The Kingdom | Reiner Braun x Reader Aot

3

Şimdi sıcak, büyük ve mumlar ve tütsülerle süslenmiş bir odadaydı. Duvar kenarına çektiği sandalyede oturmuş pencereden dışarı bakıyordu. Bazen gözlerini parıldayan yıldızlardan çekiyor ve yatakta yüz üstü uzanmış ve masaj yapılan adamı kontrol ediyordu.

Odada çalan sakin müzik dışında pek de ses yoktu. Yn bu şekilde düşüncelerine çok daha iyi dalabiliyordu.

"Hiç olmadığım kadar hafif hissediyorum. Kaçırıldım mı yoksa tatilde miyim belli değil."

Yn gözlerini yatakta hala uzanır pozisyonda olan prense dikti. Masörler yavaş yavaş gitmeye hazırlanıyorlardı. Ordunun en güçlülerinden biri olan Yn'ye ise prense göz kulak olma görevi düşmüştü.

Son olanlardan sonra prenses Historia ona acımış olacak ki ağır görevleri onun üstünden almıştı. Bu, Yn'nin işine geliyordu elbette. Oturduğu yerden para kazanmaya devam edecekti, belki de biraz ağır gelmişti ona zaten.

"Hep bu kadar konuşkan mısın, komutan?"

"Kusura bakmayın majesteleri, dalmışım."

"Duyduğuma göre beni kaçırırken bir arkadaşını kaybetmişsin, doğru mu?"

"Evet efendim." Yn'nin aklı yine Sasha ve Ymir'e gitmişti. Sasha son nefesini Ymir'in kucağında vermişti, Ymir ise şu an Yn'nin yüzüne bile bakmıyordu. Sasha'nın cesedinin bile eve dönememesi çok ağırına gitmişti.

"İyi ara, belki bulursun." Yn istemsizce kaşlarını çattı. O tüm ciddiyetini korurken Reiner yüzünü yastığa gömmüş, gülüyordu.

Yn cevap vermedi ama eğer elinde olsaydı onu paramparça ederdi. Prens şanslıydı ki Mitras'ın amacı prensi öldürmek falan değil, sadece karşılığında biraz para almak ve göz dağı vermekti. Bu yüzden prense oldukça kibar ve sanki çok değerli bir konukmuş gibi davranılıyordu, esaret altında olmasına rağmen.

"Tamam tamam, şaka yaptım. Kızma hemen."

"Kızmıyorum."

"Hayır, kızıyorsun. Ayrıca bana o gözlerle bakma. Yiyecek gibi bakıyorsun."

"Belki de yerim."

"Ay öyle demesene ayol! Utanıyorum yahu."

Reiner, Yn ile şakalaşıyordu ama bu durum Yn'nin çok da hoşuna gitmemişti. Reiner bunu fark etse de laubali tavrını devam ettiriyordu. Oldu olası birilerini sinir etmek hoşuna gitmişti.

"Ee giyecek bir şeyler yok mu? Gece burada donarım. Ayrıca çıplak yatmak hobilerim arasında yer almıyor."

Yn oturduğu yerden kalkıp Reiner için dizilmiş dolaba ilerledi ve bir şeyler seçip ona götürdü. Reiner'ın yattığı yatağın dibine gelmişti ve kıyafetleri uzatırken adamın vücudunu iyice inceliyordu.

Reiner kıyafetleri alsa da Yn gözlerini üstünden çekmedi. "Neye bakıyorsun?"

Yn aniden gözlerini prensin gözlerine dikti. "Düşündüğümden irisin. Senden bu kadar yapılı bir vücut beklemiyordum."

"Neden ki? Sonuçta ben bir erkeğim ve kendime dikkat ediyorum. Normal değil mi?"

"Bizim buradaki erkekler vücut geliştirme ile pek uğraşmazlar."

Reiner ufak bir kahkaha attı. "Onu fark ettim. Açıkçası bana masaj yapanların kadın olmasını daha çok isterdim."

"Burada kadınlar genelde güç isteyen işleri yapar. Sarayda çalışanların çoğu erkektir."

Reiner sessizce Yn'nin yüzüne baktı. Yn de sessizliğini koruyup gözlerini ona dikmişti. "İzninle üstümü giyebilir miyim?"

"Hayır, ne olursa olsun sana göz kulak olmam gerektiği söylendi."