Defenders | Marvel (Düzenleniyor)

● Prologue ●

Multimedya : Bölümde geçen karakterlerden bazıları

Bölüm Şarkısı : Evanescence - Bring Me To Life

Doctor Doom, her zamankinden heyecanlı görünüyordu.
Red Skull'u kandırmış ve yapacağı  büyüyü koyabileceği bir füze elde etmişti.
Tek sorunu Nick Fury önderliğindeki Shield'ın malikanesine baskın yapma ihtimaliydi. Çünkü, Hydra askerlerinden biri füzeyi getirirken geride Shield'ın onları yoklamasını sağlayacak bir ipucu bırakmıştı.

Ve elbette o askerin sonu ölüm olmuştu.

Doom'un hataya tahammülü yoktu. En azından plan bu kadar iyi işlerken.

Doom'a son zamanlarda yardımcılık yapan Dylan da en az Doom kadar heyecanlıydı ve olacakların engellenmesinden korkuyordu.

Dylan başlarda basit bir ajanken zekası sayesinde Doom'un gözüne girmişti ve şimdi ise sağ kolu konumuna gelmişti. Dylan ile ilgili bilinen tek şey ise yetimhanede büyümüş kimsesiz bir çocuk olduğuydu.

* * *

"Efendim, sizi bu durumdan kurtarabilecek birini tanıyorum" dedi genç adam, Shield olayını kastederek. Adam en fazla 25 yaşındaydı. Kestane rengi saçları ve keskin bakışları vardı.

Dylan'ın konuşmasının ilk başlarında onu isteksizce dinleyen ve bir yandan işleriyle uğraşan Doom, Dylan'ın konuşmasının tamamını dinleyince genç adama baktı.
"Kim? Çabuk söyle, vakit yok"
Dylan, Doom'un bu kadar sabırsız olacağını biliyordu.

Hafif gülümsedi ve mavi gözleri Doom'un demir maskesiyle buluştu.
"Susan Storm" dedi usulca. "Kendini ve istediği her cismi görünmez yapabilen kadın."

Doom bu fikre çok memnun olmuş bir şekilde gülümsese de bunu Dylan'ın göremeyeceğini biliyordu.

* * *

"Skull, paketi aldığımıza memnun olduk ama aptal askerlerinin biri yüzünden Fury ve adamları malikaneme her an gelebilir.
Fakat planı tehlikeye atmamak adına malikaneyi terk etmem imkansız. Bu hatayı düzeltmeni istiyorum" dedi ekrana sert bir şekilde. Yeşil kostümü içinde dimdik duruyordu ve oldukça heybetli görünüyordu.

Red Skull ise hala kandırıldığının farkında değildi.

"Anlaşıldı Doom, umarım sen de benim paketimi hazırlamışsındır" dedi Kızıl Kafatası ve büyük ekrandan sırıttı. Yüzü bir kafatası şeklindeydi ve yoğun bir kırmızıyla kaplıydı.  Oldukça korkunç görünen adamın kolundaki Hydra sembolü göze çarpıyordu. Bir kafatası ve ondan çıkan altı kol şeklindeydi. Red Skull'un arkasında ise Nazi bayrağı dalgalanıyordu.

Doom da "Hazır sayılır ama merak etme, hazır olacak" dedi kendinden emin şekilde.
"Buna sevindim yeşil başlıklı, şimdi isteğini söyle" dedi Skull dalgalı bir sesle.

Doom ise gözlerini masadaki belgelerden alıp tekrar büyük ekrana döndürdü.

"Susan Storm'u istiyorum"

* * *

Galactus ile mücadeleleri günler önce olmasına rağmen Fantastic Four ekibi hala yorgundu. Johnny yaralanmıştı ve hastaneye düşmüştü. Ertesi gün taburcu olacaktı. Bu yüzden kız kardeşi Susan onunla kalacaktı.
Kardeşini her zaman sevdi ve sevecekti. Onu kimse Sue'dan alamazdı.

Büyük mağlubiyet ekip için gerçekten etkili olmuştu. Reed ve Ben de oldukça sıkıntılı durumdalardı.

Saat gece yarısını geçmişti, sarışın kadın artık kardeşini düşündüğü gibi kendisini de düşünmeli ve uyumalıydı.
Fakat onun uyumasını bekleyen bir keskin nişancı olduğunu bilmiyordu. Hastanenin tam karşısındaki binanın içerisinde Susan'ı vurmakla görevlendirilmiş bir Hydra ajanı vardı.
Nişancı onu sağ omuzundan sakinleştirici ile kolayca vurdu ve elindeki telsize "Hedef vuruldu." dedi yüksek sesle.