Aslında bölümü daha geç yazıcaktım ama gece milli maç olduğu için biraz acele ettim. Bu kitaba ne zaman finla yaparım karar veremiyorum sanırım 35 ya da 40 ta final olur. Ondan sonra öbür kurgum efendiye bölüm yazmaya başlayacağım. Umarım bölümü seversiniz iyi okumalar canlarım ✿
Çevik: havuçlu tarçınlı kek sevmiyorum
Çevik: tarçından nefret ederim
Çevik: küçükken anneme kek yapması için yalvarmıştım
Çevik: annem ilk kez benim için denemişti yapmayı
Çevik: evimizde ilk kez kek pişmişti
Çevik: anneme annesi hep havuçlu tarçınlı kek yaparmış ve annem çok severmiş
Çevik: ama kendisi için hiçbir şey yapmaya alışkın olmadığı için biz istemeden hiçbir şey yapmazdı
Çevik: o gün evi kek kokusu sardığında deli gibi heyecanlıydım
Çevik: içim içime sığmıyordu
Çevik: ama annem keki pişirip bana verdiğinde tamamen hayal kırıklığına uğramıştım
Çevik: tarçının ne olduğunu bilmiyordum ve annemin kek yapmayı bilmediğini düşünmüştüm
Çevik: tam anneme gidip şikayet edecekken babamın söylendiğini duydum
Çevik: ben tarçını sevmem buna rağmen niye tarçınlı kek yapıyorsun lanet karı diye bağırıyordu
Çevik: annem o kadar buruk bakıyordu ki babamın yüzüne
Çevik: gülümseyerek ve koşarak mutfağa girip anneme kocaman sarıldım
Çevik: anne kek çok güzelmiş hep yap olur mu demiştim babamı görmezden gelerek
Çevik: sonra babam evden gittiğinde annemle ağlayarak tüm keki bitirmiştik
Çevik: Duru
Çevik: eğer ben o keki sevmeseydim annemin sevdiği keki yemek için hiçbir bahanesi olmayacaktı
Çevik: ne kadar garip ve saçma değil mi
Çevik: annemin sevdiği keki yemek için bir bahaneye ihtiyacı vardı
Çevik: o bahane olmak istedim
Çevik: sen günlerce farklı farklı kekler gönderdin ya
Çevik: ben hepsini yedim
Çevik: abin görmedi ama ben hepsini yedim
Çevik: ilk gönderdiğin kek tabağının altında
Çevik: günlerce her yerde aradığım fotoğrafı bulunca ne yapmaya çalıştığını anlamıştım çünkü
Çevik: usulca girdin hayatıma
Çevik: sessizce
Çevik: hissettirmeden
Çevik: fark ettirmeden
Çevik: hatta belki kendin bile fark etmeden
Çevik: bir anda girdin
Çevik: sonra
Çevik: annemin mezarına her gidişimde seni anlattım
Çevik: yolda gördüğüm kediye senden bahsettim
Çevik: bilerek eşyalarımı sizin evinizde bıraktım
Çevik: delirttin beni duru
Çevik: kalbimi delirttin
Çevik: seni yazdım seni çizdim seni anlattım
Çevik: senin hayalinle yattım
Çevik: senin rüyanla uyudum
Çevik: senin adınla uyandım
Çevik: sen benim için yaptın diye bütün tarçınlı kekleri yedim
Çevik: bi seni sevdim lan
Çevik: yemin ederim bir sen
Çevik: bir sen ol istedim
Çevik: sadece sen beni sev diye uğraştım
Çevik: sanki sadece sen varsın
Çevik: sadece senin sesin, senin gülüşün, senin gözlerin var
Çevik: ağaçlar ne ki
Çevik: bir sen nefes oluyorsun bana
Çevik: kaybolduğumda pusulamın ibresi hep seni gösterdi de buldum kendimi
Çevik: yıllarca sende benim için böyle hisset diye uğraştım
Çevik: şimdi aniden senin de benim için yıllardır aynı şeyleri hissettiğini öğreniyorum
Çevik: ama bunları duyduğuma sevinmeme izin vermiyorsun
Çevik: ne aldatması be kızım
Çevik: ne yorulması ne sıkılması
Çevik: bir oyun değilsin ki benim için
Çevik: ya sen ya sen
Çevik: ne duydun bilmiyorum
Çevik: seni bu kadar üzen kimse ya da neyse
Çevik: söyle
Görüldü*
Siz: seni seviyorum
Siz: ve eğer bir gün yapabilirsek
Siz: her şeyi halledebilirsek
Siz: seninle evleneceğim
Siz: sana yemin ederim çevik
Çevik: evleneceğiz
Çevik: karım olacaksın
Çevik: sana yemin ederim Duru
Çevik: ayrıca her şeyi halledeceğim
Çevik: sevdiğim adam olarak seni seven adam olarak :)