Until I Heard You Sing - [TR]

Bölüm 6

Marinette annesine okuldan sonra Kütüphanede biraz araştırma yapmak için burada kalacağını söylemişti. Gerçekte, Fu Usta'nın ikamet ettiği mütevazı Çinli Masaj salonuna doğru yol aldı. Kapıyı çaldıktan sonra, tanıdık hola gömleğiyle yaşlı Çinli onu içeri buyur etti ve takip etmeden önce kapalı tabelanın etrafında döndü. Kaplumbağası Kwami Wayzz, Tikki'yi kucaklayıp mutfağa doğru yola çıkmadan önce Marinette'i sıcak bir şekilde selamladı. Usta Fu Marinette'e oturmasını işaret ederek bir fincan Çin bitki çayı doldurdu ve derdinin ne olduğunu sordu.

"Efendim, son birkaç ayda akuma sayısında aniden bir düşüş olması garip değil mi? Beni yanlış anlamayın, onlarla uğraşmak hoşuma gitmiyor ama acaba Hawk Moth daha büyük bir saldırıya hazırlanıyor ve bir şekilde bizi oyalamaya ya da hazırlıksız yakalamaya çalışıyor olabilir mi?" Üstat Fu onun sözlerini düşünürken sakalını sıvazladı ve sonra yavaşça başını salladı.

"Wayzz, Nooroo'nun aurasında bir rahatsızlık hissetti. Korkarım Kelebek Mucizesi'nin kötü amaçlar için uzun süre kullanılması zavallı Nooroo'ya zarar vermeye başlıyor ve hatta Hawk Moth'u da olumsuz etkiliyor olabilir. Eğer Hawk Moth hasar görmüş bir Mucizeyi kullanmaya devam ederse, kendi sağlığı da ciddi şekilde etkilenecektir."

Marinette'in gözleri farkına vararak büyüdü. "Akuma'nın Hawk Moth'la bağlantısı bu yüzden mi aniden kesildi? Nooroo dönüşümü sürdüremedi mi?" Üstat Fu başını salladı. "Peki şimdi ne olacak? Bu her şeyin bittiği anlamına mı geliyor?"

"Kelebek ve Tavuskuşu Mucizeleri hâlâ Mucize Kutusunda değil. Hawk Moth akuma yaratmaktan vazgeçse, hatta kendisi ölse bile, yine de kaybolma ya da başka biri tarafından çalınma riskleri var. Yine de Hawk Moth'un kim olduğunu bulmalı ve Nooroo ile Duusuu'yu kurtarmalıyız ki onları iyileştirebileyim." Üstat Fu küçümseyici bir ses tonuyla konuştu. Kayıp Kwamiler için duyduğu endişenin yanı sıra Nooroo ve Duusuu'nun kendilerini içinde buldukları kaderden duyduğu suçluluk da açıkça ortadaydı.

"Merak etmeyin Usta, onlardan vazgeçmeyeceğiz." Marinette nazikçe Üstat Fu'nun elini okşadı ve o da başıyla onayladı. "Yarın akşam Chat Noir ile görüşeceğim, konuştuklarımızı ona anlatmamın bir sakıncası var mı?"

"Ona güveniyor musun Marinette?"

Marinette bu soru karşısında şaşırdı ama cevabında tereddüt etmedi. "Evet efendim, tamamen. Ona hayatım pahasına güveniyorum. Neden? Bir sorun mu var?"

"Hiç de değil Marinette. Eğer ona güveniyorsan, söyleyebilirsin. Birbirinizden sır saklamanıza gerek yok." Fu Usta Marinette'e kafa karıştırıcı bulduğu bir şekilde baktı ama annesi ona mesaj atıp kütüphanedeki işinin ne zaman biteceğini sorduğu için bunu daha fazla sorgulayacak zamanı yoktu.

Marinette ayrıldıktan sonra Wayzz, Üstat Fu'nun yanına süzüldü. " Hawk Moth hakkındaki şüphelerinizi ona söylemek istemiyor musunuz?"

"Bu hâlâ sadece bir şüphe Wayzz ve daha önce de duymuştuk. Elimde kanıt yok. Chat Noir'ın bir şey bildiğine inanmıyorum ve eğer ona güveniyorsa ben de onun yargısına güveniyorum."

"Bunun sadece güven meselesi olduğuna emin misin Usta?" Wayzz ve Usta Fu birbirlerine yan gözle baktılar.

Usta Fu, Uğur Böceği ve Chat Noir'ını seçtikten sonra yağmur altında geçirdiği o günü hatırlayarak kendi kendine gülümsedi. "Eğer maskenin her iki tarafını da sevmeyi öğrenebilirlerse, o zaman her şeyden sağ çıkabilirler. Bu ikisi birbirleri için yaratılmışlar ve zamanı geldiğinde Chat Noir'ın ona her zamankinden daha fazla ihtiyacı olacak."

****

Herkes Cumartesi sabahı erkenden okulda buluştu. Marinette'in sabahları kalkmakta ne kadar zorlandığını bilen Alya, hazırda büyük bir kahve ile onu almaya geldi. Marinette'in her zamanki gibi zombi gibi davranmaması onu şaşırtmıştı. Belki de sarışın bir çocuğun bugün orada olacağı düşüncesi onu motive etmeye yetmişti.