(6) Evcilleştirilmiş Aslan

6 2 0
                                    

Gözlerimi yorgunlukla ve zorlukla açtığımda, kendimi  tanımadığım bir yatak odasında olduğumu gördüm. Üzerimde siyah bir battaniye vardı, ayakkabılarımıda biri çıkarmışdı.

Meleklerde her zamanki gibi yanımdaydılar ve onlarda benim gibi odayı keşfetiyorlardı.

Büyük bir siyah yatakta yatıyordum. Gözlerim odayı keşfetmeye çıkmıştı bile, çok büyük ve geniş bir odaydı, duvarları siyah ve gri renkte boyanmıştı, Odaya en çok  siyah renk hakimdi. Büyük siyah çarçeveli sadeca ayna yapımından olan kapılı balkon odaya olabileceğinden dahada fazla görkem katıyordu.

Yatak balkona yakındı ve yatağın diğer tarafındada her evi lüks gösterecek o  şömine vardı, şömünenin önündeyse tek iki kişilik olan çok rahat görünen siyah koltuk duruyordu. Koltukların önündeyse bir sehpa ve sehpanın üzerindeyse iki tane şık bi'bardak ve bir tane viski şişesi duruyordu. Ama sanki biri orada oturup viski içmiş gibiydi, çünki bir bardakta yarım kalmış viski duruyordu.

"Odaya gel abi"

"Vay anasını eve bak be"
İkisininde konuşması her zamanki tarzındaydı.

Oda şık bir şekilde dekorasyon edilmişti.

Gözüm odanın kapısına kaydığında, kapının yanındaki şeyi gördüğümde sertçe yutkunarak oturduğum yerde buz kestim. Nasıl tepki vereceğimi bile bilmiyordum. Resmen donmuştum, gözlerimi o kadar büyük açmış olmalıyımki, gözlerim yerinde çıkıcak gibi ağrımaya başlamışdı.

Kapının yanında kocaman Aslan vardı. Hayır, hayır bu benim Piskolok Aslan değil, gerçek, bir hayvan Aslan vardı.

"OMG"

"Galiba Hapı yutdun Amber "
İkisininde şaşırarak söylediklerine

"Hemde nası yutdum" diyerek cevap verdim.

Aslan ona titriyerek bakdığımı görünce, bana bakarak kıpırdanmaya başladı ve oturduğu yerden ayağa kalkdı. Onun kalkmasıyla birlikte çok büyük bir çığlık attımki, çığlıklarım odanın içini doldurdu. Boğazım yırtılırcasına ağrıyordu ama buna rağmen Hayvan olan Aslan bana doğru geliyordu. Onun gelmesiyle  beraber bende dahada bağırarak

odadaki başka siyah kapıya koşarak açıp içeriye girdim ve kapaıyı kapatarak kilitledim. Yerinden çıkacak gibi atan kalbime elime koydum ve derin derin nefesler alarak kendi kendime konuşmaya başladım

"Allahım tımarhaneye düştümde benimmi haberim yok? Bu şey beni yiyecekmi şimdi? Nasıl çıkıcam ben şimdi  burdan? Hayvanat bahçesimi bu ev yoksa?hangi insanın evinde Hayvan bir Aslan olur?"

Ağlamaklı sesle bunları dedikden sonra bir gülme sesi duydum.

"Şimdide üç harflilermi geldi yoksa? Ama ağlıycam şimdi, burdan çıkmak istiyorum" dedim, şimdi dahada gülme sesi artdı.

"Neden korkuyorsun be Amber, alttarafı  büyük  et yiyen hayvan bir Aslan, arkamdada üç harfli şey. Sana en fazla ne olabilirki, Aslan seni yer, arkandaki şeyde seni parçalar, yüzünü ortadan ikiye cart diye yırtar, derini sökerek yer, yada tuhaf sesler çıkarark elini karnından sokarak arkamdan çıkarır ve daha neler, neler" diyerek kendimi cesaretlendirdimmi yoksa dahamı korkutdum bunu bilemiycem.

Büyük bir nefes aldım ve kendimi olabilecek herşeye hazırladıktan sonra arkama döndüm, bide ne göreyim kahakalarını tutamayan, sadece altında havlu sarılı, yarı çıplak saçları ıslak olan, Piskoloğum  Aslanı gördüm. Dişlerini gösterecek şekilde  bana bakarak gülüyordu.

"Vaov vücuda bak be"

"O havlu şuracıkta şimdi burda düşerse nolur"

"Hahaa oda artık Amberin fantazisine kalır"
Diyerek ikisde kahkahalara boğuldu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İntikam MelekleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin