46.Bölüm Ruhun İnciniş Sesleri

35 0 0
                                    

Bölüme oy ve yorumlarınızı bırakmayı
Unutmayın lütfen, keyifli okumalar 🖤

Bazı anlar vardır, kendiliğinden gelişen
İnsana seçme hakkı bırakmayan, olanı
Yanlış gösteren, hakikati aratmayan.

Emir tam karşımda duruyordu, fakat
Artık bana değilde, etrafa bakıyordu
ağır ağır yutkundu, içinde oldukça Büyük bir savaş verdiği ela gözlerinin Kızarmasından belliydi.

Öylece donup kalmıştım, ne yapıp
Ne edeceğimi bilmez bir haldeydim
Kahretsin ki Herşey yanlış anlaşılmaya
Fazlasıyla müsaitti.

"İyi akşamlar birader, kime bakmıştın?"

Aybars yanımdaki yerini aldığında
Bir kolunu omzuma atarak, Bakışlarını daha önce hiç karşılaşmamış Olduğu
Emir'e çevirdi.

Emirin keskin bakışları omzumdaki ele kaydığında titrediğimi hissettim daha sonra Aybarsı bulduğunda ise içinde
Zerre duygu kırıntısı yoktu, bakışlarım
aşağıya indiğinde, ellerinin Yumruk halini aldığını henüz fark edebilmiştim.

Daha fazla buna dayanamayıp öne
Doğru bir adım atarak " Emir" dedim.

Bakmadı yüzüme, bunun yerine gözlerini
Kapatıp sindirmeye çalıştı herşeyi.

"Emir mi?" Dedi Aybars hayretle bana
Bakıp, Ardından Emir'e dönerken.

Bense sadece ona bakabiliyordum üzerindeki kıyafetleri ıslaktı, kumral saçları nemli ve kahverengiye dönmüştü
Yüzünün rengi solmuş, gözlerinin altı çökmüştü, her zamankinden daha da
Yorgun ve halsiz görünüyordu bedeni.

"Boşanma, dilekçeleri yarın bu
adrese gelecek..." dedi, soğuk ve vurdumduymaz bir ses tonuyla.

Gözlerim dolarken, kalbime birşeyler
Saplandığını hissettim, herşeyi yanlış
Anlıyordu.

"Birader, sen bir geçsene şöyle adam
Akıllı konuşalım seninl-"

Aybars lafını tamamlayamadan, Emir
Ona güçlü bir yumruk attığında, Aybars yumruğun Etkisiyle sarsılarak geriye
Doğru sendeledi.

Korkuyla ikisine baktığımda, Emir
Bir anda onunla kavga etmeye başladı
Ve üzerine çıkıp arka arkaya yüzüne
Geçirdi güçlü yumruklarını, Aybars ise
Daha fazla kayıtsız kalamayıp ona
Karşılık verdiğinde, yumruklar ve bağırışmalar havada Uçuşuyordu.

Ağzımdan kaçan çığlığa engel olamadan
Koşup, İkisini ayırmaya çalıştım.

"Emir!, dur artık yapma!" Diye bağırdım
Onu kolundan tutup geriye Çekerken.

"Neden!, Kıyamıyor musun sevgiline?"
Dedi öfkeyle ona vurmaya devam ederken, kolundan çektim onu kendime.

"Yanlış anlıyorsun herşeyi!, bırak onu!"
Dedim yaşlı gözlerle ona bakarken.

Aybars beklemediği bir anda ona tüm gücüyle kafa atıp, üstünden yere düşürdüğünde, birkaç profesyonel Hareketle, onun halsiz olan bedenini saniyeler içinde savunmasız hale getirdi Emirin tüm gücünü yitirip, kalbinin üzerine Elini bastırarak acıyla yere yığılmasıyla, büyük bir çığlık attım.

"EMİR!" Diyerek tam olarak üzerinde duran Aybarsı yere doğru ittim öfkeyle, Ardından onun yanına çöktüğümde Ağzı, burnu kan içindeydi, ve kendinde değildi.

"NE YAPTIN SEN!" Dedim Aybarsa
Bağırırken, kalp krizi geçiriyor olabilirdi
Daha önceden ameliyat olduğu için
Hâlâ risk altındaydı, Bu yüzden hemen ona kalp masajı yapmaya Başlamıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KÖRDÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin