SIFIR ÇARPANI

Episode:Six.

🎼Nilüfer-Ta Uzak Yollardan
                                 📀
"Hadi güreş yapalım!"diye bağıran Lavin'den dolayı Uraz ile olan bakışmamız sona ermişti. "Evet,iddiaya girelim hatta bence!"diye eklemişti Kaan'da. Gözüm Uraz'daydı eğer istemediğini anlarsam bu konuyu kapatmalarını söyleyecektim.

Ama Uraz beni şaşırtarak,"Olur, kaybeden takımın cezası ne olacak?"diye sorduğunda onun da istekli olduğunu anlamıştım. Kaan omzunu silkti. "Bence kazanan tarafın istediğini yapsın,sizce?" Hepimiz onu onayladık.

"E,ben sevgilimle takım olurum.Siz ikinizde takım olun işte."dedi Kaan ve işin içinden çıktı. Çöpçatanlık yapmanın zamanı değil Kaan! Uraz gözümün içine baktıktan sonra başını salladı. "E hadi o zaman."dediğinde omzuna çıkmam gerektiğini anlamıştım.

Kaanların karşısına geçtik,Uraz'ın arkasında duruyordum. "Ben dalıyorum,çıkarsın omzuma." Daldığında bacaklarımı omzuna attım. Yüzeye çıktığında bende havaya kalkmıştım. Aynı şeyi Lavin ve Kaan'da yaptığında Lavin ile karşı karşıyaydık.

"Hadi bakalım hanımlar,gösterin gücünüzü."diye mırıldandı Uraz. Lavin ilk hamleyi yaparak ittirdiğinde yalpalasam da omzundan tutup onu ittirmiştim. Ağzından minik bir çığlık çıktı ama hala ayaktaydı. Tekrar birbirimizi ittirdiğimizde ikimizde dengelerimizi kaybetmeye başlamıştık. Lavin gövdemden ittirdiğinde Uraz'ın omuzlarından kaydım,hızla bacaklarımı gövdesine doladım. Lavin beni düşürdüğünü zannettiğinden tedbirsizdi doğrulup Lavin'i ittirdiğimde suya düşmüştü. Ardından bende suya atladım.

Yüzeye çıktığımda,"Kaybettiniz."diye mırıldanıyordu Uraz. "Evet,ne istiyorsunuz ?" Uraz bana döndü,"Biraz düşünelim bakalım." dedim. Havuzdan çıktık. Vücuduma havlumu sardım,şezlonga oturdum. Uraz'da havlusunu beline sarmış yanıma oturmuştu. Lavin biraları açıp dağıttığında hızla bir yudum aldım.

"Ne isteyeceğiz onlardan?" Kulağıma fısıldayan Uraz ile sağ tarafıma dönmüştüm. "Bence yemek ısmarlatalım. Bedavadan yemek,of süper olurdu." Benim diyet artık yok olmuştu. Dünyaya 1 defa geliyoruz canım,ye işte. Uraz birasından yudumladı. "Senin dediğin olsun,Kaçak." sözünün bitiminde göz kırpmasıyla kalp ritmim değişmişti.

Hızla önüme döndüm. Şuan bana kaçak dediği için kızmam lazımdı. Kalbim,saçma sapan atmayı bırak!Alt tarafı bir göz kırpması canım. "Yemek ısmarlarsınız artık." dedi Uraz. Kaan güldü,"Bu fikir eminim ki Talya'dan çıkmıştır." Omzumu silktim. Bir şeyler yemek benim için hayat felsefesiydi. Stres atma yöntemimdi işte,naparsındı.

"Doğruluk mu cesaret mi oynasak ya?" diyen Lavin'e yüzümü buruşturdum. "Ciddi misin sen Lavlavin? Daha ergence bir şey yapamazdık. Kaan,Tabu yok muydu sende onu getirsene." Kaan kafasını salladı. "Olması lazımdı,bakayım." dedi ve evin içine girdi.

Lavin Uraz ile ikimize bakıp hınzırca gülümsedi. "Doğruluk mu cesaret mi de iyi bir seçenekti bence." Gözümü kısarak ona baktığımda dudaklarına hayali bir kilit çekmişti. Derin bir nefes alıp,biramdan yudumladım. Fıstığı da ağzıma attım. Aklıma gelen soru ile Uraz'a döndüm.

"Güneş dünkü partide yaptığı ile durmaz değil mi?Yani çünkü dün neredeyse hiçbir şey yapmadı." Uraz başını salladı. "O hemen vazgeçecek biri değil. Keşke öyle olsa. Dün seni gördü,kafasına yazdı. Okulda yanına gelebilir,eğer öyle bir şey olursa bana söyle.Lütfen." Bu konuyu o kadar fazla dile getiriyordu ki bi boklar döndüğünü anlamıştım.

"Ne yapabilir ki bana?" Yutkundu. "Oyunu buldum!" araya giren Kaan'ın sesiyle sohbetimiz bölünmüştü. Uraz'a bunu soracağıma dair kafama not düştüm. "Yine aynı ekip oynayalım bence. Uraz-Talya,Kaan-Lavin. Uyar mı size?" Kafamızı salladık. Kartları ayarladığımızda Uraz ve Kaan zarı atmıştı. Uraz'ın zarındaki sayı daha büyük olduğu için biz başlayacaktık.