Karanlıkta 2 kişi vardı. Birisi çok tanıdıktı. Ogge?? Bir adam ona bağırıyor. Ne dediği anlaşılmıyordu. Adamın elindeki parlak metale kaydı gözlerim.
"Ogge ?! Dikkat et !?" Bağırmamla ogge bana baktı ve o adamda bundan yararlanıp keskin metali oggenin karnına sapladı. Oggenin gözleri bendeyken elleri metale gitti. Elimde olmadan yaşlar akmaya başladı gözlerimden. Oggeye doğru bir adım attığımda eliyle durmamı işaret etti. Ardından ne olduğunu anlamadım ogge metali tutup çıkardı derisinden ve metal ellerinden kayıp yere düştü bereberinde iç gıcıklatan bir sesle. Ogge de metal gibi yeri boyladığında bu sefer hiçbirses çıkmamasına rağmen kalbime bir hançer saplanmıştı sanki.
"Effy ?! Uyan sadece bir kabus?! "
"Ogge!? " diye sıçradım yatakta. Etrafımda bana telaşlı gözlerle bakan 4 çocukla araladım gözlerimi.
"Ağlıyordun. Sayıklıyordun. Ne yapacağımızı bilemedik. Effy korkma lütfen. Biz yanındayız. Ağlama." Birden omar gözlerimi sildi ve sıkıca bana sarıldı. Bende ihtiyacım olduğundan sarılmasına karşılık verdim ve başımı omzuna koyup sessizce ağlamaya başladım.
"Ah,hadi ama effy kaldır o koca kıçını
kaldır ve gözlerini sil ardından benimle gel ve dans edelim,dostum." Diye yakındı felix. Kafamı omarın omzundan kaldırdım ve gözlerimi silip sırıttım. Ardından ayağa kalktım ve felixi takip etmeye başladım oggein yanından geçerken oggenşn şapkasını alıp kafama geçirdim.
"Heey ! O benim şapkam !." Dedi ogge ve beni kovalamaya başladı.
"Artık benim." Dedim gülerek ve kaçmaya başladım. Kapının çaldığını duydum omar kapıyı açmaya gitti. Bende ogge beni yakalamasın diye felixin sırtına atladım.
"Hadi !! Koşsana yaa!! Yakalıycak şimdi beni!! " diye bağırdım felixe.
"Üzgünüm dostum ama kardeşime ihanet edemem..." dedi oda gülerek ve beni yanımızdakş koltuğa atıp gıdıklamaya başladı oggeyle birlikte.
"Seni pis hain !!" Diye bağırdım kahkahalarımın arasında.
"Felix !?" diye bir cırtlama geldi. Felixin gözleri arkamda bir yerlere takıldı.
"Siktir." Diye fısıldadı. Kafamı kaldırıp kapıya baktım. Lovisa??
"Bu kızda kim!? " diye cırtladı yine.
"Kulağımın amına koydun cırtlama az. İnsan gibi konuş. İNSAN." Dedim. Oscar ilk bi sırıttı ardından kendini tutamıycağını anlamış olucak ki ağzını kapadı.
"Sen bana hayvan demek istiyon!? " diye cırtladı bu sefer de. Kulağımı tuttum.
"Yok canım töbe hayvanlardan bile çıkmıyo böyle ses." Dedim.
"Felix bu sürtüğün bu evde ne işi va !??!" Dişlerimi sıktım ve felixe baktım.
"Felix şunu,susturumussun senin hatrına şu an ağzına sıçmıyorum." Dedim sessizce
"git burdan sürtük!?!."diye cırtladı. Ayağa kalktım.
"Peki götoş," lovisanın yanına ilerledim "ama önce bişey yapmalıyım." Dedim ve lovisaya kafa attım. Ardından yumruğumuda karnına geçirdim.
"Bana sürtük diyene bak." Dedim.
"Sizede çok teşekkür ederim varya. Ne kadar çok savundunuz beni ama " diyede ekledim gözlerimin dolmasını engelleyemeden. Telefonumu,elime alarak kapıya yöneldim. Elim kapı kuluna gittiğinde birisi brni tuttu ve duvara yasladı.
"Gitme." Dedi yalvarırcasına ogge. Bi yaş düştü gözümden. Ardındam belkide sondur bu dedim ve ellerimi oggenin yanaklarına koyup dudaklatına yapıştırdım dudaklarımı. İlk öpüşmemdi bu. Oggeden ayrıldım ve anlını,anlıma yasladım.
"Beni unutma." Diye fısıldadım.
"Beni bırakma." Dedi sanki gidiceğimi,adı,gibi biliyormuş gibi.
"Benden iyileri var." Dedim acı çekercesine.
"Ama senin gibisi yok." Dedi ve şaşkınlıktan aralanmış dudaklarıma örttü dudaklarını.
