Calvin Klein'deki kot ceketlere odaklanırken. Ama bakması dondurma standının başındaki amcanın seslenmesi ile uzun sürmemişti.
"Buyrun."
2 dondurmayı da Jungkook'a uzattı amca. Jungkook ise, parayı ödedi ve tebessüm ederek dondurmaları iki eline alarak ayrıldı oradan.
"Jisung... Cekete bak..."
Hayranlıkla söylemişti dalgalı saçlı oğlan, onun ardından ise koyu kahve tonlarında düz ve biraz uzun saçlı oğlan bir arkadaşına ve bir de cekete bakmıştı.
"Bana bak çocuk bir sürü ceket aldın zaten yeter iflas edeceğiz artık"
Nefes verip yeniden konuştu uzun saçlı oğlan;
"Ayrıca bu ne lan? Kargolar gelirken kargocuyu köpek mi kovaladı da yırtıklar var bunda şuna bak"
Göz devirdi Jisung, ama Jungkook'un bir anda onu bileğinden tutup çekmesiyle, ne olduğunu şaşırdı.
"Sen ne anlarsın modadan, yamuk"
"Gerçekten iflas edeceğiz, her zaman böyle yaptığını bile bile çıkıyorum seninle alışveriş yapmaya"
Mağazanın önüne gelmeleriyle durdular ve Jungkook elindeki dondurmaları Jisung'un eline tutuşturdu.
"Bekle veya gel"
Oflayıp sinirden bir ayağını yere vurdu düz saçlı oğlan ve her hangi bir yere bakarak küfür etmişti.
"Siktir!"
Üzerine alınan gri saçlı adam, şaşırarak bakmıştı Jisung'a.
"Ne diyorsunuz siz?"
Jisung eğilip özür dilemişti karşısındaki adamdan, gerçekten ona veya Jungkook hariç kimseye öyle demek istememişti ama canı cananı arkadaşı sağolsun demişti.
"Size demek istememiştim özür dilerim"
Tekrardan eğilip özür dilemişti Jisung, içinden Jungkook'u evde fena benzeteceğine yeminler etmeye başladı ve kendisine ters bakışlar atarak yanından geçen adama bakakaldı.
"Yolda yürürken uçak altında kalasın Jungkook"
Gözlerini kırpıştırdıktan sonra mağazaya girip, canı cananı arkadaşının yanına ilerledi ve onu kolundan çektiği gibi dışarıya sürükleyen düz saçlı oğlana baktı Jungkook.
"Gidiyoruz yürü lan"
"Bırakta teşekkür edeydim çalışanlara ama neyse"
Mağazadan çıkınca Jungkook'un kolunu bıraktı ve sinirden sıktığı dişleriyle konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Four Star | ✓Taekook & Minsung
FanfictionHangi bağ daha güçlüdür? Akrabalığı olmayan Han Jisung ve Jeon Jungkook'un, kardeş gibi arkadaşlığı mı? Yoksa; Babalarının farklı olması nedeni ile kendisinden nefret eden Abisi Kim Taehyung'dan, her türlü eziyet çekmesine karşı ona kardeşlik bağı b...