Ozan'ın anlatımından;
Ben Ozan Kılıç. Demir Karakoç'un en yakını, sırdaşı, çocukluğu. Demir benim tek dostum, her zamanda öyle kalacak. Ama ben artık onun dostu değilim, Miray, o benim her şeyim ve onun için dostuma bile ihanet ederim.
Defne'ye ve Ekin'e bıraktığım o mektuplar..
Evet. Onları bırakan bendim.Demir mutlaka anlayacaktır benim yazdığımı, hatta çoktan anlamış bile olabilir ama şöyle bir detay var ki, Demir'in uzun bir süre benim yaptığıma inanamayacak, bana konduramayacak olması. Ben bu süreçte onu ele vereceğim.
Neden mi?
Sayısız cinayet işledik, sayısız can aldık ve her şey gün yüzüne çıktığında biz bir daha gün yüzü göremeyeceğiz. Kendimi kurtarmak için onları Demir ile oyaladığımda, ben ve Miray yurt dışına kaçacağız.
Evet, Demir kadar zekice planlar kuramasam da, ondan önce davrandığımda kendimi kurtarabilirim.
Miray da bana bu süreçte yardımcı oluyor tabii, o benim için, ben onun için her şeyi yapar ve her şeyden vazgeçeriz. Aşk zaten bu değil mi?Şu an Miray ile beraber Defne'yi karşımıza almış konuşmak üzere bankların birinde oturuyorduk.
"Evet? Demir ile ilgili olan şey nedir?"
"Bak Defne bu sana çok saçma gelebilir ama biz Ozan ile uzun zamandır bunu düşünüyoruz ve sende biliyorsun ki Ozan Demir ile çok yakın."
"Evet biliyorum."
"Ozan Demir'in bazı hareketlerinden şüpheleniyor Defne, anlarsın ya hani.."
"Daha açık olur musunuz."
Artık kötülüğün kutusu açılmak üzereydi, daha fazla beklemenin de manası yoktu. Konuşmaya katıldım.
"Bak Defne ben Demir hakkında birkaç şey biliyorum. Mesela ailesi, sana bahsetti mi bilmiyorum ama babası annesini öldürdü, ablası da intihar etti. Babasına ne oldu dersen onu bilmiyorum ama çok kötü bir adamdı, karısını, kızını, oğlunu sabah akşam döven ayyaş bir tipti."
Tabii ki babasına ne oldu biliyorum. Ama şu an söylememin doğru olmayacağını düşünüyorum.
"Nasıl yani? Demir bana böyle söylememişti.."
"Öyle işte Defne, kısaca ailesi ile ilgili travmaları var.
Geçen geçirdiği kriz de bununla alakalı muhtemelen.""Bana bunları neden anlatıyorsun Ozan? Nereye varmaya çalışıyorsun??"
"Ben Demir'den şüpheleniyorum Defne.
Katil.. yani katil bir ihtimal Demir olabilir mi dersin?
Demir ile 2 haftaya yakın bir süredir samimiyetimiz yok, ben bir şeyleri hissettikçe sanki o benden uzaklaşıyor.""Bak Ozan, bu çok büyük bir iddia. Kanıtların var mı? Bunlar yeterli kanıtlar değil. Demir'in ailevi problemleri var diye onu katil ilan edemeyiz."
"Tabii edemeyiz Defne, ben zaten Demir katil demiyorum. Sadece çok ortak özellikleri var.
Vakalara göz gezdir, hepsi ailesi ile sorun yaşayan tipler. Peki ya Oğuz? Ona ne diyorsun? Oğuz'un ailesi ile hiçbir sorunu yokken neden öldü sence?
Katil içimizde ve Oğuz bunu fark etti diye mi yoksa tamamen şans eseri mi?""Ozan yeter."
"Bak ben olanları sana söylüyorum sadece, mektubu hatırlıyor musun? Katilin yakınlarda olduğunu mu ne söylemişti dimi artık söyleyen her kimse, bunların hepsi sence de Demir'e çıkmıyor mu?"
Konuşmam bittiğinde Defne gülmüştü, ama komik olduğu için değil, sinirli gibiydi.
"Öyle mi söylüyorsun Ozan. Peki neden bu kadar emin konuşuyorsun, sanki bir şeylerin yükünü üzerinden atmak istercesine ısrarcısın. Söylesene, belki de katil sensin? Yoksa kim elinde somut bir kanıt dahi olmadan kardeşim dediği insanı bu derece ağır bir yükün altında bırakır ki?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASKE
ActionDefne bir Melekti, bense Melek kılığında, sırlarla dolu bir Şeytan. Bu iki zıt kutbun beraber olması dahi imkansız iken, asla olmaması gereken bir şey olmuş ve melek , şeytana aşık olmuştu. Ya da biz öyle zannettik.. Polisiye konuludur. küfür , cins...