Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
***
"Kerem nezarettekilerin işlemini bitir savcılığa postala sana zahmet ya"
"Oğlum sorguya girecem ben İsot yapsın"
Barış ona bakıp kaşlarını çattı "Lan İsot'un benle işi var o yüzden sana dedim ya zaten" saat sabahın oldukça erken bir saatiydi ama Narkotik Şube güne geceden başlamış oldukça yoğundu
Kerem masasında gireceği sorgu için topladığı belgeleri alırken omuz silkti "Talha'ya söyle o zaman abicim" Barış ona göz devirip şöyle bir etrafına baktı ama Talha'yı göremedi
"Talha nerde amına koyayım?!"
Kerem ona cevap verme tenezzülünde bulunmadan yandan ters bakışlar atarak geçip gitti. Barış bıkkın bir nefes verip elini burun kemerine atarak sakinleşmeye çalıştı bu arada silahını kınına yerleştiren İsmail yanına gelmişti
" Alper hadi artık biz gidene kadar adam Rusya'ya kaçacak ya"
Barış ona bakıp işaret parmağını havaya kaldırdı ve bir işareti yaptı "Çok ufak bir işim var hemen geliyorum sarı papatyam" dediğinde İsmail göz devirmişti
"Arabada bekliyorum acele et biraz"
Barış onu kafa sallayarak onayladı. Volkan başkomiser bir şüpheliyi almaları için onları gönderiyordu ama Barış'ın daha önce yakaladıkları satıcıların işlemlerini bitiremediğini Volkan'a söylemeye götü yememişti. Şimdi iki işin arasında kalmış ne yapacağını şaşırmıştı. Toplantı odasına giren çömezleri görünce gözleri parladı
Çömezler ne için var?
Tabi ki bugünler için
"Lan Semih düzeldi mi omzun?"
Semih yaralı kolunu tutarken kafasını aşağı yukarı salladı "Çok şükür daha iyi komiserim" evde daha fazla boş boş oturamamış en azından merkezde birilerinin işine yararım belki diye düşünerek işe gelmişti Barış masasındaki dosyaları alıp hızla yanına geldi
"İyi geçmiş olsun. Al bunları savcılığa postala"
Semih sağlam koluna tutuşturulan dosyalara şaşkınlıkla bakarken Barış "Aslanım benim" diyerek çocuğun yaralı omzunu patpatlamış acıyla inlemesine sebep olmuştu.
"Komiserim acıdı napıyorsunuz ya?"
Barış onu dinlemeden koşarak çıkınca Semih sadece arkasından bakakalmıştı. Yanındaki Arda derin bir nefes vererek ona baktı
"Volkan başkomiseri bulmam lazım"
Semih elindeki dosyaları göğsünde sabitlerken ona göz devirdi ve "Git de yediğin haltları anlat amına koyayım" diye söylendi. Arda akşam eve geldiğinde ona herşeyi anlatmış Semih duyduklarını ağzı açık dinlemişti.
