ZAAFIMSIN | TEXTİNG +18

BÖLÜM 30: "FİNAL"

İlk defa bir kitabı bukadar hızlı yazıyorum. Dediğim gibi bu eğlencesine yazılmış bir kitaptı. Gerçekte yaşadığım olaylardan esinlenerek bir kurguya dönüştürdüm. Asıl hikayeyi merak ediyorsanız bir bölüm daha yazacağım ve onu da bunun arkasından atmış olacağım. Bazıları ciddiye almış ama iyisiyle kötüsüyle bitti ve sizin gibi okuyucularla tanıştığım için çok teşekkür ederim. Özellikle bana destek olan herkese. Eğer bu kitabımı bile beğendiyseniz size garanti veriyorum profesyonel bir şekilde yazdığım diğer kitaplarıma bayılacaksınız. Özellikle ACIBADEM +18 adlı kitabımın başrollerini çok seveceğinize eminim. Bade baya cilveli bir karakter.
_______________

Dün gece her şey çok güzel geçmişti. Babam Cenk'e ısınmış, annemin de biraz olsun içi rahat etmişti.

Eğer Cenk zengin olmasaydı büyük ihtimalle ailemize layık görmeyeceklerdi. Babasının iyi bilinmesi buna dahil.

Dünkü gerginliği atlatabilmek adına Yağmurla uzun bir aradan sonra havuz kenarında buluşmuştuk. İçeceğimden keyifle bir yudum aldım.

"Sonunda Berk aptalından ayrıldığın için çok mutluyum" dedi. Yüzünde güller açıyordu. Benim toksik ilişkim onu bile yormuştu.

"Her geçen gün soğudum. Ve ayrılmak için daha fazla soğumayı bekledim. Bana kızma. Biraz geç oldu ama başardım."

Gururlu bir şekilde "Bizi sonuç ilgilendirir" dedi.

Başımı onayla salladım. Bardaklarımızı tokuşturup içeceğimizden bir yudum alırken telefonum çaldı "Cenk arıyor" dedim. Onun aradığını bile görmek yüzümde bir sırıtma oluşturmuştu.

Bekletmeden aramasına yanıt verdim "Efendim"

Her zamanki yatıştırıcı sesini duydum
"Güzelim. Akşam 8 de hazır ol seni almaya geleceğim"
***

Lüks bir mekana gelmiştik. Boğaz manzaralıydı. Ve yanan ışıklar okadar güzel bir manzara yaratıyorduki hayranlığımı gizleyemiyordum her baktığımda.

Baş başa kalabilelim diye restoranı kapattırmıştı. Yemeğimizi yerken içimde öyle bir mutluluk vardıki açıklayamıyordum. Uzun bir zaman sonra gerçekten sevildiğimi hissediyordum. Cenk bana okadar iyi gelmiştiki Berkten vazgeçmemi sağlamıştı. Sevilmeyi hakettiğimi göstermişti. Ben onun zaafıydım ve o benim koca okyanusta güvenebileceğim tek atlastı. Şimdi düşündümde... Cenkle bir erkek çocuğumuz olsaydı ismini Atlas koyardım. Kız olsaydıda... Lale. Laleleri gerçekten çok seviyordum ve Cenkin bana aldığı ilk çiçek Laleydi.

Cenk yemeğimizi bitirdiğimizde ellerimi tutmuş bir şeyler söylemek için kendini hazırlıyor gibiydi. Ne söyleyeceğini fazlasıyla merak ediyordum.  Bir eli ceketinin içine girdi ve siyah altın işlemeleri olan bir kutu çıkardı. Gözlerim şaşkınlıkla açıldı.

Kutuyu tek eliyle açarken zarif ama pahalı olduğu belli olan bir tektaş yüzük gördüm.

"Biliyorum erken olduğunu ama bu yüzük bizim için bir söz olsun istedim." dediğinde yüzümde durduramadığım bir gülümseme belirdi.

"Söz... Geleceğimiz için."