17- ❝ uğursuzluk günü ❞

81 9 8
                                    

____________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

____________________________

╚»★«╝ ╚»★«╝
————————

Hogwarts demek Potter ikizleri için ev demekti ve ikizler okul yılının ilk gününün gelmesiyle birlikte evlerine dönecekler için oldukça heyecanlılardı.

Sabah güç bela bir şekilde Kovuk'tan ayrılmışlardı. Özellikle yol boyunca gerilen sinirler ve treni kaçırma korkusu yüzünden kimse konuşmamıştı.

Nihayetinde küçük cadı Ginny ile birlikte duvardan geçip trene bildiğinde derin bir nefes almıştı.

Arkasından gelen Harry'i görmemişti ancak onunda Ron ile birlikte boş kompartımanlardan birinde olduğundan şüphesi yoktu.

Ayrıca yanlarında Kabarık Saç Granger'ın bulunduğunu bildiğinden Audrey kardeşinin yanına gitmeye yeltenmemişti.

Ginny'i diğer birinci sınıfların yanına bıraktıktan sonra Slytherin öğrencilerinin olduğu tarafa kendi arkadaşlarını bulmaya gitmişti.

Rigel ve Daphne'yi kompartımanda gördüğünde küçük cadının yüzüne bir gülümseme yayıldı.

Daphne'nin yanında duran boş koltuğa oturduğunda yan kompartımanda Draco'nun koluna girmiş Pansy Parkinson'u ve diğer Slytherin'lileri görünce Audrey kaşlarını çatmadan duramadı.

Pansy Parkinson ile hiç yakınlıkları yoktu fakat Audrey o kıza hiç ısınmamıştı zaten.

Küçük cadıya göre Parkinson fazla yapmacık ve mızmız biriydi. Ona eski muggle okulunda oyunları kaybedip ağlayan kızları hatırlatıyordu.

"Rey, biraz daha kaşlarını çatarsan gözlerinden alev çıkacak demedi deme sonra."

"Parkinson ile Draco ne ara yakın oldular ki?"

"Değiller zaten, Pansy'i biliyorsun birine yapışınca bırakmıyor bu seferlikte kurbanı kuzenim oldu. Ki bana kalırsa iyi olmuş."

"Hem merak etme Draco'nun kolye gönderdiği hala tek sensin Audrey."

"Daphne sen hala o konuda mı kaldın? Yok öyle bir şey ben sadece merak ettim o kadar."

Küçük cadının hızlıca kendini savunması Daphne'nin gülerek göz devirmesine sebep olmuştu.

Fakat Audrey ne söylese arkadaşı bu konuyu espri malzemesi olarak kullanmaya devam edeceğini biliyordu.

İçten içe Audrey bu espriden rahatsız olmadığının da farkındaydı.

Sadece ona tuhaf geliyordu.

"İyi o zaman lavaboda Pansy'nin Draco'dan hoşlandığını duyduğumu söylesem senin için sorun olmaz değil mi?"

"Cidden duydun mu? Salazar aşkına Parkinson ile Draco asla olmaz ikisi çok-"

"Ne o hani umrunda değildi?"

「ᴛʜᴇ ᴏᴛʜᴇʀ ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」₁Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin