Jisung minhonun zorbalıklarına karşılık vermeye çalışan 16 yaşında bir çocuk
Minho ise jisung'a zorbalık yapan 18 yaşında bir genç
Ama kim bilebilirdi ki en sonunda bu ikisini. Birbirine deliler gibi aşık olacağını
Güne gene çok güzel başlamıştık. Ancak daha karga bokunu yemeden neden okul olur ki? Ah, kendimi tanıtmayı unuttum. Merhaba, ben Jisung. 16 yaşındayım ve 10. sınıftayım. Okulumun eziği ve zorbalık gören çocuğuyum. Bana zorbalık yapan çocuğa aşığım. İsmi Minho, Lee Minho. Minho 18 yaşında ve benimle aynı sınıfa gidiyor çünkü sınıfta kalmıştı.
Sabah alarmım çaldığında yataktan kalkmak zor geldi. Dün gece geç saatlere kadar Minho'yu düşünmekten uyuyamamıştım. Yine de okula gitmek zorundaydım. Hızla üniformamı giyip saçlarımı düzelttim. Kahvaltı yapacak vakit yoktu, bu yüzden bir elma alıp çantama attım ve evden çıktım.
Sokağa çıktığımda serin sabah havası yüzüme çarptı. Okula yürürken düşüncelerim yine Minho'ya kaydı. Neden ona karşı bu kadar güçlü duygular besliyordum? Onun sert tavırlarının altında başka bir şeyler mi vardı?
Okula vardığımda, sınıf arkadaşlarımın neşeli sesleri koridorları dolduruyordu. Ben ise sessizce sırama geçtim. Tam kitaplarımı çıkarmaya başlamıştım ki, Minho sınıfa girdi. Her zamanki gibi dikkat çekiyordu. Arkadaşlarıyla yüksek sesle konuşarak benim yanımdan geçti. Göz göze geldik ama bakışlarında yine o tanıdık soğukluk vardı.
Dersler başladığında, öğretmenimizin sesi beni düşüncelerimden kopardı. Teneffüs zili çaldığında, çantamdan bir şeyler almak için eğildiğimde Minho yine yanıma geldi. Alaycı bir şekilde, "Bugün de mi saklanıyorsun, ezik?" dedi. O an, ona karşı duyduğum karmaşık hisler yüzünden hiçbir şey söyleyemedim. Sadece sessiz kaldım.
Günler böyle geçerken, Minho'nun bu tavrına rağmen ona karşı olan hislerim değişmiyordu. Onun gücüne, karizmasına ve hatta sertliğine bile hayranlık duyuyordum. Ama biliyordum ki, bu hislerimi asla açıklayamazdım. Hem kendi güvenliğim hem de onun tepkisinden korkuyordum.
Bir gün, okuldan sonra kütüphanede çalışırken Minho'nun da orada olduğunu fark ettim. Onun da beni fark ettiğini düşündüm ama o, benimle hiç ilgilenmeden kitaplarına gömüldü. Bu durum, bana onunla ilgili yeni bir şey öğretti: Minho'nun da yalnız kaldığı anlar vardı ve bu anlarda daha insancıl görünüyordu.
Kendimi toparlayıp ders çalışmaya devam ettim. Ancak bir süre sonra Minho'nun bana yaklaştığını fark ettim. Elinde bir kitap vardı ve masama doğru ilerliyordu. Kalbim hızla çarpmaya başladı.
Minho, masamın kenarına sertçe vurdu ve alaycı bir şekilde, "Ne okuyorsun bakalım, zavallı Jisung? Bu kadar çok çalışıp da ne yapacaksın ki? Senin gibiler ne yaparsa yapsın bir yere varamaz," dedi.
Gözlerimi kitaptan kaldırıp ona baktım. "Sadece ödevimi yapıyorum, Minho. Lütfen beni rahat bırak."
Minho alaycı bir gülüşle başını salladı. "Rahat bırakmak mı? Senin gibi bir ezik, bu okulda hiçbir şey yapamaz. Boşuna uğraşıyorsun," dedi ve elindeki kitabı masama fırlattı. Kitap, masamdan yere düştü ve sayfaları dağıldı.
Derin bir nefes alarak öfkemi bastırmaya çalıştım. Onun bu zorbalığına karşılık vermemek en iyisiydi. Minho, gülerek uzaklaşırken ben yerdeki kitabı topladım. İçimde ona karşı duyduğum karmaşık hisler iyice karıştı. Minho'nun kötü biri olduğunu biliyordum ama yine de ona karşı hislerimden kurtulamıyordum.
Minho'nun gerçek yüzünü gördükçe, ona olan hayranlığım ve duygularım yerini karışık bir öfke ve üzüntüye bıraktı. Belki de zamanla bu hislerim değişecekti, belki de değişmeyecekti. Ancak artık onun gerçek yüzünü biliyordum ve kendimi korumak için daha dikkatli olmam gerektiğini anlamıştım. ———- ~~~~~~ Bu erkekler için okul üniforması
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu ise kızlar için
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seleme cenemeler Bu benim ilk uzun ficim olacak İnşAllah Umarım beğenirsiniz 497 kelimeee
