Bölüm 1: Boru Patlamasını Önleme

8 3 2
                                    

Atlantis'in altın kubbeleri, parlak ışıklar altında pırıl pırıl parlıyordu. Şehir, denizin altında olmasına rağmen, teknolojisi ve kültürüyle adeta bir bilim kurgu romanından fırlamış gibiydi. Kadmos, sabahın erken saatlerinde uyanarak rutin iş gününe başlamıştı. Mühendislik yetenekleriyle tanınan Kadmos, Atlantis'in su arıtma tesisinde çalışıyordu. Bugün de sıradan bir iş günü olacağını düşünüyordu, ta ki o büyük patlamayı duyana kadar.

Su arıtma tesisinin ana borusu, büyük bir gürültüyle patlamış ve etrafa su fışkırtmaya başlamıştı. Kadmos, derhal durumu kontrol altına almak için harekete geçti. Patlayan borunun başında toplanan kalabalık, Kadmos'un cesurca ilerlemesini izliyordu.

Kadmos, "Merak etmeyin, durumu kontrol altına alacağım!" diye bağırdı. Derin bir nefes aldı ve suyun gücüyle başa çıkmak için gerekli ekipmanı kuşandı. Bir yandan boruyu tamir etmeye çalışırken, bir yandan da Nereus'un sesini duydu.

"Hey Kadmos, bu işi başaramazsan sana olan güvenim sonsuza dek sarsılır!" diye şakalaştı Nereus, kalabalığın arasından.

Kadmos gülümseyerek, "Merak etme Nereus, senin güvenini kazanmak için değil, su altında kalmamak için çalışıyorum," dedi. Elindeki anahtarı kullanarak boruyu geçici olarak tamir etmeyi başardı ve suyun akışını durdurdu. Kalabalık alkışlarla Kadmos'u kutlarken, Kadmos, işini başarmış olmanın gururuyla derin bir nefes aldı.

"Nereus, bu işten sonra bir içkiyi hak ettik, ne dersin?" diye sordu Kadmos.

Nereus, "Kesinlikle dostum, bugün gerçekten kahraman oldun!" diyerek onu onayladı.

İki arkadaş, günü kurtarmış olmanın verdiği rahatlıkla arıtma tesisinden ayrılarak en sevdikleri bara doğru yola çıktılar. Atlantis'in parıltılı ışıkları altında, Kadmos ve Nereus, hayatın tadını çıkarmaya kararlıydılar.

ATLANTIS: İYİ VE KÖTÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin