30- Mission Completed

409 67 121
                                    

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

"Orda olduklarını sanmıyorum."

Barış gözlerini önündeki bilgisayardan çekmeden bıkkınca "E sende orda değillerdir burda değillerdir. Nerde bu amına koyduğumun piçi" diye söylendi. Kerem'in koltuğuna yayılmış yaralı ayağını uzatmıştı. Kucağındaki bilgisayara bakmaktan batmaya başlayan gözlerine parmaklarını attı.

Barış'ın isyanını çok da takmayan Ferdi oturduğu yerden ayaklanarak sıkış tepiş oturdukları salonda volta atmaya başladı. Kenan'ın gidebileceği yerleri düşünürken stresle dudakları arasına aldığı tırnağını dişliyordu. Zamanlarının azaldığını hissediyorsu bu yüzden acele etmeleri lazımdı

"Alper al biraz açılırsın"

Barış'ın bakışları bilgisayardan kopup gülümseyerek kendisine bakan İsmail'e dönerken uzattığı kahve kupasına uzandı "Sağol sevgilim" derken dudaklarından çıkanın pek farkında değildi

Ama İsmail duyduğu şeyle içtiği kahveyi nerdeyse geri püskürtüyordu.  Mutfak masasında oturan Kerem'le Altay'ın hatta telefonuyla uğraşan Emre’nin bile bakışları şokla onlara dönerken İsmail kıpkırmızı kesilmişti. Barış'sa hala sarışının verdiği kahveyi höpürdetirken bilgisayara bakıyordu

"Sevgilin?" dedi Kerem

"İsot mu? " diye Kerem'in cümlesini tamamladı Altay

"Yoğğk amınaa" dedi geldiğinden beri ilk kez gerçek bir tepki veren Emre.

Barış bu tepkilerle sonunda ne dediğini fark ederek gözlerini bilgisayardan ayırdığında Yanında ayakta dikilen Ferdi "Niye uzaylı görmüş gibi tepki verdiler be" diye fısıldamıştı.

Barış İsmail'e masum bir bakış attığında onun da kendisine aynı şekilde baktığını gördü. Oysa İsmail sular biraz durulduğunda daha sakin bir kafadayken bunu açıklamak istiyordu.

Pes ederek omuzlarını düşüren İsmail şokla bakan arkadaşlarına döndü "Şimdi şöyle ki-" diyecek oldu ama Kerem şaşkınlıkla onu böldü

"Oha itiraz etmedi! Oha gerçek mi?"

Keyifle oturduğu yerde sırıtan Barış gururlu bir edaya göğsünü şişirirken "Ne sandın oğlum?" demişti. İsmail ona yandan bir bakış atınca tüm gururu götünde patlayarak söndü ve yavaşça "Afedersin sarı kanaryam" diye mırıldandı.

Salonu dolduran tuhaf zil sesiyle konu dağılırken Barış ufak bir telefon bulma çabasının ardından telefonunu bulup aramayı yanıtlamıştı "He Talha" bir süre karşıyı dinledi. Kaşları usul usul çatılmıştı

"Dur bi oğlum nereye gidiyorsun? Nerdeymiş? "

Konunun Arda'yla ilgili olduğunu anlayan Ferdi hızla Barış'ın kulağındaki telefonu kaptı. Telefonu kulağına götürürken "Baştan anlat." demişti. Talha kim olduğunu anlamadığı sesle "Sen kimsin lan-" diyecek olsa da Ferdi hızla onu bölmüştü

New file: Arfer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin