Minho karşısında gördüğü kuzeni ile hızla oturduğu yerden ayaklanmış, kuzeninin yanına gidip sarılmıştı.
Felix kendisine sarılan kuzeni ile şaşkınlığını atlatıp sarılışına karşılık vermişti kuzeninin.
İkili bir süre sarılmış, daha sonra beraber odanın içindeki deri koltuklara oturmuştu.
"Şimdi bana ne zaman evlendiğini söylemek istermisin?"
Minho Felix'in sorduğu soru ile dertli bir nefes vermişti ister istemez.
Kafasında olan soruları sorabileceği biri olduğu için mutlu olsa da, hala daha aklında yerine oturmayan şeyler vardı, ama şimdi onlara Felix ile bir cevap bulabileceğine inanıyordu.
Bu yüzden ki hiç uzatmadan olan olayları anlatmıştı.
"Şimdi nasıl anlatacağım bilmiyorum ama durumalar biras karışık"
Felix karşısında şekilden şekile giren Adama sorgulayan gözler ile bakmıştı.
"Yani evlendin mi evlenmedin mi?"
Minho hala daha aynı soruyu soran sarı saçlı adama göz devirmişti.
"Evlenmedim lix evlenmedim!"
Felix sinirle konuşan kuzenine aynı onun gibi göz devirmişti.
"Ne kızıyorsun acaba, çocuk istiyorum dedin! Ne düşünmemi bekliyorsun?!"
Felix'in söylediklerinden sonra sabah olan şeyler aklına gelen Minho'nun eli kendinden bağımsız dudaklarına dokunmuştu.
Felix, kendi kendine dudaklarına dokunarak boşluğa sırıtan kuzenine dehşet düşmüş bir yüz ifadesi ile bakıyordu.
"Ne yapıyorsun lan korkutma beni!"
Sarı saçlı çocuğun söylediği şey ile kendine gelen Minho, hızla oturduğu yerde eski pozisyonuna dönmüşti.
"Anlat hemen bana neler olduğunu!"
Artık anlatmadan kaçamayacağını anlayan Minho, yenilmişlik ile omuzlarını indirmişti.
"Pekala anlatıyorum beni iyi dinle"
Boğazını temizleyerek konuşmaya başlamıştı Minho.
"Şimdi bundan iki ay önce ben yine Taehyung Hyung ile kavga eder"
Minho'nun sözü oturduğu yerden ayaklanan Sarı saçlı adam yüzünden kesilmişti.
"Kavga mı ne kavgası! O katil ile tartışmalı kavga yapamazsın Minho! Onu bırak o adama sen karşılık bile veremezsin! Vurdu değil mi sana! Kesin vurdu! Ben ona sorarım bunun hesabını!"
Minho sinir ile kapıya yürümeye başlayan Felix'i kolundan tutuğu gibi geri yerine oturmuştu.
"Sakin olsana! Zaten bunlar hep olan şeyler lix biliyorsun şimdi ikinizin benim yüzümden kavga etmesine izin veremem! Dur durduğun yerdede anlatayım sonra delir!"
Felix her ne kadar gidip o adamdan hesap sormak istese bile, ilk önce Minho ile konuşması gerektiğini biliyordu, bu yüzden yerine geri oturmuş Minho'yu dinlemeye başlamıştı.
"Devam et"
Minho sakinleşme sarı saçlı adam ile hemen anlatmaya devam etmişti.
"İşte biz kavga ederken yoldan buru geçiyormuş Jungkook ve o bizi görmüş, Hyung'umda onu fark edince tehtit etmiş kimseye anlatmaması için falan"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Four Star | ✓Taekook & Minsung
FanfictionHangi bağ daha güçlüdür? Akrabalığı olmayan Han Jisung ve Jeon Jungkook'un, kardeş gibi arkadaşlığı mı? Yoksa; Babalarının farklı olması nedeni ile kendisinden nefret eden Abisi Kim Taehyung'dan, her türlü eziyet çekmesine karşı ona kardeşlik bağı b...