23- Versene Bi Dal

445 74 96
                                    

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Kafasındaki siyah şapkayı koridoru dönerken hızla çıkardı sarışın çocuk. Gözleri beyaz kapıları üzerindeki numaralarda gezerken endişeyle aradığı numarayı bulmaya çalışıyordu

Korku adımlarına işlemiş ayakları birbirine dolaşıyor karşısına çıkan insanlara yanlışlıkla çarpıp arkasına bile bakmıyordu. Bir camın önünde bekleyen iri esmer adamı görünce hızla o yöne doğru koşmaya başladı

"Volkan başkomiserim!"

Adamın bakışları ona dönerken sarışın son anda ayağı kayıp yeri boyluyordu nerdeyse ama hızla toparlanarak adamın yanına geldi ve koluna sarıldı "Volkan başkomiserim babam? Sude? Neredeler... İyiler mi bir şey söyleyin lütfen!"

Volkan koluna yapışan çocuğu sakinleştirmek için ensesinden tutup sarstı "Sakin ol bir evladım. Ben sana gelme hastaneye demedim mi?!" dediğinde Semih kızarmış ve dolmaya başlamış mavi gözleriyle kafasını iki yana salladı

"Benim yüzümden oldu başkomiserim. Lütfen nerdeler söyleyin gözünüzü seveyim"

Volkan içli bir nefes vererek çocuğu ensesinden kendine çekerek sarıldı "Senin yüzünden olduğu yok çıkart onu aklından" diye mırıldandıdı ve geri çekilerek çocuğa camın arkasında uyuyan babasını ve yanındaki koltukta perişan bir şekilde uyuyakalmış annesini gösterdi

Babası Şenol'un karnında büyük bir sargı vardı annesi de iyi görünüyordu ama kardeşi nerdeydi?

"Sude" diye mırıldandı daha sakindi. Bakışlarını tekrar yanındaki iri adama çevirmişti "Kardeşim nerde komiserim?"

Volkan kısık bir sesle "Yoğun bakımda" diye mırıldandı "Yanına kimsenin girmesine izin vermiyorlar"

Semih titreyen dudaklarına hakim olamayarak "İ-iyi olacak ama değil mi?" dediğinde Volkan omzunu kavrayıp sıktı

"İnşallah aslanım inşallah"

Sarışın çocuk ondan uzaklaşıp cama yaklaşarak kafasını cama dayadı. Eve pizzacı kılığında giren adam kapıyı açan Şenol'un karnından vurmuştu onları korumak için orda olan Barış komiser yaralanmıştı ve Sude'ye sokağın başındaki kafenin önünde bir araba çarpmıştı. Ve bu tabi ki bir kaza değildi

"Hepsi benim yüzümden"

Sesi öfke yüklüydü ama öfkesi onlara bunu yapanlardan da önce kendineydi. Ne diye başına buyruk hareket ettiyse sanki? Arkasında kollarını göğsüne toplamış olan esmer adam kafasını iki yana salladı "Hayır" demişti ifadesi aklına gelen kişi yüzünden daha da sertleşirken

"Sude'ye çarpan Emre Belözoğlu'ydu. Eve giren de onun adamlarından biri. Daha önce onu yakalamayı becerseydim böyle olmazdı"

Emre Belözoğlu zaten Dzeko'nun şehirde mal satan adamlarından biriydi anlaşılan Kenan ona kıza çarpması için yüklü bir miktar para ödemişti. Belözoğlu bu kez kaçamamıştı nezarethanede Volkan'ın gelip ifadesini almasını bekliyordu.

New file: Arfer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin